Berlin merkezli Der Tagesspiegel gazetesinde yer alan yorumda Halep'te devam eden çatışmalara dikkat çekilerek şu satırlara yer veriliyor:
"Bir zorba ve despot olan Esad'a karşı meşru bir isyan olarak başlayan olay yıkıntı alanında son buldu. Diplomasinin yanında insanlık ve ahlak da enkaz altında kaldı. Binlerce insan (ABD ve AB arasında planlanan) serbest ticaret anlaşmasına karşı sokaklara dökülüyor. Ancak Suriye'deki savaşa karşı kimse sokağa çıkmıyor. Burada bir hata var. Dünyayı iyi ve kötüye ayırabildiğimiz günler geride kaldı."
Frankfurter Rundschau gazetesinde de Almanya'da Hristiyan Demokrat Birlik'in çifte vatandaşlığın kaldırılması talebini şu sözlerle yorumlanıyor:
"Angela Merkel parti başkanı ve başbakan adayı olarak seçilmeden önce partisi CDU'ya 'Bana yardım etmelisiniz' çağrısında bulundu. Aldığı yardım ise şu şekildeydi: Önce Merkel'e genel başkanlığının ikinci kötü seçim sonucunu verdiler, sonra da çifte vatandaşlık konusunda ona karşı durdular... Yoksa Merkel, partisi olmayan bir başbakan olarak mı seçim yılına giriyor? CDU, Merkel'in devam etmesinde değil de inmesine mi yardım ediyor? Neredeyse her parti kongresinde delegeler partinin zirvesine karşı isteklerini hep en sonunda zorla kabul ettirir. Ancak istekleri de hiçbir zaman hayata geçirilmez. CDU iki yıl önce çifte vatandaşlık konusunda kaldırılan seçme şartını bu kez zorla kabul ettiremeyecek..."
Die Welt gazetesi de CDU'nun parti kongresine yer veriyor:
"Merkel huzursuz bir ata bindi. Bunun göstergesi ise tutucu delegelerin baskısıyla sınırlara yakın noktalarda sığınmacılar için oluşturulan transit bölgelerin şekillenmesinin daha parti kongresi sırasında kısıtlanması. Bu at oldukça hızlı koşmaya başladı. Ve bu bir akşamda dağılacak bir atmosfer değil. CDU, yine tam CDU olmak istiyor. Oskar Lafontaine, 1996'da kendi partisi SPD için, 'sadece kendisine tutkusu olan biri başkalarını da etkileyebilir' demişti. Bu 2017'de Avrupa Birliği için de geçerli. Ancak delegeleri etkileyen Merkel olmadı, onları etkileyen delegelerin ta kendileriydi. Ve Merkel buna izin verdi. Bu huzursuz atın koşmaya ihtiyacı var. Fakat eyeri çok sağlam değil. Parti kongresi Merkel'in kontrol kaybını gösteriyor."
Mannheimer Morgen yorumunda çifte vatandaşlık konusuna yer veriyor:
"CDU parti kongresindeki kararıyla bu ülkede büyümüş olan ve entegre olmaya hazır olduklarını Alman pasaportlarıyla kanıtlayan genç insanlara yanlış bir sinyal veriyor. Bu özellikle eskiden köklerinden dolayı Alman devleti tarafından hakları çiğnenen Türk ebeveynlerin çocuklarını ilgilendirir. Entegrasyon tek yönlü bir yol değildir. Bunu sık sık duyuyoruz. Ancak aynı zamanda çıkmaz sokak da olmamalı. Ancak bunu CDU'dan birçok kişi hala anlamış değil. Almanya bir göç ülkesidir ve böyle de kalacak. Entegasyon, insanların köklerini kesmek zorunda oldukları anlamına gelmez."
© Deutsche Welle Türkçe
Derleyen: Ceyda Nurtsch
