Gündem

Ali İsmail Korkmaz'ın abisi: Bu kadar kolay mı Alileri yitirmek?

"Biz Ethem’i mücadelesiyle tanıdık, Ali İsmail’i gülüşüyle, Ali Deniz’i yumruğuyla tanıdık; peki ya diğerleri!"

14 Ekim 2015 14:58

Gezi Parkı eylemlerinde dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz'ın abisi avukat Gürkan Korkmaz, Ali Deniz Uzatmaz'ınAnkara katliamında hayatını kaybetmesiyle ilgili olarak "Bu kadar kolay mıydı bir Ali’yi daha yitirmek, bir Deniz’i daha toprağa vermek. Gözüm Ali Deniz’in yumruğuna kilitlenmiş, kalbim deli gibi atarken haberlerde 20 ölüm olduğu anons ediliyordu, sonra 68, sonra 97 ve kimi kaynaklara göre 128 ölüm var diyordu” dedi.

Ankara’da cumartesi günü iki canlı bomba tarafından gerçekleştirilen katliamda en az 97 kişi hayatını kaybetti. Ankara katliamında hayatını kaybeden 19 yaşındaki Ali Deniz Uzatmaz'ın Gezi Parkı eylemlerinde dövülerek öldürülen 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz için adalet isteyen fotoğrafı sosyal medyada sıkça paylaşıldı. Ali İsmail için adalet isteyen Ali Deniz’in fotoğrafını ise katliamın hemen ardından sokağa çıkan arkadaşları taşıdı. 

Ali İsmail için katledildiği günden bu yana adalet arayışında olan ağabeyi avukat Gürkan Korkmaz,  Birgün'den Can Uğur'a konuştu.

Gürkan Korkmaz ölümlerin ‘sıradanlaştığını’ bundan duyduğu acıyı, Ali Deniz’i ilk gördüğünde neler hissettiğini şu sözlerle anlattı:

 

 

İsimleri bile anmıyoruz

 

“Ne çabuk kabulleniyoruz ölümleri, isimleri bile anamıyoruz artık, sanki insan değil rakam gömüyoruz. Bir genç, sol yumruğu havada elinde Ali İsmail’in pankartıyla Onun katledilişini protesto ediyor, adalet arıyor kazanma inancıyla. Adı Ali Deniz’miş. Ben, Ali Deniz’i yumruğuyla tanıdım ve kardeşimin pankartını taşımasıyla. O fotoğrafı görünce başımdan kaynar sular döküldü, neden onun yanında değildim, neden kolundan çekip o ateşin içinden çıkarmadım, çıkaramadım. Sarıp sarmalayıp koruyamadım onu şarapnel parçalarından. Bu kadar kolay mıydı bir Ali’yi daha yitirmek, bir Deniz’i daha toprağa vermek. Gözüm Ali Deniz’in yumruğuna kilitlenmiş, kalbim deli gibi atarken haberlerde 20 ölüm olduğu anons ediliyordu, sonra 68, sonra 97 ve kimi kaynaklara göre 128 ölüm var diyordu.”

 

Hiç duydunuz mu?

 

Biz Ethem’i mücadelesiyle tanıdık, Ali İsmail’i gülüşüyle, Ali Deniz’i yumruğuyla tanıdık; peki ya diğerleri! Kaçımız duyduk Okan Pirinç’in adını, ya da Erdal Bozkurt’un adını? Hiç duydunuz mu Kasım Deprem ismini! Google’da bile arattığınızda Düzce depreminin haberi çıkıyor, 23 yaşında olduğunu bile hiçbirimiz bilmiyoruz. Oysa Suruç’taki patlama annesinin hayatını karartmıştı, en az Gezi anneleri kadar. O da bir daha oğluna sarılamayacaktı. Ha gerçekten annesinin adını bilen var mı, o anne daha az mı acı çekmişti Emel Korkmaz’dan, oğlu daha az mı masumdu Ali İsmail’den?

 

Utanıyorum…

 

“Dün Suruç’ta 34 genç öldü, evet 34, ama kim bilir çoğunuz 33 diye biliyordur. Hakikaten sonradan hayatını kaybeden Mert Cömert’in adını duymuş muydunuz? Ben Ali İsmail’in abisi olarak utanıyorum kendimden, o gençlerin adını bile bilmeden sadece rakamlarla zikretmekten. Ne farkları var Ali İsmail’den, Berkin’den, Ethem’den… Bugün Ankara’da kaybettiğimiz onca insan, sayısını bile tam olarak bilmiyoruz… Peki ya hikâyelerini, hayallerini? Hangisi Fenerliydi Ali İsmail gibi, ya da Beşiktaşlı Berkin gibi, Cimbomlu Mehmet gibi.”

 

Biz de yaşadık…

 

 “Kimi babaydı, kimi evlat ama ortak yanları var o da geridekilere bıraktıkları acılı hayat. Biz de yaşadık bu süreci, o acılı hayatı biz de tattık ama biz bu acıyı yanımızda olanların desteğiyle hafiflettik, güç kazandık. Peki ya Suruç’ta Ankara’da hayatını kaybedenlerin aileleri… Ben Ali Deniz’i havaya kaldırdığı yumruğuyla tanıdım. Peki ya diğerleri…”