Magazin

‘Bana da mı lo lo’ derim...

Avukat Kezban Hatemi Vatan gazetesinden Sanem Altan'a verdiği röportajda müvekkili olan ünlüler ile ilişkilerini anlattı.

01 Kasım 2009 02:00

Ünlülerin avukatı Kezban Hatemi: Onları tanısanız dudağınız uçuklar. Sibel Can’ın boşanma nedeni, Hrant Dink’in asıl katilleri, Fener Rum Patriği Bartholomeos ile Başbakan Tayyip Erdoğan ilişkisi, Defne Samyeli mi haklı Eren Talu mu? Ve  ünlü bir başka çiftin evliliğinde neler olduğu bilen tek kişi o.Avukat Kezban Hatemi,Vatan Gazetesi'ne verdiği röportajda ’Bunları bugüne kadar anlatmadım ama size anlatacağım’ diyor..


Başlamadan ben bir şey sormak istiyorum... Neden benimle röportaj yapmak istediniz?

Çünkü ünlü insanların boşanma avukatı olmak ne demek merak ettim. Galiba ben sizi yakından görmek istedim. Ben medeni hukuk dediğimiz alanda avukatlık yapıyorum. Ticaret hukukunu, miras ve eşya hukukunu ilgilendiren alanda dolayısıyla da özellikle miras ve boşanma davaları var önümde tabii. Hatta miras ve eşya hukuku davası daha çoktur ama medya onunla ilgilenmez. Medya ünlü insanların yatak odalarına izinsizce girmese boşanma davalarını da kimse bilemez. Çünkü ben hep gizli celse isterim. Tarafları sulhen anlaşmaya ikna ederim. Sadece protokolü mahkemeye götürürüz biz ve iş biter. Benim müvekkil scalam çok değişik ve farklıdır. Hepsini bilseniz dudağınız uçuklar. Cumhurbaşkanları, generaller, siyasetçiler müvekkilim. Bu Allah’ın bir lütfu bana. Bir gün anılarımı yazacağım o zaman müvekkil yelpazemi görürsünüz.

Siz ne tarz hukukçu olmak istediniz okulu bitirdiğinizde?

Ben mağdurun ve mazlumun yanında yer almak isterim. Allah’a hamdediyorum ki dava seçme şansım hep oldu benim. Haksız olanı savunmak zorunda hiç kalmadım. Avukatlar bir hakkın tesliminde rol alan insanlar olduğu için mazlumun ve mağdurun yanında olmak başarıdır bence. Dava kazanmak önemli değildir.

Hiç suçlu olduğunu bildiğiniz ya da haksız olduğunu bildiğiniz birinin davasını almadınız mı? İyi hukukçu ne demektir?

Hiç almadım, almam. Duygularımla hareket ederim her zaman. Önce insan olmalısın. İçgüdülerine göre hareket edemezsin. Bilinçli kasten bir haksızlığın içinde bulunan kimseyi savunmadım. Minareye bile bile kılıf hazırlamam. Tabii ki hukukta mutlaka her insanın savunulabilecek temel hakları vardır. İstisnasız eşitliktir bu. Kanlı katilin bile korunmaya değer hakları vardır. Ama suçlunun lehine öyle ölü noktalar vardır ki bunu onun lehine asla kullanmam. O bana geldiğinde “Senin savunulacak hakkın yok” derim.

Garipoğlu Davası’nı almam

Bu açıklıkta size gelenlerle konuşur musunuz?

Her zaman açık konuşurum. Son sözümü en başta söylerim. “Bana da mı lo lo” derim.

Cem Garipoğlu davasını alır mıydınız mesela?

Almam. Ama olayı anlamaya çalışırım. Aile beni aramıştı. Sonra kendileri gelmekten vazgeçti, gelmediler. Bu konuyla da ilgili hiç konuşmadım. Yargıda zaten. Ama karanlık noktaları olan bir dava o, geçelim bu konuyu.

Kuralları olan bir avukatsınız siz değil mi?

Kesinlikle. Müvekkillerim konuşamaz, bunu istemem. Bana vekalet verdiği andan itibaren konuşursa bırakırım o davayı.

Ve dindar birisiniz..

Ben bu dünyada gerçek adaletin olacağına inanan bir insan değilim, bu dünyanın ötesini düşünerek yaşayan, davranan, hesap vereceğimi düşünerek, en büyük makama hesap vereceğimi düşünerek ne yacağnını vurgulayan biriyim. Ben her zaman Allah’a beni doğru yola it diye dua eden biriyim, bu dilek insana çok az yanlış yaptırır. İnançlar çok önemli.

Başka ne kurallarınız var?

Bana bir dava gelir. Asla hemen atlamam. Önce süzgecimden geçiririm. Çok iyi dinlerim ne anlattığını. Anlattıklarını bana üç dört sayfada yazmasını isterim. Bir komposizyon yazar gibi, her şeyi. Çünkü yazarken kendisiyle yüzleşiyor.

Kompozisyonu yazdıktan sonra karısıyla ya da kocasıyla barışan oldu değil mi?

Buradan öpüşerek tekrar hayatlarına devam eden insanlar çok çıktı. Ama dava safhasına gelirse, mesela bu bir boşanma davasıysa karşı tarafla mutlaka görüşmek istediğimi onlara söylerim. Karşı tarafı mutlaka dinlerim. Hikayenin çatışan ve benzer yanlarını görmek isterim. Bu evlilik gerçekten bitmiş midir bunu görmek isterim. Gerçekten bitmişse zorlamam sulhen bitirmek için ikna ederim. Son 10 yıldır benim ofisimde sulhen bitmiştir yüzde 70 davam.

Sulhen bitirmek ne demek?

Mahkemeye gitmeden taraflar ve avukatları bir protokol hazırlar işi bitiririz, sonra bunu mankemeye sunarız. Mahkemeden önce biz işimizi bitiririz. Çünkü hakim bizden daha iyi bilemez bu konuyu. Tarafları asgari müştereklerde uzlaştırmak önemlidir. Çünkü hepimizin içinde kendimizin bile tanıyamayacağı bir hırs ve bencilce bir ihtiras vardır. Onları uyandırmadan, uyanmışlarsa yatıştırarak, soğuk kanlı bir şekilde, eski günlerin hatrına olaylar bakılmalı. İnsanlara insan olmayı hatırlatırım. Kanunlar her şeyi belirlemiyor, geçmememiz gereken sınırlar var.

Müvekkilleriniz size, doktorlarına bağlandıkları gibi bağlanıyorlardır eminim.

Terapist gibi çalışıyoruz burada tabii. Güven duyuyorlar size bu çok önemli. Müvekkilinizle özdeşleşmemelisiniz. Ama çok yakın ilişkiye giriyorsunuz tabii. Dolayısıyla müvekkilinizi çok iyi tanımalısınız. Önünüze gelenin davası alınmaz. Ben hayatımda kapıma Hatemi Hukuk Bürosu ya da Kezban Hatemi diye yazmadım. Bilen gelsin. Herkes gelmesin. Çok hikaye görüyorum. Artık şaşırmam dediğim noktada öyle bir hikaye geliyor ki şaşırıyorsunuz. İnsan insanın kurdu. Kadın kadının kurdu. Evliliklerin bitmesinde çoğunlukla sebep öteki kadın oluyor. Her şeyin para olması. İzahını yapamayacağınız para bilin ki ailenize büyük mutsuzluk getirecektir. Erkekler kendi hantal ve yağlı vücutlarına karşılık taze beden arıyorlar. Bu bir sapkınlık.

Karşı tarafla da mutlaka görüşürüm dediniz...

Avukatı yoksa kendisiyle avukatı varsa avukatıyla ya da beraber mutlaka dinlemek isterim. Yüzde 99,9 gelirler. Direkt kendim ararım, görüşme talep ederim. Benim için haklı olması önemlidir kişinin. Bunu anlamak için ve asgari müştereklerde buluşturmak için yaparım görüşmeyi. Ve mutlaka dilekçeyi imzalatırım müvekkilime. Mutlaka. Çünkü sonradan karşılaştığım şeyler oldu “Aslında ben o parayı istemedim, avukat yazmış öyle ya da benim karım veya kocam öyle biri değildir avukatı onu yoldan çıkarıyor” gibi.

Eren Talu’yla konuştum ama davayı almadım

Magazin basını için önemli olan karakterler, sizinle niye çalışmak istiyor onu anlamadım şimdi. Çünkü, anlattığınız kurallarınız onları sıkar. Sibel Can, Defne Samyeli, Cem Hakko, Elif Dürüst, Mehmet Germiyanlığil. Bu kişilerin avukatısınız siz..

Defne Samyeli bana gelmedi. Eren Talu geldi ama almadım davayı, sadece konuştuk. Defne Samyeli’ni de almadım. Ama konuştum çünkü özel bir durum onlarınki ve susmaları gerekir. Ben hak ve adalet için uğraşıyorum, mağdur olan da beni buluyor. Sibel Can çok aklı başında ve inanılmaz bir insan. Sibel Can’da en çok hoşuma giden şey önce insan olması. Akıllı bir kadın. Nasıl davranacağını çok iyi biliyor, çok iyi konuşuyor. Çok iyi bir anne. Çocuklarını çok iyi yetiştiren bir kadın. Benim çok taktir ettiğim biri Sibel Can. Onu insan olarak çok seviyorum.

Müvekkillerimle dost olurum, öyle kurulan dostluklarım çok.

Ünlülerin davalarını gizli celse mi yapıyorsunuz?

Aslında bütün aile mahkemeleri gizli celse olmalı. Sadece taraf avukatları girebilir o kadar başka avukat bile giremez o davaya. Bu ülkede özgürce boşanamıyorsun bile. Medya o kadar gereksiz işin içinde ki, gizli celse yapıyorum ben de.


O tetiği çektirenlerin yargılanması lazım

Hrant Dink Davası’nda da ailenin avukatısınız siz.

Bu davada, yerimizde saydırmaya çalışıyorlar. Ama önümüzdeki celseden sonra ilerleyebileceğimiz ümidindeyim. Hrant Dink dosyasında tetikçilerin bir önemi yok. O tetiği çektirenlerin yargılanması lazım. Bu sistem öyle bir sistem ki Türkiye’nin yüzyıllık sarmalı. Ermeni topluluğu içinde ilk defa bir genç çıkıyor bütün örselenmelere rağmen sorguluyor ve onu susturuyoruz. Bu sistemi mahkum ettirmemiz lazım. Yoksa o zavallı, uyuşturucu müptelası, toplum içinde kaybolmuş noktalarla işimiz yok bizim. Onlardan çok var. Yasin’i (Hayal) ben anlıyorum. Hatta onda birtakım duygular var “Ailesi olduğunu bilseydim böyle bir şey düşünmezdim” dedi. Özür diledi. Avukat Fuat Turgut “Hayır Ermeniler’den özür dilemiyoruz” dedi ve geri adım attırdı. Ogün (Samas) çok tehlikeli. Ogün gözünün içine baka baka hepimizi öldürür. ’Vur komutu’nu ver ona, gözünü kırpmadan öldürür. Ama sistemin azmettiricileri önemli, onları biz biliyoruz, onların bu mahkemede mahkum olması gerekiyor. Bunu mahkeme heyetine ilk celsede söyledim. AİHM’e bu davayı sakın yollamayın, bu dava AİHM’e gitmemeli dedim. Her celse aynı taleplerle ve hiç vazgeçmeden çıkıyoruz davaya. Özel celse zaten, sadece bu davaya bakılıyor. Derin devletinde derin devleti bizi çok engellemeye çalışıyordu ama sanırım onları artık yavaş yavaş aşıyoruz. Önemli şeyler oluyor. Beklenilen hız yok ama ümitlendirici birşeyler var. Perde aralandı. Ama hızdan hoşnut değilim. Çok net gözüken şeyler var, onları mutlaka hakimler de görüyor. Mutlaka tespit edilmesi gereken şeyler. Karar çıktığında görücez.


Ben ümitliyim açılacak inşallah

Fener Rum Patriği Bartholomeos’un da avukatısınız...

Bu ülkenin yetiştirdiği en renkli simalardan biridir, bu ülkenin çocuğudur Bartholomeos. Çok önemli biridir. Türkiye onun farkında değil. Çok önemli bir misyonu ve vizyonu vardır. Onu anlamak biraz zaman gerektirir çünkü çok mütevazı biridir. Çok kapalıdır. Ortodoks camiasının çok önemli bir lideridir. Benim çok çok değer verdiğim dostumdur. ABD’den fahri doktora unvanı aldı çok önemli bir ödül aldı çevre barış ve dialogla ilgili yaptıklarıyla ilgili. Çok nadir verilen bir ödüldür o. Dünyanın çok yerinde itibarı olan biridir. Krallar özel uçaklarını yollayarak toplantılara çağırıyorlar.

Ruhban okulu açılacak mı?

Çok ümitliyim, bence açılacak inşallah.

Destekliyorum, Tayyip Bey çok vicdanlı adam

AKP liderliğinde ilerleyen açılımları destekliyor musunuz? Bir hukukçu olarak, dağdan inenlerin yargılanmaması normal mi sizce?

Kesinlikle destekliyorum. Allah, içindeki faşistlere rağmen bunu AK'P'ye nasip etti. Özellikle Tayyip Erdoğan’ın çok problemi var, içindeki faşistleri ayıklaması lazım. İlk defa bu kadar karışık bir parti görüyorum. Yelpazesi inanılmaz karışık. Tayyip Erdoğan ateşten bir gömlekle yangına girdi. Çok vicdanlı bir adam. Allah korkusu taşıyan bir adam. Çok iyi empati kuran bir insan. Tayyip Bey’in çok doğru politika yaptığını görüyorum. Kendi partisi içinde bile çok sorunu var üstelik. Ama demokrasi budur, acıtır. DTP bu ülkenin bir gerçeği. Tayyip Bey kadar anlamlı bulduğum diğer lider de Ahmet Türk’tür. Bütün o çileli hayatına rağmen onurlu bir duruş sergiliyor. Barışta onun katkısını çok önemsiyorum.