Politika

Bahçeli: Yeni Türkiye sinmiş, silinmiş, sömürülmüş zayıf bir ülkedir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 62. Hükümet'in Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından talimatlandırıldığını söyledi

06 Eylül 2014 20:24

MHP lideri Devlet Bahçeli, 62.Hükümet'in gelip geçici olduğu kadar bağımlı, tutsak, havası inik ve başı eğik olduğunu savundu.

DHA'nın haberine göre, Bahçeli, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve 62. hükümete eleştiriler yöneltti. düzenledi.

 

"DİRLİĞİMİZ SON NEFESİNİ VERMEK ÜZEREDİR"

 

Bahçeli, "Parti olarak, milletimizin sıkıntı ve sorunlarının tahammül ve dayanma eşiğini çoktan geçtiğini düşünüyoruz. Yeni diye sunulan, yeni diye yutturulmaya, yeni imajıyla yedirilmeye çalışılan her şeyin yeğni ve yenilgi olduğunu ibretle görüyoruz. Anlaşılan odur ki, ihanetin yeni bir dalgası, çözülmenin yeni bir fazı, bölücülüğün yepyeni bir furyası düne eklemlenerek, düne iliştirilerek ilerletilecektir. Bildiğiniz gibi, 10 Ağustos Cumhurbaşkanı Seçimi'nin toz bulutu altında halef-selef Cumhurbaşkanları arasında devir-teslim işlemi tamamlanmıştır.

Seçilmiş 12. Cumhurbaşkanı Erdoğan hukuki nitelikli haklı eleştiri ve tartışmaların gölgesinde koltuğuna oturmuş, görevine başlamıştır. Müteakiben AKP'nin 5'inci, Türkiye Cumhuriyeti'nin 62'inci Hükümeti Konya Milletvekili ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Başkanlığında 29 Ağustos 2014 günü kurulmuştur. Başbakan Davutoğlu, Hükümet Programı'nı 1 Eylül 2014 günü TBMM'nde okumuştur. Hükümetin tam manasıyla göreve başlayabilmesi için gerekli olan güven oylaması bugün yapılmış ve 62'inci Hükümet TBMM'nden vizeyi almıştır.

Normal tarihi 7 Haziran 2015 olan 25.Dönem Milletvekilliği Genel Seçimi'ne kadar Türkiye'nin siyasi sorumluluğu bu Hükümet'in omuzlarında olacaktır" diye konuştu.

 

'Yeni hükümetten çok şey beklemek zaman kaybı'

 

"Yeni AKP Hükümeti'nin niyet, mizaç ve maksadı baştan sorunlu, baştan hasarlıdır" diyen Bahçeli, şunları söyledi; "Çünkü bu Hükümet'in ipleri hala Erdoğan'ın elindedir. Çünkü bu Hükümet Erdoğan'a zimmetlenmiştir. 62.Hükümet gelip geçici olduğu kadar bağımlı, tutsak, havası inik, başı eğiktir. Bu Hükümeti, özellikle bir önceki Erdoğan Hükümeti'nden ayıran, farklılaştıran, özel kılan hiçbir yan yoktur. Yaygın kanı ve kabule göre; 62'inci Hükümet'in program, söylem, eylem ve hedefleri Çankaya'da belirlenmiş, Çankaya'dan dikte edilmiştir.

Bizim de düşüncemiz bu yöndedir. Yeni Hükümet Programı'nın ana yörüngesi 61'inci Hükümetinkine sabitlenmiş ve çivilenmiştir. Ahmet Davutoğlu Çankaya'nın Başmabeyincisi olmaya peşinen rıza göstermiş, komutla ve kumandayla hareket eden Başçuhadarlık vazifesini gönüllüce kabullenmiştir. Bu, Türk milleti adına üzüntü duyduğumuz bir durumdur.

Elbette 62'inci Hükümet'in ne getirip ne götüreceğini zaman içinde görmek mümkün olacaktır. Biz önyargısız, iyi niyetle, içtenlikle ve samimiyetle Hükümet'in başarılı olmasını ister ve bunu dileriz. Fakat ilk düğmesi yanlış iliklenen, ilk adımı yanlış atılan, baştan aşağıya Erdoğan'ın siyasi dürtülerine teslim olan, Türkiye'nin asıl ve gerçek sorunlarına yabancı duran bir Hükümet'ten çok şey beklemenin de zaman kaybı olacağına yürekten inanırız."

 

'Hükümet'in terzisi Erdoğan, kumaşı BOP'

 

Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü; "62'inci Hükümet Programı'nda öne çıkan ve göze çarpan dört ana vurgu olduğu şüphesizdir. Bunlar; yeni Türkiye, yeni Anayasa, paralel yapıyla mücadele ve sözde çözüm sürecidir. Çankaya'da hazırlanıp Davutoğlu'nun önüne koyulan Program'ın özü ve ana omurgası bu dört hedefle çizilmiş ve şekillenmiştir. Başbakan Davutoğlu, Erdoğan tarafından kulağına fısıldanan ve hatta talimatlandırılan ne varsa benimsemiş, daha doğru bir deyimle benimsemek zorunda kalmıştır.

AKP Genel Başkanlığı ve Başbakanlık koltuğunun şarta tabi olarak Davutoğlu'na tevdi edilmesi boşuna değildir. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 62'inci Hükümet'in ruhunu haczetmiş, iradesini gasp etmiştir. Davutoğlu siyasi velayet altına girmiş, Erdoğan vasiliğine ve vesayetine boyun eğmiştir. Ayakları üzerinde duramayan, ilkeleri ve ahlaki sınırları bulanık bir iktidarın iç ve dış problem sahalarının genişlediği bir dönemde siyasi sorumluluk üstlenmesi milletimiz adına bahtsızlıktır.

62'inci Hükümet'in terzisi Erdoğan, kumaşı BOP, hastalıklı bedeni yeni Türkiye, gıdası bölücülük, vitamini paralel yapıyla mücadele, ezberi yeni anayasa, kirli mayası ise rüşvet ve yolsuzluk dosyalarıdır. Bu yüzden 62'inci Hükümet'ten doğruluk beklemek, bütüncül politikalar izleyeceğini sanmak, Türkiye'nin ve Türk milletinin hayrına faaliyet göstereceğini ummak saflık ve akılsızlıktır. Başbakan Davutoğlu '10 Ağustos ile birlikte yeni Türkiye'nin inşa süreci başladı' diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan manen ve ahlaken ağır kusurlu mirası devraldığını açıkça beyan etmiştir.

Belli ki, çiçeği burnunda Başbakan selefinden çok şey öğrenmiştir. Ancak öğrendikleri hep yanlış, hep yüz karasıdır. Yeni bir medeniyet ihyasından bahseden Başbakan'ın, örtülü şekilde Türk-İslam medeniyetini küçümsemesi, kafasına göre, keyfi olarak kötülemesi müktesebatıyla haddinden fazla çelişmektedir.

 

'Yeni Türkiye küçülmüş, sinmiş, zayıf bir ülkedir'

 

Bahçeli, "Başbakan Davutoğlu, yeni Türkiye'ye öyle anlamlar yüklemiş, öyle değerler atfetmiştir ki, bu konuda sahibini bile solda sıfır bırakmıştır. Davutoğlu diyor ki; yeni Türkiye, büyümüş, kalkınmış ve güçlü bir Türkiye'dir. Biz diyoruz ki; yeni Türkiye küçülmüş, sinmiş, silinmiş, sömürülmüş, zayıf bir ülkedir. AKP'nin yenisinden; yutulmuş, emperyal yamyamlara yem olmuş ve eğer adına Türkiye denirse, özünden sapmış bir ülke çıkacaktır. Davutoğlu diyor ki; yeni Türkiye, tüm farklılıkları ve renkleriyle, toplumun bütü¬nünü kucaklayacaktır. Biz diyoruz ki, yeni Türkiye; insanlarımızın AKP'ye oy veren-vermeyen, Alevi-Sünni, Doğulu-Batılı, inanan-inanmayan diye kamplaştırıldığı, milli bünyenin 36 etnik parçaya bölündüğü ve medeniyet liginden küme düşmüş bir ülkedir."