Politika

Erdoğan'dan İmamoğlu'na: Millet sana bir daha dönmemek üzere tatil izni verecek

30 Mart 2024 16:21

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul'un Güngören ilçesinde düzenlediği mitinge katıldı. İstanbul'un son 5 yılda kaderine terk edildiğini söyleyen Erdoğan, "İstanbul'u sel alıyor, İstanbul'un belediye başkanı İsviçre'de, tatilde. 'Benim de tatil yapma hakkım yok mu?' diyor. Var, sana bir daha dönmemek üzere benim milleti tatil izni verecek." sözleriyle İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yüklendi.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:

"Deprem konusu, siyaset üstü bir mesele"

"Bilim adamlarının sürekli uyardığı deprem kapımızı çalmadan, tüm ilçeleriyle İstanbul'umuzu depreme daha hazır hale getireceğiz. Sadece belediyemiz değil, tabii ki bizler de merkezi yönetim olarak her zaman İstanbul'umuzun yanında olmaya devam edeceğiz. Daha bir sene önce asrın felaketinde 53 binden fazla canımızı toprağa vermiş bir ülke olarak, deprem tehdidini yok sayamayız. Bu gece Elazığ'da yaşanan 4,7 büyüklüğündeki şiddetli sarsıntı, bize bunu bir kez daha hatırlattı. Elazığ'a tekrar geçmiş olsun diyorum.

Deprem konusuna siyaset üstü bir mesele olarak bakmamız gerekiyor. 'Yarısı Bizden' kampanyamıza yenilerini ekleyerek, İstanbul'umuzun daha güvenli, daha dirençli hale gelmesini sağlayacağız.

"İstanbul'u ikinci iş olarak yönetemezsiniz"

İstanbul, ihmali, gevşekliği, umursamazlığı kaldıramaz. Son 5 yılda bu hakikati bir kez daha gördük. Bu şehrin hazine değerinde 5 senesi, sadece kendi ihtiraslarının peşinden giden bir zihniyetin elinde heba oldu. Halbuki bu şehr-i İstanbul'un ihtiyacı tatil değil, başka sıfatlar için ülkeyi dolaşmak hiç değil, İstanbul, ikinci iş, ek iş, yarı zamanlı iş olarak yönetilebilecek bir şehir değil. Vaktinizin, enerjinizin, benliğinizin tamamını İstanbul'a adayacaksınız ki, binlerce yıllık geçmişinden süzülüp gelen ruhuna bir parça nüfuz etmiş olasınız.

İstanbul'a atlama taşı değil, ömrünüzün nihayetine kadar, dizinin dibinden ayrılmayacağınız bir sevgili gözüyle bakacaksınız. Kader, sizin yolunuzu nereye çıkarır ayrı mesele ama siz İstanbul'a böyle bakmak, İstanbul'u böyle kucaklamak, İstanbul'a kendinizi böyle adamak mecburiyetindesiniz. Aksi takdirde bu şehir kırılır, küser, ritmi düşer, heyecanı azalır.

"İstanbul kırgın, küskün, solgun, mahzun"

İstanbul, depreme hazırlığının geciktirilmesi sebebiyle şu andaki yönetime kırgın, İstanbul, trafiğinin durma noktasına gelmesiyle küskün. Gün geçmiyor ki, otobüsler yanmasın. İstanbul vizyonu, ufku, beslenemediği için solgun. İstanbul, son 5 yılda kaderine terk edildiği için mahzun. İstanbul, içinde yaşayanların başka yere gitmeye adeta can attığı bir yere dönüşüyor. Biz İstanbul'u içine düştüğü bu çöküşten kurtarıp, yeniden dinamizmine kavuşturmaya talibiz.

"Millet sana bir daha dönmemek üzere tatil izni verecek"

Bizim ne yaptıklarımızda, ne yapacaklarımızda yalan yok, hilaf yok, göz boyama yok, kandırmaca yok. Hepsi de zaten ya ortada olan ya da projesi, planı hazırlanmış olan. Bize göre en tehlikeli insan, gözünüzün içine bakarak yalan söyleyebilendir. İşte bunlar, İstanbul'u sel alıyor, İstanbul'un belediye başkanı İsviçre'de, tatilde. 'Benim de tatil yapma hakkım yok mu?' diyor. Var, sana bir daha dönmemek üzere benim milleti tatil izni verecek."