Gündem

Bahçeli: Cumhurbaşkanı fiili başkanlık durumundan vazgeçmeli, olmazsa fiili durum hukuki boyut kazanmalı

"Başkanlık sistemi referanduma götürülürse MHP Türk milletinin vereceği her karara saygılıdır"

11 Ekim 2016 14:28

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın teklif ettiği başkanlık sistemiyle ilgili olarak "İki yolumuz var. İlki, Sayın Cumhurbaşkanı'nın fiili başkanlık durumundan vazgeçmesidir. Olmazsa fiili duruma hukuki boyut kazandırılmalıdır" dedi. "Her gün suç işleyen bir yönetimden bahsedilemez. AKP Başkanlık sistemiyle ilgili inadını sürdürecekse yine iki seçeneğimiz var" diyen Bahçeli, "AKP hazırda tuttuğu bir anayasa hazırlığı varsa mutabık kalınan maddeleri kabul etmek kaydıyla Meclis'e getirmelidir. Bu anayasa değişiklik teklifi TBMM'de ya 367 sınırını aşarak kanunlaşacaktır ya da 330 eşiğinin üstünde kalarak referanduma götürülecektir. MHP Türk milletinin vereceği her karara saygılıdır" diye konuştu.

Grup toplantısı sonrası Bahçeli, gazetecinin "Başkanlık sistemi hakkında açıklamalarınız MHP başkanlık sistemini destekliyor diye yorumlandı" sorusuna "O sizin yorumlarınız bence, o anlama gelmiyor" diye yanıt verdi.

Anayasa, cumhurbaşkanının yetki ve sınırlarını nasıl tanımlıyor?

Anayasanın, cumhurbaşkanının yetki ve sınırlarını tanımlayan 104 ve 105'inci maddeleri şöyle:

Madde 104: Görev ve yetkileri

Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyetini ve Türk Milletinin birliğini temsil eder; Anayasanın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir. Bu amaçlarla Anayasanın ilgili maddelerinde gösterilen şartlara uyarak yapacağı görev ve kullanacağı yetkiler şunlardır:

a) Yasama ile ilgili olanlar:

Gerekli gördüğü takdirde, yasama yılının ilk günü Türkiye Büyük Millet Meclisinde açılış konuşmasını yapmak, Türkiye Büyük Millet Meclisini gerektiğinde toplantıya çağırmak, Kanunları yayımlamak, Kanunları tekrar görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine geri göndermek, Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunları gerekli gördüğü takdirde halkoyuna sunmak, Kanunların, kanun hükmündeki kararnamelerin, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün, tümünün veya belirli hükümlerinin Anayasaya şekil veya esas bakımından aykırı oldukları gerekçesi ile Anayasa Mahkemesinde iptal davası açmak, Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimlerinin yenilenmesine karar vermek,

b) Yürütme alanına ilişkin olanlar:

Başbakanı atamak ve istifasını kabul etmek, Başbakanın teklifi üzerine bakanları atamak ve görevlerine son vermek, Gerekli gördüğü hallerde Bakanlar Kuruluna başkanlık etmek veya Bakanlar Kurulunu başkanlığı altında toplantıya çağırmak, Yabancı devletlere Türk Devletinin temsilcilerini göndermek, Türkiye Cumhuriyetine gönderilecek yabancı devlet temsilcilerini kabul etmek, Milletlerarası andlaşmaları onaylamak ve yayımlamak, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı Kuvvetlerinin Başkomutanlığını temsil etmek, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullanılmasına karar vermek, Genelkurmay Başkanını atamak, Millî Güvenlik Kurulunu toplantıya çağırmak, Millî Güvenlik Kuruluna Başkanlık etmek, Başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu kararıyla sıkıyönetim veya olağanüstü hal ilân etmek ve kanun hükmünde kararname çıkarmak, Kararnameleri imzalamak, Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebi ile belirli kişilerin cezalarını hafifletmek veya kaldırmak, Devlet Denetleme Kurulunun üyelerini ve Başkanını atamak, Devlet Denetleme Kuruluna inceleme, araştırma ve denetleme yaptırtmak, Yükseköğretim Kurulu üyelerini seçmek, Üniversite rektörlerini seçmek,

c) Yargı ile ilgili olanlar:

Anayasa Mahkemesi üyelerini, Danıştay üyelerinin dörtte birini, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekilini, Askerî Yargıtay üyelerini, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi üyelerini, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerini seçmek. Cumhurbaşkanı, ayrıca Anayasada ve kanunlarda verilen seçme ve atama görevleri ile diğer görevleri yerine getirir ve yetkileri kullanır.

Madde 105: Sorumluluk ve sorumsuzluk hali 

Cumhurbaşkanının, Anayasa ve diğer kanunlarda Başbakan ve ilgili bakanın imzalarına gerek olmaksızın tek başına yapabileceği belirtilen işlemleri dışındaki bütün kararları, Başbakan ve ilgili bakanlarca imzalanır; bu kararlardan Başbakan ve ilgili bakan sorumludur. Cumhurbaşkanının resen imzaladığı kararlar ve emirler aleyhine Anayasa Mahkemesi dahil, yargı mercilerine başvurulamaz. Cumhurbaşkanı, vatana ihanetten dolayı, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az üçte birinin teklifi üzerine, üye tamsayısının en az dörtte üçünün vereceği kararla suçlandırılır. 

"İki yolumuz var"

Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli'nin başkanlık sistemiyle ilgili açıklamaları şöyle:

"Kemikleşmiş ön yargıları ve kısır çekişmeleri bir kenara bırakmalıyız. Vatan sevdasıyla hareket etmeliyiz. Türkiye hepimizindir. Siyasi gündemde kronik çekişme ve çatışma konusu olarak duran temel sorunları bu anlayışla ele almak ve geleceği planlamak zorundayız.

"Bunların en önemlilerinden bir tanesi de yeni anayasa kapsamında derinleşen hükümet sistemi tartışmalarıdır. Sistem tartışmaları siyaseti tıkarsa rejim tartışmalarına dönebilecektir. Cumhurbaşkanı'nın anayasal yetki ve sınırları devamlı tartışma konusu yapılmıştır. Başkanlık ekseninde çok yoğun fikri münakaşalar süre gelmiştir. 1 Kasım 2015'te başlatılan yeni anayasa süreci, başkanlık nedeniyle akıbete uğramıştır. Hukukun üstünlüğü herkes, her mevki ve makam sahibi için bağlayıcı niteliktedir. Cumhurbaşkanı yasalara ve anayasaya uymak zorundadır. Kimse kendisini hukukun üstününde göremeyecektir. Yürürlükteki anayasanın 6. maddesinde hiç kimsenin gücünü anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamayacağını göstermektedir. Bu kurallar ihlal edilirse, anayasa açıkça yok sayılırsa devleti ayakta tutan dinamikler laçkalaşacaktır. Türkiye'nin yeni bir toplum sözleşmesine ihtiyacı vardır ve sorumluluk hepimizin sırtındadır. 15 Temmuz'dan sonra bu ihtiyaç, acil dir hale bürünmüştür. Milletimizin talebi hissedilir ölçüde fazladır, bunu görmezden gelemeyiz. MHP, anayasanın tadilatına veya yeniden yazımına başından beri sıcak bakmaktadır. Anayasa devlet ve millet  ilişkilerini demokratik bir şekilde düzenleyen toplum sözleşmesidir. Bir anayasaya bakışımızda herhangi bir değişiklik veya sapma yoktur. Dün ne söylediysek bugün de aynı çizgideyiz. Özellikle anayasanın ilk 4 maddesinin değiştirilmemesi hakkındaki ısrarımızı muhafaza ediyoruz. Bu çerçevedeki sağlam irademizi yıllardan beri koruyoruz. 15 Temmuz'dan sonra TBMM'de grubu bulunan 3 partinin değerli temsilcilerinden teşkil edilen komisyon faaliyete başlamıştı. Bu komisyon 9 kez toplanarak çalışmalarını sürdürmüş, 23 Eylül'de görevini tamamlamıştır. Söz konusu uzlaşma komisyonu, hassas ortamı dikkate alarak görevini infa etmiş ve sonuçta 7 maddelik mini anayasa değişiklik paketini hazırlayarak sunmuştur. Daha önce üzerinde uzlaşılan 60 maddelik değişiklik dikkate alındığında önemli bir aşamaya gelinmiştir. Anayasa üzerinde söz düellolarının son bulmasını, bu meselenin milli birlik ruhuna uygun bir şekilde sonuçlandırılmasını arzulamaktayız. 

"Cumhurbaşkanı millet tarafından seçildiği gerekçesiyle fiili başkanlık dayatmakta, görevinin sınırlarından taşmaktadır. Anayasanın 104. maddesinde görev ve yetkileri düzenlenmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı seçildiği andan itibaren anayasanın özüne ve ruhuna aykırı hareketlerde bulunmuş, partili cumhurbaşkanı gibi davranmış, tarafsızlığına gölge düşürecek şekilde yetkisini aşmış, AKP lehine oy istemiş, fiilen hükümet başkanı gibi hareket etmiştir. Cumhurbaşkanı'nın bu davranışları fiili bir durum yaratmıştır. 14 Ağustos 2015'te Rize'de yönetim sisteminin değiştiğini, anayasada kesinleşmesi gerektiğini vurgulaması malumun ilanından başka bir şey olmamıştır. Sayın Binali Yıldırım'ın yönetim yapısındaki rahatsızlığını dile getirmesi henüz çok yenidir. Hatırlarsanız şöyle demişti; 'Bugün yapmamız gereken en önemli iş, fiili durumu yasal hale getirmek, bu kafa karışıklığını sona erdirmektir' Bunun yolu da yeni anayasadı.

"Sayın Cumhurbaşkanı anayasanın kendisine vermiş olduğu sorumlulukları az bulmaktadır"

"Son olarak sayın Cumhurbaşkanının 14 Eylül 2016'da başkanlık sistemiyle devam edilmesi gerektiğini söylemiştir. Anayasada sınırları çizilen siyasi sorumlulukları parti sorumluluklarıyla iç içe geçmiştir. Elbette bu çarpık durumun anayasal meşruiyetinin olmadığı da ortadadır. Şu anda anayasa çiğnenmekte ve suç işlenmektedir. Fiili durum ile hukuki gerçek taban tabana zıttır. Parlamenter sisteminin bekleme odasına alındığını ileri sürmüşlerdir. Ülkemizde hukuksuzluk, kanunsuz bir anayasaya dayalı bir yönetim tecelli etmiştir. Elbette bunu kabul etmek, onaylamak mümkün değildir. Sayın Cumhurbaşkanı anayasanın kendisine vermiş olduğu sorumlulukları zımmen tanımamakta, az bulmaktadır. Başbakan'ın dünden razı olduğunu bilmeyen yoktur. Anayasanın nasıl değiştirileceği anayasanın hükümlerince belirlenmiştir. 

Başkanlık sistemiyle ilgili MHP'den teklif

"Bu açık tehlikenin bertaraf edilebilmesi için iki yolumuz var.
1) Sayın Cumhurbaşkanı'nın fiili başkanlık durumundan vazgeçmesidir. 
2) Olmazsa fiili durumun hukuki boyut kazandırılmalıdır.
Her gün suç işleyen bir yönetimden bahsedilemez. AKP Başkanlık sistemiyle ilgili inadını sürdürecekse yine iki seçeneğimiz var
1) AKP hazırda tuttuğu bir anayasa hazırlığı varsa mutabık kalınan maddeleri kabul etmek kaydıyla Meclis'e getirmelidir. 
2) Bu anayasa değişiklik teklifi TBMM Meclisi'nde ya 367 sınırını aşarak kanunlaşacaktır ya da 330 eşiğinin üstünde kalarak referanduma götürülecektir. MHP Türk milletinin vereceği her karara saygılıdır. MHP ilke ve sorumluluklarına sonuna kadar bağlıdır.

"Türkiye'nin yasa ve anayasaya uymayan yönetim yapısının derhal düzeltilmesini öncelikli görüyoruz. Egemenliğin sahibi aziz milletimiz aynı zamanda son sözün de sahibidir. Neye karar verirse karşısında boynumuz kıldan incedir. 

"Bizim başkanlık sistemine yönelik kuşkularımız bilinmektedir. 
Bugün milletimizle ve siyasi muhataplarımızla paylaştığımız değerlerin tüm yönleriyle tartışılmasını, başkanlık mı, parlamenter sistem mi sorusunun kesin bir şekilde cevaplandırılmasını, bu kargaşanın giderilmesini diliyoruz." 

 

İlgili Haberler