Politika

Dışişleri Bakanı'ndan Hollanda Başbakanı'na: Sen ne lalesisin bilmiyorum!..

"Özür dilesen de, dilemesen de bunun hesabını soracağız"

12 Mart 2017 19:01

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hollanda'yla Türkiye arasındaki diplomatik krize ilişkin olarak "Özür dilesen de dilemesen de bunun hesabını soracağız. Karşılığını vereceğiz. Dün maslahatgüzarını çağırdık, gece sonra bir daha çağırdık 'Büyükelçiniz gelmesin bir daha' dedik. Sen nasıl yaklaşırsan ben de sana öyle gelirim. Sen bir adım düşmanlık yaparsan, ben de sana iki katı karşılık veririm" diye konuştu. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Hollanda Başbakanı Mark Rutte'nin "Buraya gelir laleleri görür, müzeleri görür ama Türklerle bir araya gelemez" sözlerini hatırlatarak "Senin ülkendeki laleler nereden geldi? Sen lalesisin bilmiyorum ama lalenin hası İstanbul'da var" diye konuştu.

Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

"Benim bakanımın benim toprağıma girmesini engelliyorsun. Hem de maslahatgüzarımız da var içinde. Daha sonra maslahatgüzarımızı tutukluyorlar. Bakanımızı sınır dışı ediyorlar. Bunların hangisi altında kalınabilecek uygulamalar? Biz bunun hesabını sormaz mıyız? Yok efendim, 'Yaptım, özür diledim. Yanımıza kar kalsın' yok. Özür dilesen de dilemesen de bunun hesabını soracağız. Karşılığını vereceğiz. Dün maslahatgüzarını çağırdık, gece sonra bir daha çağırdık 'Büyükelçiniz gelmesin bir daha' dedik. Sen nasıl yaklaşırsan ben de sana öyle gelirim. Sen bir adım düşmanlık yaparsan, ben de sana iki katı karşılık veririm.

"Sen ne lalesisin bilmiyorum!.."

"15 Temmuzda tankların, topların yıldıramadığı milleti siz nasıl yıldıracaksınız? Bunlar niye kudurdu sevgili kardeşlerim, geçen sene de ben gittim Rotterdam'da seçim kampanyası yaptım. Bir araya geldik, sohbet ettik. Bizim ne zararımız oldu Hollanda'ya?

"Hollanda bize düşmanlık yapıyorsa önce mert olacak. Neden şimdi engel olmaya çalışıyorsunuz. Ben Bert'e söyledim, iki defa konuştuk. 'Sizde seçimden dolayı bir hassasiyet varsa saygı duyarız. 15'inden sonra gelebiliriz' dedim. 'Seçimden sonra da gelmenizi istemeyiz' dedi. Neden peki? Siz geliyorsunuz 'Türk toplumuyla siyaset yapıyorsunuz' dedi. 'E oy hakkı var, sen bunu engellemeye çalışıyorsun' Ben Bert'e 'Alanya'ya gel Bert, Hollandalılarla buluşursun, sizde seçim bıçak sırtı belki bir işe yarar' dedim. Bu mu olacaktı karşılığı?

"Şimdi arkadaşlar, yani Hollanda'nın içine düştüğü bu hastalık, tedavisiz bir hastalık. Bağışıklık kazanıp bununla yaşamayı öğrenmeliler. Çünkü güçlü Türkiye bundan sonra daha da güçlenerek yoluna devam edecek. Hazmetmeyi öğreneceksiniz. 'Çavuşoğlu' diyor, 'Buraya gelir laleleri görür, müzeleri görür ama Türklerle bir araya gelemez' diyor. Senin ülkendeki laleler nereden geldi? Sen lalesisin bilmiyorum ama lalenin hası İstanbul'da var.

"Maalesef şu andaki liberal ve sosyal demokrat partinin, Wilders'tan farkı yok. Türkiye'deki referandumda taraf tutuyorlar. Hayırı destekliyorlar. Ben taraf tutmam. Hiçbir ülkede vatandaşlarımızı yönlendirme yapmadık. Bunlar niye taraf oluyor? Neden PKK, FETÖ ile aynı safta duruyorlar? Neden DHKP-C'yi destekliyorlar. Neden terör listesinden çıkarmaya çalışıyorlar? Çünkü büyük Türkiye'den, Türkiye'nin ayak seslerinden korkuyorlar, bağımsız Türkiye'den korkuyorlar. Benim vatandaşım senin esirin değil. Hollanda'da eşit vatandaştır. Başka ülkelerden gelenler de öyledir. Avrupa çok kültürlü, dinli, etnik yapılı bir kıta. Bizim ülkemizde de var. Ama biz bir millet olmayı başarmışız.