Politika

Evrensel yazarı Karataş: Dışarıda veya içeride fark etmez…

“Ülkenin üzerine çöreklenen karanlık rejim geleceğimizi rehin almak istiyor. Bunun için emekten, barıştan, demokrasiden ve özgürlükten yana herkesi baskı altına alıp susturmaya çalışıyor”

29 Temmuz 2017 18:09

Diyarbakır’da yürütülen DTK soruşturması kapsamında çıkarıldığı 1. Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanan Evrensel yazarı Yusuf Karataş, tutuklu bulunduğu cezaevinden gönderdiği mesajda "Dışarıda veya içeride fark etmez; gerçeği söylemeye devam edeceğiz" dedi.

Diyarbakır Kapalı D Tipi Cezaevinden Evrensel gazetesine mesaj gönderen Karataş, “Emekten, barıştan, demokrasiden ve özgürlükten yana herkesin baskı altına alınıp susturmak istendiğini” ifade etti.

Yusuf Karataş’ın mesajı şöyle:

“Sevgili Dostlar,

Ülkenin üzerine çöreklenen karanlık rejim geleceğimizi rehin almak istiyor. Bunun için emekten, barıştan, demokrasiden ve özgürlükten yana herkesi baskı altına alıp susturmaya çalışıyor. Bizim 2009-2013 yılları arasında bugün FETÖ operasyonlarıyla tasfiye edilen emniyet ve yargı mensuplarının hazırladığı dosyalara dayanılarak tutuklanmamız, aslında yarım kalan darbenin kimler tarafından nasıl tamamlandığını bir kez daha gösteriyor.

Ancak susmayacağız: Dışarıda veya içeride fark etmez; gerçeği söyleyip yazmaya, adalet talebini haykırmaya devam edeceğiz.

Hem bizim Metin Göktepe’ye sözümüz var: Bu yürek susmayacak!

Herkese sevgi ve selamlar.

Yusuf Karataş
Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi”

Bek: Soruşturma siyasi bir saikle yürütülüyor

Tutuklama kararını Evrensel'e değerlendiren Avukat Tugay Bek, şunları söyledi: “Anladığımız kadarıyla bu soruşturma 2009 yılında başlatılmış 2013 yılana kadarda devam etmiştir. Bu tarihten bu yana dosyada herhangi bir değişiklik olmamasına rağmen şu an Yusuf Karataş ve diğer DTK aktivistlerinin tutuklanması soruşturmanın siyasi bir saikle tekrardan ele alındığının en önemli göstergesidir. DTK’nın kamuoyunun önünde açıktan yapmış olduğu ve o dönem her hangi bir sorun çıkartılmayan tüm faaliyetleri bugün yasa dışı örgütsel bir faaliyetmiş gibi gösterilmek istenmektedir. Oysaki DTK’nın kimi toplantılarında AKP’nin Milletvekili olan ve bir dönem sözcülüğünü yapan Yasin Aktay ile Cumhurbaşkanlığı’nın Başdanışmanı Cemil Ertem dahi yer almıştır. Yine o dönem başbakanlık görevini yürüten Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır Büyükşehir Belediyesini ziyaretinde DTK Eş Başkanı Ahmet Türk protokolde yer almıştır. Ayrıca TBMM Anayasa Komisyonuna resmi olarak DTK tarafından 6 sayfalık önerge sunulmuştur. Tüm bunlar o süre zarfında DTK’nın devlet tarafından da yasal, meşru bir kurum olduğunu göstermektedir. Ne yazık ki OHAL koşulları altında DTK faaliyetleri illegal bir faaliyetmiş gibi soruşturulabilmektedir.”

EMEP: Hukuksuzluk kamuoyu vicdanında mahkum olacak

Emek Partisi (EMEP), üyesi Yusuf Karataş'ın tutuklanmasına dair açıklamasında "Kuralsızlık ve hukuksuzluk kamuoyu vicdanında mahkum olacaktır" dedi.

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan imzalı açıklama şöyle:

"AKP iktidarı baskıya, şiddete, yasaklara dayanan tek adam yönetimini bir siyasal rejim olarak örgütlemek için her türlü hukuksuzluğun altına imza atıyor: Siyasetçilerin, seçilmişlerin, gazetecilerin, insan hak savunucularının tutuklanması, gazete, dergi, televizyon, radyo kanallarının kapatılması, grev ve gösteri yasakları...

Diyarbakır'da Demokratik Toplum Kongresi'ne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, mesnetsiz suçlamalarla partimiz üyesi, genel başkan basın danışmanı ve Evrensel Gazetesi köşe yazarı Yusuf Karataş tutuklandı. Karataş’a yöneltilen suçlamaların herhangi bir dayanağı yoktur.

2007'de kurulan, Kürt sorununun çeşitli aşamalarında devlet nezdinde geçerli ve muhatap kabul edilerek çeşitli toplantılara davet edilen, hükümet tarafından resmi yazılarla görüşlerine başvurulan, zaman zaman içerisinde AKP bölge milletvekillerinin de yer aldığı Demokratik Toplum Kongresi 10 yıl sonra, bugünkü siyasal ortamda bir suç örgütü olarak tanımlanmıştır. Bu kapsamda DTK dahilinde yürütülen çalışmalar üyemiz Yusuf Karataş'a suçlama olarak sorulmuştur.
Savcılık Yusuf Karataş’ın katıldığı tarım işçilerinin hakları için yapılan Mezopotamya Mevsimlik Tarım İşçileri Kurultayı da suç faaliyeti olarak değerlendirmiş; Roboski Katliamı'nı protesto eylemine katılmak; bağımsız milletvekili başvurularının YSK tarafından hukuksuzca reddi karşısında yapılan eyleme katılmak da suç kapsamında yer almıştır.

Yusuf Karataş’a yöneltilen suçlamalar son zamanlarda yaşanan fezleke ve iddianame komedisinin bir parçasıdır. Hukuki kriterlerin dikkate alınmadığı tamamen siyasi nitelikte davalar artık bir kural haline gelmiştir. Yusuf Karataş ve aynı davadan kimisi tutuklu kimisi de tutuksuz olarak yargılanma sürecini bekleyen arkadaşları sadece bu hukuksuz sistemin kapsama alanına girmişlerdir.
Ancak bu durum böyle sonsuza kadar gitmeyecektir. Hukuksuzluk ve hiçbir kaide ve kural tanımayan yargılama sistemi elbette uzun ömürlü olmayacaktır. Çünkü hiçbir zulüm ebedi olmamıştır.

Bu yargılamalar da tarih tarafından ve kamuoyu vicdanında mahkum olmaktadır/olacaktır.

Parti üyemiz Yusuf Karataş'a yönelik bu hukuksuz uygulamayı kabul etmeyeceğiz, bütün hukuksuzluklara, keyfi suç ve suçlu üretme yöntemlerine karşı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz."

Güven: DTK, Devlet tarafından muhatap alındı

Yusuf Karataş’ın tutuklanmasına tepki gösteren DTK Eş Başkanı Leyla Güven, devlet tarafından önceki süreçte direk muhatap alınan kongrenin çalışmalarının terörize edilmeye çalışıldığını dile getirerek, Karataş’ın bir an önce özgürlüğüne kavuşması gerektiğini belirtti. DTK’nin bine yakın delegesi olduğunu ve çalıştaylar, sempozyumlar düzenlediğini söyleyen Güven, “Geçtiğimiz yıllarda DTK devlet tarafından direk muhatap alındı. Eş Başkanı Hatip Dicle DTK kimliğiyle İmralı heyetinde yer aldı. Diyarbakır valileri geçtiğimiz zamanlarda DTK’yi arayıp görüş aldı. Çalışmalarına AKP’li Galip Ensarioğlu, Yasin Aktay gibi isimler de katıldı. Akademisyenlerin, gazetecilerin içinde yer aldığı bir kongredir” dedi.

Karataş’ın da DTK’nın delegesi olduğunu söyleyen Güven, “Yusuf Karataş, kurulduğu günden beri EMEP kimliğiyle DTK’nin delegesidir. Bölgede faaliyet yürüten birçok parti kongre ve çalıştaylara kendi kimlikleriyle katılıyor. Kongre bir siyasi parti değildir. Farklı görüşler, düşünceler tartışılarak ortak bir yol bulunmaya çalışılıyor. Ne kadar terörize ederlerse etsinler bu tutuklamaların sürdürülebilir yanı yoktur. Yusuf Karataş, çok değerli bir arkadaşımızdır. Sürecin takipçisi olacağız en kısa zamanda özgürlüğüne kavuşmasını istiyoruz” dedi.