'Hamile kadınların sokakta gezmesi doğru değil', 'Kadının ekonomik özgürlüğü aldatmaca, çalışan kadın yuvasını dağıtıyor' ve Meclis çatısı altında söylediği 'Bu ülkede inkilaplaştırma (köpekleştirme) yapıldı' sözleriyle tartışmaya yol açan Ömer Tuğrul İnançer, kızının bir büyük şirkette üst düzey bir göreve atandığının ortaya çıkması ve durumun sosyal medyada günem olmasının ardından bir açıklama yaptı. "Benim kızım çalışamaz mı? Benim kızım yüksek lisans mezunu. Şimdi memleketin bütün meseleleri bitti benim kızımın çalışması mı tartışılıyor" dedi. "Ben kadın çalışamaz demedim" diyen İnançer, Bir erkeğin kadınını çalışmaya mecbur bırakmasının erkekliğine aykırı olduğunu söyledim. Erkek kumar oynuyor, kahvede oturuyor kadın çalışıyor. Otomobil satışlarında mayolu kadın teşhirini haysiyetine uygun buluyorsan bilmem" dye konuştu.
‘Çalışan kadın yuvasını dağıtıyor’
İnançer, bir dönem TRT'de düzenli olarak yorumcu olarak görev yapıyordu. İnançer, TRT'de katıldığı programlarda, kadının ekonomik özgürlüğü için ‘aldatmaca’ demiş ve ‘Çalışan kadınların yuvasını dağıttığını’ iddia etmişti. İnançer ayrıca ''Eş yoktur, zevce vardır'' sözleriyle de tepki toplamıştı.
İnançer'in özellikle kadınların tepki gösterdiği sözleri şöyleydi:
'Ekonomik hürriyet aldatmaca'
Evlilik kurumunun bugünkü empoze edilen, ‘Ben kendi ayaklarımın üzerinde dururum’, ‘kadının ekonomik hürriyeti’ gibi aldatmacalardan vazgeçilmesi lazımdır. İstatistikle meşgul olanlar boşanmaların kimler arasında olduğunu bir istatistiki anket yapıversinler.
'Patronun hizmetini yapıyor'
Çalışan kadından bahsediyorum. ‘Ben kocama muhtaç değilim’ diye evvela ailesini dağıtıyor. Kocasına muhtaç değil ama elin adamının patronunun hizmetinde olmayı haysiyetine uygun buluyor. Kocasının emrinde olmayı haysiyetine uygun bulmuyor.
'Eşim değil zevcem olur'
Ben eş demem. Eş yoktur, eşitlik yoktur. Ben karımla, çocuğumla eşit değilim. Eşim değil, zevcem olur. Karı da kurumsallığı anlatmak için kullanılır.
TRT'de kadının çalışması konusunda başta kadınlar olmak üzere, kamuoyunun tepkisini çeken açıklamalarına karşılık, kendi kızının çalışmasının hatırlatılması üzerine İnançer, Hürriyet'ten Aysel Alp'e şunları söyledi:
"Benim kızım çalışamaz mı? Benim kızım yüksek lisans mezunu. Şimdi memleketin bütün meseleleri bitti benim kızımın çalışması mı tartışılıyor. Ben kadın çalışamaz demedim. Bir erkeğin kadınını çalışmaya mecbur bırakmasının erkekliğine aykırı olduğunu söyledim. Erkek kumar oynuyor, kahvede oturuyor kadın çalışıyor. Otomobil satışlarında mayolu kadın teşhirini haysiyetine uygun buluyorsan bilmem."
‘Kızım da olsa, kimsenin haysiyetine karışmam...’
İnançer, "Kızınız kendi isteği ile mi çalışıyor" sorusuna ise "Kızım da olsa kimsenin haysiyetine karışmam. Yüksek lisans yapmış, iki çocuk anası, evli barklı kocaman bir kadın. İster çalışır, ister çalışmaz" yanıtını verdi.
‘Hava-cıva, altın günü seviyesi...’
İnançer, söylemediği sözlerin söylenmiş gibi kamuoyuna aktarıldığından da yakınarak, şöyle konuştu;
"Demek ki her şey bitti, benim kızımın çalışıp çalışmaması konuşuluyor. Bu kadar yeter. Demediğim sözleri söylediğimi iddia etmek, iftira atmak normal hale gelmiş. İnsanlar hakiki meselelerle uğraşacağına hava cıva, mahalle dedikodusunda, altın günü seviyesinde meselelerle uğraşılıyor. Allah ıslah etsin."
Kızı üst düzey pozisyona atandı
İnançer'in kızı E.İ.L.'nin Türkiye'nin çok büyük şirketlerinden birinde 3 Kasım'da üst düzey bir pozisyonda çalışmaya başladığı ortaya çıkmıştı.
'Yorum yapmak istiyorum'
Konu hakkında açıklama yapan E.İ.L., “Haber doğru. Ancak bu konuda açıklama yapmak istemiyorum” demişti.
İnançer'in her açıklaması olay
İnançer'in daha önce gerek TRT'deki programlarda, gerekse TBMM'de yaptığı bir konuşmada, diğer konularda da sarfettiği cümleler kamuoyunda tepkiyle karşılanmıştı.
İnançer TRT'de, 'Hamile kadınların sokakta gezmesi doğru değil' demiş, gerekirse eşlerinin kendilerini "hava almak için" arabayla gezdirebileceklerini söylemişti.
