Gündem

Ahmet Hakan: Yasaya aykırı ev açan Ensar ve KAİMDER'e yaptırım uygulanmayacak mı?

Hakan, Binali Yıldırım'ın oğlunun kumarhane görüntülerini de yorumladı

22 Nisan 2016 06:11

Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, Muharrem Büyüktürk adlı öğretmene, mahkemece kanıtlanan 10, iddialara göre 45 çocuğa tecavüz etmesiyle ilgili açılan davadan çıkan 508 yıllık hapis cezasına ilişkin, "Yasaya aykırı olarak çocuklara ev açan Ensar ve KAİMDER için hiçbir yaptırım uygulanmayacak mı?" diye sordu. 

Hakan, önceki gün (20 Nisan 2016) Sözcü gazetesinin manşetine taşıdığı Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın oğlu Erkan Yıldırım'ın Singapur'da bir kumarhanede çekilen görüntülerine "Binali Yıldırım’a oğlu üzerinden hem de dost bildikleri tarafından bir operasyon çekiliyor. Daha düne kadar TRT Haber Dairesi’nin başında olan Star yazarı Nasuhi Güngör’ün, A Haber’de 'Bu iş Davutoğlu ile yürümüyor' diye saptama yapmasında Binali Yıldırım’a çekilen operasyonun payı var" yorumunu yaptı. 

Ahmet Hakan'ın bugün (22 Nisan 2016) yayımlanan "Ensar'a dair: Ne dedim, ne diyorum, ne diyeceğim" başlıklı yazısı şöyle:

“Tecavüz Ensar" denmesine...

Ensar’a bulaşan herkesin “tecavüzcü” ilan edilmesine... Hatta bırakın Ensar’ı... Kuran kursuna, imam hatip yurduna falan bulaşan herkesin “tecavüzcü” ilan edilmesine... Böyle bir olayın siyaseten hasım sayılanların sıkıştırılması maksadıyla kullanılmasına...

Karşı çıktım, karşı çıkıyorum, karşı çıkacağım.

Devleti yönetenlerin çocuklardan önce Ensar’ı düşünmesine... Bakan Hanım’ın çocuklardan ziyade Ensar üzerine titremesine... İslami kesimin böyle bir olay karşısında yeterince infiale kapılmamasına... İslami kesim içinde güçlü bir sorgulama mekanizmasının çalıştırılmamasına...

Karşı çıktım, karşı çıkıyorum, karşı çıkacağım.

Sapığın 5 yüz küsur yıl ceza almasıyla meselenin kapatılmasına... Ensar’ın bu işteki eksikliklerinin ve sorumluluklarının zerre kadar sorun yapılmamasına... Yasadışı evlere ses edilmemesine... Devletin valisinin ve Milli Eğitim müdürünün alenen yalan söylemesinin unutturulmasına...

Karşı çıktım, karşı çıkıyorum, karşı çıkacağım.

Mahkemenin sapığa verdiği cezayla yetinilmesine... Olayda kusuru ve ihmali bulunanların en küçük bir soruşturma konusu dahi yapılmamasına... Denetleme makamında bulunanların, yasadışı evlere karşı gösterdikleri toleransın mesele yapılmamasına...

Karşı çıktım, karşı çıkıyorum, karşı çıkacağım.

 

Devleti yönetenlere 7 adet Ensar sorusu

 

SORU BİR: Karaman’daki sapığın tek celsede rekor ceza almasıyla meseleyi bitti sayabilir miyiz? 

SORU İKİ: İçinizden herhangi biri Türkiye’de ilkokul ve ortaokul çocuklarının gittiği kaç adet özel ev bulunduğunu ve bunların hangi vakıflara bağlı olduğunu açıklamayacak mı?

SORU ÜÇ: İlkokul ve ortaokul çocukları için özel ev açmak, yasaya aykırı değil mi? Eğer yasaya aykırıysa... Bu evlere nasıl müsaade edildi?

SORU DÖRT: Karaman’daki sapık, Ensar ve KAİMDER’den ayrıldıktan sonra çocuklar için kendi özel evini açmış... Bu nasıl oluyor? Hani denetim? Burası dağ başı mı?

SORU BEŞ: Denetleme yapmayan devlet görevlileriyle ilgili olarak “görevi ihmal”den bir soruşturma açılmayacak mı?

SORU ALTI: Yasaya aykırı olarak çocuklara ev açan Ensar ve KAİMDER için hiçbir yaptırım uygulanmayacak mı?

SORU YEDİ: Kamuoyunu yanıltan Karaman Valisi ve Karaman İl Milli Eğitim Müdürü hakkında herhangi bir işlem yapılmayacak mı?

 

Burnuma bazı tuhaf kokular geliyor

 

Galiba Binali Yıldırım’a oğlu üzerinden hem de dost bildikleri tarafından bir operasyon çekiliyor.

Galiba Binali Yıldırım, operasyonun hangi dost bildikleri tarafından çekildiğinin farkında.

Galiba Binali Yıldırım’ın bu operasyona yönelik olarak bir karşı hamlesi olacak.

Galiba daha düne kadar TRT Haber Dairesi’nin başında olan Star yazarı Nasuhi Güngör’ün, A Haber’de “Bu iş Davutoğlu ile yürümüyor” diye saptama yapmasında... Binali Yıldırım’a çekilen operasyonun payı var.

 

Sümeyye Erdoğan’a suikast yalanı

 

Sümeyye Erdoğan’a suikast yalanının yalan olduğu mahkeme kararıyla tescillendiğine göre...

Böyle bir yalanı uyduran, manşet yapan, üzerinde tepinen herkese...

Şöyle ağız dolusu...

“Sizi gidi yalancılar sizi” diye haykırmak boynumuzun borcudur.

 

Ne çektin be Süleyman Şah

 

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu şöyle demiş:

“Tabii ki güvenlik sağlandıktan sonra, istikrar sağlandıktan sonra o türbeyi orijinal yerine taşımayı düşünüyoruz, planlıyoruz.”

Acaba bizim Kadir Abi, Süleyman Şah Türbesi’ne raylı bir sistem falan mı yapsa?

Böylece...

İstikrar sağlandığında türbe orijinal yerine...

İstikrarsızlık olduğunda ise türbe güvenli bölgeye...

Rahatça ulaşabilse.

Nasıl fikir Sayın Bakanım?

 

Cemaate kıl olmamın en temel sebebi

 

Kumpasçılıkta öyle pervasızlaştılar ki...

Gözetlemecilikte öyle çığır açtılar ki...

Delil sokuşturmada öyle utanmazlaştılar ki...

Gizli ajandalarını uygulamada öyle gözlerini döndürdüler ki...

Her yere öyle becerikli bir şekilde sızdılar ki...

Her taşın altından öyle şaşmaz bir şekilde çıktılar ki...

Artık memlekette...

Kimin başına bir iş gelse...

Kimin tavuğuna kış dense...

Kimin koltuğu sallantıya girse...

Kim iş üzerinde yakalansa...

Kim çalarken enselense...

Kim rakibini alaşağı etmek istese…

“Paralel” diyor, başka da bir şey demiyor.

Cemaat’e kıl olmamın birçok sebebi var ama en temel sebebi işte bu.


Yazının tamamını okumak için tıklayın