Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Hürriyet gazetesinin tartışma yaratan "Karargâh rahatsız" haberine ilişkin olarak ilk kez açıklama yaptı. Başlık için "Çok çok çirkin, terbiyesizlik, seviyesizlik" ifadesini kullanan Erdoğan, "Bunlar tabii bizleri rahatsız ettiği gibi, TSK'yı haydi haydi rahatsız etmiştir" diyen Erdoğan, "Böyle bir başlığı atmaya ne yönetimi ne patronaj kadrosu muktedir değildir, olamaz. Bu işin hukuki süreci neyse, zaten bazı adımlar atılmış vaziyette. Bizler takipçisi olacağız. Devleti kendi içinde birbirine düşürmeye kimsenin hakkı yoktur. Bunlar, bunların eski alışkanlıklarıdır. Herkes yerini, konumunu bilecek. Bizi kendi içimizde kim birbirine düşürmeye çalışıyorsa bunun bedelini ağır ödeyecektir" diye konuştu.
Erdoğan, Pakistan ziyareti öncesi İstanbul Atatürk Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
İslamabad zirvesi, tarihi olayların meydana geldiği bir süreçte toplanıyor. Ana temasında da ifade edildiği gibi bölgesel refah, iletişim, ticaret hatlarının birbirine bağlanmasında yakın bir ilişki vardı. Bu konudaki çabalarımızın sonuç odaklı faaliyete dönüştürülmesi noktasında teşkilat için önemli katkılar sağladık. Avrasya Tüneli, Marmaray gibi projelerle teşkilatın ulaşım kapasitesi yükselmiştir. Burada şu noktanın da altını çizmek istiyorum, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın halen bazı sorunlarla karşılaştığını kabul etmemiz gerekiyor. Teşkilatın dünya nüfusu içindeki payı yüzde 6 iken, ticarete bakıldığında bir hayli düşüyor bu oran. Bu tabloyu değiştirmek için tüm ülkeler sorumluluk taşıyor. Bu nedenle zirvenin tarihi bir öneme sahip olduğunu düşünüyorum. Ticaret anlaşmasını bir an önce hayata geçirmek istiyoruz. Bu anlaşmanın en geniş katılımla yapılması konusunda üzerimize düşeni yapacağız. Teşkilatın, bölgesel bir iş birliği platformu olarak cazibesini daha da artıracağına inanıyorum. Katılacak olan tüm ülkelerin ciddi bir hazırlık içerisinde olduğunu biliyorum.
"Terbiyesizliktir, seviyesizliktir!"
Soru&cevap
Cumartesi günü Hürriyet'te 7 eleştiriye 7 yanıt haberi yayınlandı. Bu konuya ilişkin değerlendirmelerini alabilir miyim; Dün Genelkurmay Başkanı ile görüştünüz... Bu konu ele alındı mı?
Değerli arkadaşlar, öncelikle Genelkurmay Başkanımız ile görüşmemiz birinci derecede malum El Bab operasyonunun tamamlanmasına yönelik yapılan bazı görüşmeler var. Türkiye, ABD, Rusya arasındaki bu görüşmelerde nereye geldik, bundan sonra onlarla yapılacak görüşmelerde ne durumdayız. Onların değerlendirmesini yaptık. El Bab operasyonu tamamlandı malum, ama oradaki sürecin bitmesi anlamına gelmiyor. Rusya ile görüşmelerimiz, ABD ile koalisyon güçleri ile yapacağımız görüşmeler önem arz ediyor. Bunları da birliktelik içerisinde yürütmek önemli bir hedefimiz. Bütün bunları uzaktan seyretmek gibi bir durum içerisinde olamayız. Daha önce uzaktan seyrettik, belli bedelleri oldu.
"'Karargâh rahatsız' başlığı terbiyesizlik, seviyesizlik; bedelini ödeyecekler!"
Bir diğer konu da sizlerin de ifade ettiği gibi ismini verdiğiniz bu gazetede ön sayfada atılan başlık, tabii içeride atılan başlık çok çok daha çirkindi ve 7 soruya 7 cevap, öbür tarafta "Karargah rahatsız" gibi ifadeler, bunlar tabii bizleri rahatsız ettiği gibi, TSK'yı haydi haydi rahatsız etmiştir. Bizim rahatsız olduğu bir konuda silahlı kuvvetlerimizin rahatsız olmaması mümkün değil. Aynı vücudun azaları gibiyiz. Zira bu işin başı neresidir? Devlettir, hükümettir. Silahlı kuvvetler, devletin bir uzvudur. Atılan başlık bir terbiyesizlik, seviyesizliktir. Böyle bir başlığı atmaya ne yönetimi ne patronaj kadrosu muktedir değildir, olamaz. Bu işin hukuki süreci neyse, zaten bazı adımlar atılmış vaziyette. Bizler takipçisi olacağız. Devleti kendi içinde birbirine düşürmeye kimsenin hakkı yoktur. Bunlar, bunların eski alışkanlıklarıdır. Herkes yerini, konumunu bilecek.
Siz kalkıp da 7 soruya 7 yanıt derken bir daha silahlı kuvvetlerimizi zan altında bırakıyorsunuz, daha sonra ileri gidip cumhurbaşkanı ile Genelkurmay Başkanı nereye giderlerse beraberler diyerek terbiyesizlik yapıyorsunuz. Genelkurmay Başkanı'nın Cumhurbaşkanı veya Başbakan ile toplantılara gitmesinden daha doğal ne olabilir?
Bunların dünyadan da haberi yok. Sorduğunuz zaman yok amiral gemisi, yok şu, yok bu. Kusura bakmasınlar artık böyle bir şey yok. Bizi kendi içimizde kim birbirine düşürmeye çalışıyorsa bunun bedelini ağır ödeyecektir.
Bu ne densiz bir yaklaşımdır. Böyle bir şey olabilir mi? Kusura bakmasınlar, bunu da Genelkurmay Başkanımızla görüştük. Kendileri de bu konuyla ilgili daha detaylı açıklamayı kendi sitelerinden yapacak. Bizleri ciddi manada üzmektedir, her zamankinden daha fazla birliğe, beraberliğe, kardeşliğe ihtiyacımız olduğu bir dönemde ben, kusura bakmasınlar doğru bulmuyorum.
Rakka operasyonu...
Rakka ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
Değerli arkadaşlar, bu süreci ÖSO ile beraber yürüttük. Başından beri hatırlayın, burada üç başlık uygulamada olmalı. Birincisi eğit-donat'tır. Diğeri terörden arındırılmış bir güvenli bölgedir. Diğeri de uçuşa yasak bölgedir. Bunu ABD'li dostlarımızla anlaşamadık. Onlar Eğit-Donat fikrine bir yere kadar olumlu bakarken, uçuşa yasak bölge olayına sıcak bakmadılar. G20'de gayet güzel demiş olmalarına rağmen terörden arındırılmış bölge konusunda da adım atmadılar. Tabii ÖSO'ya verdiğimiz desteğin birçok boyutu var. ABD yine ÖSO'ya başta olumlu yaklaşmasına rağmen daha sonra SDG diye bir yapı ortaya koydu. Biz de buna karşı çıktık, bu yapı içerisinde terör örgütü mensupları da var. "Biz kesinlikle PYD ve YPG'den kimseyle beraber olmamız mümkün değil" dedik.
Rai'de başarı, Dabıq başarı, El Bab başarı. ÖSO'nun şehitleri oldu, bizim de oldu. Son rakam herhalde ölü DEAŞ'lı sayısı 3 binin üzerinde. PYD'den de var. Mümbiç Araplara ait olan bir yer. PYD ve YPG'nin kesinlikle Fırat'ın doğusuna geçmesi gerekiyor.
"Rakka çağrısı"
TSK'da başörtüsü serbestisine:
Bütün mazlum hanım kardeşlerimiz...
TSK'da başörtüsü serbestisi başladı... Bu konudaki düşünceleriniz neler?
Bu konu yen bir konu değil, beklentiydi. Arkadaşlarımız değerlendirmelerini yaptıktan sonra konuyla ilgili olarak adım atıldı. Hayırlısı ile başlamış vaziyette. Temennimiz o ki hazırlanan, bu konudaki mevzuata göre hanım kardeşlerimiz de kendilerinin inanç hürriyetinden, bütün bu noktadaki emek noktasındaki özgürlüklerinden, hürriyetinden her yerde istifade edebilmesidir. Bu TSK'da da, yargıda da, eğitimde de bu ön açılmış vaziyette. Bundan sonraki süreçte de bütün mazlum hanım kardeşlerimiz, tüm kurumlarında yerlerini alabileceklerdir. Dünyanın değişik ülkelerinde, ABD'de de var. Oradaki Müslümanlar inancının gereği neyse yapabiliyor. Bizim ülkemizde niçin bunlar olmasın? Temennim odur ki, hiçbir aşırılığa fırsat vermeden bunların çerçeve içerisinde devamı... Bütün gerilimleri bunlar alacak. Bu kurumlarımız inşallah rahat bir şekilde yoluna devam edecektir.