Gündem

Ali Fuat Yılmazer: Bu kadar ağır görev içinde birtakım yanlışlıklar doğaldır

Eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, savcılıkta, telefon dinleme belgelerini tek tek kontrol etmesinin mümkün olmadığını savundu

26 Temmuz 2014 04:36

Fethullah Gülen cemaatine yönelik olarak "pararlel yapılanma" iddiasıyla başlatılan 22 Temmuz operasyonunda gözaltına alınan ve adliyeye sevk edilen eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Okan Özsoy’a 3 sayfalık ifade verdi. Yılmazer, ifadesinde “Bu kadar ağır görev içerisinde birtakım yanlışlıkların olması memuriyet vazifesinin doğal gereğidir. Aynı zamanda hayatın olağan akışına da uygundur” dedi. 

Doğan Haber Ajansı’ndan Yüksel Koç ve Cem Tursun’un haberine göre, Yılmazer, Emniyet Müdürlüğü İstihbarat kadrosunda 22 yıl görev yaptığını, 2011 yılında da İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube’den sorumlu Müdür Yardımcılığı görevini sürdürdüğünü ve bu yılın başında emekli olduğunu söyledi. 

Ali Fuat Yılmazer, edinilen bilgilere göre, “Görev yaptığım süre içerisinde, önleme dinlemesi dediğimiz dinleme faaliyetinde, karar talep formları üst yazısında şube müdürü olarak imzalarımın bulunduğu doğrudur" dedi. Dinleme faaliyetlerini "alt kadroların" başlattığını söyleyen Yılmazer’in, süreci Birtakım paraf işlemlerinden sonra, ’İletişime Müdahale Karar Talep Formu’ imzalanır. Benim önüme getirilir. Ben de mahkemeden talep yazısına imza atarım. Ekleri ile birlikte talebimiz mahkemeye iletilir. Mahkeme de uygun görürse, karar vererek evrakların geri dönüşü sağlanır" diyerek anlattığı iddia edildi.

‘Evrakları tek tek kontrol etmek mümkün değil’ 

Yılmazer’in sahte isim ve eksik isimle dinleme suçlamasını kabul etmediği aktarılırken, “Şube Müdürü olarak önüne gelen bilgi ve belgeleri tek tek kontrol etmesinin mümkün olmadığını” da söylediği öne sürüldü.

‘Birtakım yanlışlıkların olması doğal’

İfadesinde, bir şahıs hakkında yaptıkları ilk dinlemeden sonra bir suç unsuruna rastlanmaması durumunda ikinci ve üçüncü dinlemelerin yapılmaması için yazılı talimat verdiğini belirten Yılmazer’in, "Faaliyetlerin denetleyicisi oldum. Hoyratça uygulamalardan kaçınılması için bu konuda çok çalıştım. Görev yaptığım dönem içerisinde, benim bir üstüm olan İl Emniyet Müdür Yardımcılığı görevini de ben yürüttüm. Her iki görev beni dışarıda meşgul etti. Bu kadar ağır görev içerisinde birtakım yanlışlıkların olması memuriyet vazifesinin doğal gereğidir. Aynı zamanda hayatın olağan akışına da uygundur" dediği iddia edildi.

‘Bilgileri depolamadık’ 

Elde ettikleri tapeleri imha ettiklerini söyleyen Yılmazer’in, bu tapelerin amaç dışı kullanımı hususundaki suçlamaları kabul etmediği, bilgilerin de ayrı bir yerde depo edilmesinin söz konusu olmadığını söylediği kaydedildi.

‘İstihbarat’ta örgütlü faaliyet söz konusu değil’ 

İstihbarat Şube Müdürü olarak atandığı dönemde, var olan kadro ile çalışmaya devam ettiğini söyleyen Ali Fuat Yılmazer’in, "Hangi kadroyu devralmışsam, o kadro ile beraber çalıştım. Hiçbir personeli kendi gayretimle müdürlüğe getirmedim. Dolayısı ile burada bir yapılanma oluşmamıştır. Örgütlü bir faaliyet asla söz konusu olmadı" dediği öğrenildi.

2007-2009 yılları arasında, Türkiye’de, özellikle de İstanbul’da patlamak üzere olan 23 canlı bomba yakaladıklarını öne süren Yılmazer’in, "Özellikle DHKP-C örgütüne bağlı Silahlı Propaganda Birlikleri’nden 8 grup yakaladık. Bu kadar yoğun faaliyetler içerisinde yapılan şeyler varsa da, diyeceğim bir şey yoktur" dediği iddia edildi.

İlgili Haberler