Eski Anadolu Ajansı Müdürü Kemal Öztürk, 1 Kasım seçimleriyle başladığı başbakanlığı bugün itibariyle resmen biten Ahmet Davutoğlu dönemine dair, “Eski bir bürokrat olarak şunu söyleyebilirim: AK Parti iktidarlarının en kötü dönemi ve en verimsiz dönemi 1 Kasım-22 Mayıs tarihleri arasında geçmiştir. Sistem tıkanmış, devletin çarkları yavaşlamıştı. Bundan doğrusu çok ürkmüştüm” dedi.
Yeni Şafak yazarı Kemal Öztürk, ‘Ankara’dan gördüğüm: Bence şaşıracaksınız’ başlıklı yazısında “Şimdi ise Binali Yıldırım Başbakanlığı döneminde sistem açılacak, çarklar dönecek ve bürokrasi yattığı yerden kalkacak. Herkesten iş ve üretim beklenecek. Bürokrasi sakin bir Başbakan beklerken, sessiz ama hızlı iş yapılmasını isteyen bir iktidarla karşılaşacak. Artık iki başlı yönetim laflarını bahane eden kalmayacak, çalışmayan bürokrat saf dışı kalacak” ifadelerini kullandı.
Kemal Öztürk’ün bugünkü (24 Mayıs 2016) yazısı şöyle:
Şunu biliyorum, siyasetin gidişatı bazen beklediğiniz gibi olmaz. Siyaseten olacağını düşündüğünüz bazı gelişmeler tam tersi etki yaratabilir. Halkın tepkisi ise bazen hiç ummadığınız gibi olur. Seçim tarihi, millet iradesinin bir çok kez herkesi terse yatırdığı örneklerle doludur.
Ankara'ya uzun zamandır gitmiyordum. AK Parti kongresini izlemeye gittim. Orada gördüklerimin bir kısmına üzüldüm, bir kısmına ise umutlandım.
Şuraya yazıyorum, bir çok şeyde şaşıracağız. Tutmazsa bana hatırlatırsınız.
Binali Bey şaşırtacak
Binali Bey'i çok eskiden beri tanıyorum. Eğer kendi gibi olursa, herkesin şaşıracağı bir Başbakan olacak. Öyle “düşük profil”, “kısık ses”, “hitabet sorunu”, “Emanetçi”, “Erdoğan ile çalışma sorunu” gibi tüm negatif eleştirilerin hepsinden kolayca sıyrılacaktır.
Yavaş konuşması kolay anlaşılmasına, nüktedanlığı sempati toplamasına, çalışkanlığı başarılı işlere imza atmasına, sakin yapısı ortamı yumuşatmaya ve Erdoğan'a bağlılığı ülke menfaatine yarayacaktır.
Belki hitabetiyle heyecan yaratan bir siyasetçi olmayacak ama iyi iş yapan bir Başbakan olacak. Yeter ki kendi gibi olsun Binali Bey, herkesi şaşırtacak bence.
Başkanlık sistemi tahminimizden kolay gelecek
Siz bakmayın CHP liderinin “Kan dökmeden bu işi yapamazsınız” demesine. Başkanlık sistemi, yeni Anayasa sandığımızdan daha kolay gerçekleşecek. Örnek, dokunulmazlık meselesi. Hani Anayasa Komisyonu'nda kavga edenler, ortalığı yakıp, yıkanlar nereye kayboldu? Hani CHP ilk turda “hayır” demişti ne oldu? Hani tehditlere ne oldu?
Son turda CHP paşa paşa “evet” dedi, MHP 'uyum içinde' zaten, HDP ortalığı yıkamadı ve dokunulmazlıklar kalktı. Neden? Referandum korkusundan. AK Parti halk nezdinde gücünün zirvesini yaşıyor. Tüm seçim ve referandum ihtimallerinde muhalefeti ezip geçeceğini gördüler. Erken seçim olması halinde HDP ve MHP tarihe karışır, CHP parçalanır. Bu yüzden her şeyi Meclis içinde, sandığa gitmeden halledecekler ve bizi şaşırtacaklar.
Ayrıca Davutoğlu döneminde, sistemin tıkandığını, Başkanlık sistemi gelmeden ülke yönetiminin rahatlamayacağını herkes gördü. Zaten fiili olarak yaşanılan Başkanlık sistemine öyle güçlü bir itiraz olmayacak ve yine şaşıracağız.
Bürokrasi rahat etmeyecek
Eski bir bürokrat olarak şunu söyleyebilirim: AK Parti iktidarlarının en kötü dönemi ve en verimsiz dönemi 1 Kasım-22 Mayıs tarihleri arasında geçmiştir. Sistem tıkanmış, devletin çarkları yavaşlamıştı. Bundan doğrusu çok ürkmüştüm. Şimdi ise Binali Yıldırım Başbakanlığı döneminde sistem açılacak, çarklar dönecek ve bürokrasi yattığı yerden kalkacak. Herkesten iş ve üretim beklenecek. Bürokrasi sakin bir Başbakan beklerken, sessiz ama hızlı iş yapılmasını isteyen bir iktidarla karşılaşacak. Artık iki başlı yönetim laflarını bahane eden kalmayacak, çalışmayan bürokrat saf dışı kalacak.
Medya ve siyasette seviye böyle gitmeyecek
Bu dönemde en çok şikayet edilen konuların başında gelen, medya ve kamuoyundaki seviyesizlik, böyle gitmeyecek. Zira herkes şikayetçi artık. Kavga zamanlarında bileği güçlü, eli sopalı, aklı az adamlar iş yapar. Kavga bitince bunların da dönemi kapanır. Büyüme ve ilerleme zamanlarında aklı kuvvetli, eli kalemli insanlara ihtiyaç olur. Bence bunların zamanı geliyor ve hepimiz şaşıracağız.
Daha sakin bir iç kamuoyu dönemine gireceğiz
Bir mühendis olan Binali Bey, Ulaştırma Bakanlığı döneminde teknik projeleriyle hep gündeme geldi. Başbakanlığı döneminde de aynı olacak. Siyasi tartışmalar yerine, iş merkezli bir politika izleyecektir. Kamuoyu polemik, tartışma ve manipüle edecek konu bulmakta zorlanacak. Dolayısı ile daha sakin bir dönem olacak.
Ayrıca Erdoğan-Yıldırım gerilimi çıkarma girişimleri, bakanlar arası görüş ayrılıkları, Külliye-Başbakanlık çelişkilerini didiklemeleri, danışmanların, bürokratların kaprisleri bitecek. Bu da daha sakin bir kamuoyu dönemi yaşayacağımızı gösterecek ve bizi şaşırtacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da tüm bunlar üzerine iç kamuoyu yerine dış politikaya yöneleceğini ve iç gündemle uğraşmayacağını göreceğiz. Bu da polemik ve kavga arayanların elini boşa çıkartacak.
Bence şaşıracağımız konular bundan daha fazla olabilir. İddialı oldu biliyorum. Biraz da temenni benimkisi. Herkes çok yorgun çünkü. Yanılırsam hepimiz yandık! Yanılmazsam, “ben demiştim” yazısı yazma hakkımı çok görmeyin.
