Politika

Ali Bayramoğlu: Kavala ve Kobani davaları Türkiye’nin tehdit ve beka vurgulu yeni resmi siyasi bakışının topluma yerleştirilmesini sağlamak için dizayn edilmiş ve yürütülmüşlerdir

18 Mayıs 2024 11:10

Karar yazarı Ali Bayramoğlu, Gezi tutuklusu Osman Kavala'nın yeniden yargılama talebi mahkeme tarafından  reddedilmesi ve Kobani davasında sanıkların çoğunun ağır hapis cezalarına çarptırılmasına işaret ederek bu iki davanın da iktidarın siyasi anlatılarının temelini oluşturduğunu ifade ederek "Esas olarak Türkiye’nin tehdit ve beka vurgulu yeni resmi siyasi bakışının topluma yerleştirilmesini, yargı kararlarında kodifiye edilmesini sağlamak için dizayn edilmiş ve yürütülmüşlerdir." dedi.

"Kavala davası, Gezi olaylarının dış güçlerle kimi iç güçlerinin el birliğiyle bir darbe girişimi olduğu fikri üzerine kurgulanmıştır." diyen Bayramoğlu, Kavala davasının iktidar bloğunun ilki ayaklı tehdit anlatısının ilk ayağı, Kobani davasınında ikinci ayağı olduğunu yazdığı köşe yazısının ilgili bölümü şöyle:

"Kavala ve arkadaşları, iktidarın “tehdit ve tehlike”, “darbe ve ayaklanma” anlatısının yerine oturması için ihtiyaç duyulan, ayaklanan iç güçleri temsil etmesi için elverişli bulunup seçilen kişilerdir. Nitekim bu davada, tüm dünyanın gözü önünde, kurgusal tehdit, ona dair sahte suçlar ve suçlamalar, somut ve ağır cezalarla gelen siyasi söylem doğrulaması yaşanmıştır.

Dava doğrudan doğruya bir iktidar davasıdır. 

Kobani davası ise iktidar bloğunun tehdit anlatısının ikinci ayağı kadar ideolojik yapıştırıcısını oluşturmaktadır.

Bu dava, Türk devletinin veya siyasi iktidar bloğunun son dönem ana korkularından dışa yansımasıdır. Mesele sadece Demirtaş’ı ve diğer Kürt siyasetçileri siyaset dışı bırakmak, bir intikam duygusuyla cezalandırmaktan ibaret değildir. Kobani davası, “Kürtlerin güçlendiği, isyana yöneldiği, Türkiye’de özerklik ilan edebilecekleri, Suriye’de devlet olma istikametinde yürüyecekleri korkusu”nun en üst seviyeye çıktığı, birbiriyle kavgalı muhafazakar iktidar sahiplerinin ve modern devlet aktörlerinin ittifak kurmalarına yol açan kritik “devlet-siyaset” anlarından bir tanesinin simgesidir.

Kobani davası, kayyum atamaları, dokunulmazlıkların kaldırılması, parti kapatma davaları, Suriye’de sınır hattında oluşturulan askeri güvenlik koridoru, bunu sağlayan askeri bakış ve operasyonlarla birlikte ve bu çerçevede iktidar bloğunu mümkün kılan büyük pakettir. Gezi davası da bu tablonun ikincil parçasını oluşturur.

Gezi olayları sırasında bir gazetecinin Erdoğan’a “ipleri gevşetmek gerekmez mi” sorusuna karşılık, verdiği (mealen) “ipleri gevşetirsek düşeriz, ipleri germek zamanı” cevabı, bize dün gibi bugünü de anlatmaya devam ediyor."

TIKLAYIN-Osman Kavala'nın yeniden yargılanma talebi reddedildi

TIKLAYIN - Kobani davasında karar: Demirtaş'a 42 yıl, Yüksekdağ’a 30 yıl 3 ay ceza!