Gündem

Gazeteci yazar Yurdaer Erkoca yaşamını yitirdi

Erkoca, uzun süredir kanser tedavisi görüyordu

07 Ekim 2016 20:53

Uzun süredir kanser hastalığı tedavisi gören gazeteci yazar Yurdaer Erkoca yaşamını yitirdi. Yurdaer Erkoca'nın öykülerinden oluşan 'Yitik Zaman Satıcısı' Yunus Nadi Ödülleri'nde öykü dalında birinciliğe değer görülmüştü.

Erkoca'nın hazırlamakta olduğu son kitabı için kaleme aldığı ve  T24 ile de paylaştığı şiiri şöyle: 

Şebah

Nihilist bir çığlığın
Selefi makamıyla raks ederken
sultanlar, şeyhler
iki boyutlu yalnızlıklarını
piksel piksel çoğaltarak
şehvetle bir avcı bıçağının peşinden
kana üşüşen çakallar gibi geldiler
geldiler Asya steplerinden
Paris banliyölerinden
Afrika çöllerinden ve Kafkaslar'dan

Humus, Hama, Rakka, Halep
devrilirken birer birer,
Fırat'ın kıyısından su içen
ürkek bir ceylan gibiydi zaman

gece kulüplerinde, barlarda,
sidik kokulu ara sokaklarda
bakımsız göçmen odalarında
yapış yapış günahların
ve sonsuz can sıkıntılarının
çığlığıydı zaman

Belçika'nın o küçük mahallesinde
Abdülhamit Ebayut'un işlettiği barda
planlandı ve provasız sahnelendi katliam,
"piyasanın" göçmen müminleri
barkodlu tulumlarını çıkartıp
fünyesi çekilmiş elbiselerini giydiğinde
kan banyosuna hazırdı Paris
ödemek için diyetini
ötekine kayıtsızlığın
Vahhabi petrollerinin
ve kadastro mühendislerinin

çürümekte olan bir uygarlığın
talan vaktiydi Ortadoğu çölleri
bir tavuk tüyü bile yolamayan
bir çakı bile taşıyamayan
riyakâr, korkak
hormonlu market çocukları
günde üç rekat kafa kesmek
İçin pasaportlarını yakıyor
üzüm buğulu dudakları
ve hurma kokulu koltuk altlarını
esir pazarlarında kendileri için
cariye olarak saklıyordu

rap söyler gibi konuşuyordu silahlar
çöl kumlarının üstünde
ve bir Bedevi hançerinin
sapı kanlı kabzasını tutarken
Hacney aksanıyla tehdit ediyordu
dünyayı cellad John ve arkadaşları
Amerika'nın belalısı Ginsberg gibi
sevdalısı "50 cent" gibi
sabah akşam
Amerika'nın gelmişine geçmişine
küfrederken inançlarını bileyliyordu
siyah ile nişanlı adamlar

Ebu Usame, Ebu Meryem, Ebu Salman
Robespier kadar kesici
bir Fransızca ile konuşurken
palmiye ağaçlarının gölgesinde
Horsabat, Nimrud, Hadra'nın
kadim sütunlarında patlayan balyoz sesleri
Marinetti'nin ağzını açtırıyordu yeniden
"Yıkıcı olmayan hiçbir eser şaheser olamaz"

Harranlı  çöl mübaşiri
İbn-i Teymiyye'nin tebliğiymiş
mürtedden daha mürted
kafirlerden daha kafirmiş
Selefi bir sorgu odasında
bir kasap çengelinin ucuna asılı
Aydınlanmacı akıl sahibi çocuklar
Kürtler, Ezidiler, Nusayriler
Şafiler, Caferiler, Aleviler,
Dürziler ve nicelerinin
katli vacib Habil ve Kabil'den beri

petrol kartelleri, silah tüccarları
ve inşaat şirketlerinin aldıkları
İhale şartnamelerinde yazılı
taşeron kullanmak serbest
Asr-ı Saadet yolunda
Hristiyan tevekkülü yasak
petrol çıkartmak serbest
günah çıkartmak yasak
şeriat serbest, yaşamak yasak

Hansel ile Gratel değil sadece
"Yoldaki İşaretleri" takip eden
kelle kopara kopara ilerleyerek
yeniden dirilişi kuracak
İslam Ordu'su, Ahrar El Şam,
Nusra Cephesi ve İŞİD
ve yüzlerce diğerleri
kan ve ter içinde dönerken
yüzlerini kabelerine
dillerinde tekbir
kalplerinde "La İlahe İllallah"

"Hüküm ancak Allah'ındır.
O size kendisinden başkasına
Kulluk etmemenizi emretti" *
İşte bu yüzden kıyam
bu yüzden sırat
bu yüzden mükâfatların en büyüğü
Allah yolunda patlamak 

iki milyar doları aştı
cihadın aylık bütçesi
yeniden diriliş için saklıyor kendini
çölün altında simsiyah hidrokarbon
sultanlar ve şeyhler ödüyor
maaşlarını savaşçıların
ve sultanların gücü
"La İlahe İllallah”a bir kez daha
galebe çalarken
suyu çekilmiş bir nehir yatağı gibi
kendi baharını kurutuyor Ortadoğu 

 *(Yusuf/40)

21.02.2016-Erenköy

 

Yurdaer Erkoca kimdir?

İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümünü bitiren ve aynı bölümde Yüksek Lisans ve doktora çalışması yapan Yurdaer Erkoca, 1988 yılında başladığı Hürriyet Gazetesi Kültür Servisi’ndeki aktif gazetecilik serüvenini 2002 yılında Milliyet Gazetesi Dış Haberler servisinde sonlandırdı. Bir dönem Sosyalist Emek dergisi editörlüğü yaptı. Erkoca, son olarak gazeteci arkadaşlarıyla birlikte kurduğu İletişim Danışmanlığı şirketinde çalışıyordu.