Gündem
BBC Türkçe

5 soruda Türkiye'nin Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekatı

TSK, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın verdiği sürenin dolmasıyla birlikte Cumartesi günü Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekatı'nı başlattı

22 Ocak 2018 02:27

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın verdiği bir haftalık sürenin dolmasının hemen ardından Afrin'e yönelik operasyonu Cumartesi günü TSİ 17.00 itibariyle başlattı.

Operasyona Zeytin Dalı Harekatı adı verildi. Afrin'de çok sayıda zeytin ağacının bulunmasından dolayı bu ismin verilmiş olabileceği belirtiliyor.

İlk etapta havadan başlayan bombardımanın ardından harekat Pazar günü sabah saatlerinde de kara birliklerinin Suriye'ye girmesiyle devam ediyor.

Zeytin Dalı Harekatı hakkında şu ana kadar açıklanan detayları topladık:

Harekat kime karşı yapılıyor, Afrin kimin kontrolünde?

Operasyonun hedefinde Suriye'nin kuzeyindeki Kürt Demokratik Birlik Partisi (PYD) ve onun silahlı kanadı Halk Savunma Birlikleri (YPG) var.

Suriye'de Kürt nüfusun en yoğun olduğu yerlerden biri olan Afrin, 2012 yazında ordunun geri çekilmesi sonrası PYD'nin denetimine geçmişti.

PYD'nin silahlı kanadı YPG, Suriye'nin kuzeyinde ABD'nin IŞİD ile mücadelesinde sahadaki en önemli ortakları arasında yer alıyor.

Türkiye ise PYD'yi ve YPG'yi PKK'nın bir kolu olarak görüyor ve "terör örgütü" olarak tanımlıyor.

Kürtlerin "kanton" olarak ilan ettiği 2014 yılından bu yana Afrin de Suriye'nin kuzeyinde kurulan özerk yönetimin parçalarından birini oluşturuyor. Ancak, Afrin'in özerk yönetim ilan edilen diğer bölgelerle fiziki bir bağı bulunmuyor.

Türkiye'nin 2016 yılında düzenlediği Fırat Kalkanı Harekatı, sadece sınırın Suriye tarafındaki Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) varlığını sonlandırmakla kalmamış, aynı zamanda iki özerk Kürt bölgesi Afrin ve Kobani arasında bir tampon bölge oluşturarak, Kürtlerin Suriye'de Türkiye sınırı boyunca uzanan bir koridor oluşturmasını engellemişti.

Şu anda Fırat Nehri'nin batısında Azez'den Cerablus'a dek uzanan ve Kürt özerk bölgeler arasında tampon bölge oluşturan alan, TSK'nın korumasında ve muhaliflerin oluşturduğu Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) denetiminde bulunuyor.

TSK, Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili yaptığı ilk açıklamada operasyonun hedefini, "Suriye'nin kuzeybatısında Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ'a (IŞİD) mensup teröristleri etkisiz hale getirmek" olarak açıkladı.

Ancak, Afrin'de IŞİD'in varlığının olmadığı biliniyor. Bununla birlikte Türkiye, Rakka'dan bazı IŞİD'lilerin Afrin'e götürüldüğünü öne sürüyor.

Operasyon ne zaman ve neden başladı?

Türkiye, Afrin'i PKK ile mücadelesinin en önemli unsurlarından biri olarak görüyor.

Afrin'e yönelik bir harekat zaman zaman gündeme gelse de bu son operasyonla ilgili en ciddi sinyaller, 13 Ocak tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verildi.

Erdoğan, 13 Ocak Cumartesi günü Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Elazığ'daki İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, "Afrin'de "teröristler teslim olmazsa orayı başlarını yıkacağız. Münbiç'te bize verilen sözler yerine getirilmezse kendi göbeğimizi keseceğiz. Bir haftaya kalmaz ne yapacağımızı görecekler" demişti.

Bu sözlerin ardından TSK, hafta boyunca Suriye sınır bölgesine askeri sevkiyat yaptı ve takviye birlikler gönderdi.

TSK'nın 20 ve 21 Ocak günlerinde de "Afrin'den gelen taciz ateşlerine karşılık verdiği" ve top atışı yaptığı açıklandı.

Bu gelişmelerin ardından, 20 Ocak Cumartesi günü TSİ 17.00 itibariyle Afrin'e hava harekatı başladı.

Genelkurmay Başkanlığı, yaptığı açıklamada, operasyona "Zeytin Dalı Harekatı" adı verildiğini bildirdi. Operasyonun ilk gününü Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, komuta merkezinden bizzat yönetti. İkinci gün Akar, Hatay'daki birlikleri ziyaret etti.

İlk gün yedi bölgede tespit edilen 108 hedefin vurulduğu açıklandı. Operasyona Hava Kuvvetleri'ne bağlı 72 savaş uçağı katıldı.

Ayrıca, eşzamanlı olarak ÖSO de doğudan girerek, Afrin'e doğru ilerlemeye başladı.

Gece boyunca da Afrin'deki hedeflere çok sayıda obüs ve top atışı gerçekleştirildi.

İkinci gün ise TSİ 11.05'te Kilis'te bulunan Gülbaba'dan kara birlikleri Suriye'ye girdi. Yapılan açıklamada, TSK ile ÖSO'nun Afrin içinde ilerlemeye başladığı belirtildi.

İkinci günle birlikte kara birliklerinin Afrin'e 5 kilometre girdiği açıklandı. ÖSO, sınırdan birkaç kilometre içerideki Şinkal köyünü ele geçirdiğini açıkladı. İkinci gün yapılan açıklamada vurulan toplam hedef sayısı 153 olarak bildirildi.

TSK harekatın 2. gününde ayrıca 32 uçakla 45 hedefin vurulduğunu da açıkladı.

Türkiye, uluslararası hukuktan doğan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde operasyonu düzenlediğini savunuyor. YPG ise Türkiye'yi sivilleri hedef almakla suçluyor.

YPG Sözcüsü Birusk Haseke, ilk günün sonunda altısı sivil dokuz kişinin öldüğünü, 13 sivilin de yaralandığını söyledi. Haseke'ye göre ölenlerden ikisi Kadın Savunma Birlikleri'nden (YPJ).

Operasyon ne kadar ve nasıl sürecek?

Başbakan Binali Yıldırım, ikinci günün sabahında medya temsilcileriyle bir araya gelerek, operasyonla ilgili ayrıntıları açıkladı.

Yıldırım, Afrin'de sadece PYD değil, "50 konvoyluk araçlarla Rakka'dan gelen DEAŞ'lı teröristlerin" de olduğunu ve son dönemde Türkiye'ye yönelik 700'ün üzerinde taciz olduğunu belirtti.

Yıldırım, 400- 450 bin dolayında nüfusun yaşadığı Afrin'de "8-10 bin teröristin bulunduğunun tahmin edildiğini" ifade etti.

Başbakan ayrıca, harekatın dört safha halinde yapılacağını ve sınırdan 30 kilometre derinlikte bir güvenli alan oluşturulacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan da Bursa'da yaptığı konuşmada, "İnşallah çok kısa bir süre içerisinde tamamlayacağız" dedi.

İlk gün yapılan resmi açıklamalara göre, TSK ile ÖSO birlikleri Afrin içinde birlikte hareket ediyor.

İlerleyen kara birliklerine ise Hava Kuvvetleri'ne bağlı savaş uçakları havadan destek veriyor.

Harekatın amacı, "hudutlarımızda ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak maksadıyla, Suriye'nin kuzeybatısında Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ'a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek ve dost ve kardeş bölge halkını bunların baskı ve zulmünden kurtarmak" olarak tanımlanıyor.

Türkiye'de harekatla ilgili kim, ne dedi?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) harekata destek veren açıklamalar yaparken, bir diğer muhalefet partisi Halkların Demokratik Partisi (HDP) ise karşı çıktı.

Başbakan Yıldırım da harekatın başlamasının ardından hem CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu hem de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye konuyla ilgili bilgi verdi.

CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, harekata desteklerinin tam olduğunu belirtti.

Tezcan, Zeytin Dalı Harekatı'nı atılması gereken bir adım ve doğru bir harekat olarak tanımladı.

MHP lideri Bahçeli de "ABD'nin operasyonel ortağının kökü kazınmalıdır. Ya Afrin yıkılsın ya da teröristler yakılsın" dedi.

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, atılan bombaların sadece dağlara değil, "halkların ortak gelecek kurmasına da" yönelik olduğunu söyledi.

Bilgen, "Ortadoğu'da bir dünya savaşı kotarılmaya çalışılıyorken, Türkiye'yi yönetenlerin bu kadar gerçeklikten uzak yaklaşımları sadece ateşi büyütmekle kalmayacak, Türkiye toplumunun ortak yaşama iradesini de bombalanacaktır" dedi.

Dünyadan harekata nasıl tepkiler geldi?

Türkiye'nin Afrin operasyonu dünyanın da en önemli gündem maddeleri arasına girdi.

ABD, Türkiye'nin askeri oeprasyonun kapsamı ve süresinin sınırlı olmadı gerektiğini belirterek, sivil kayıpların önlenmesi için itidalli davranması çağrısı yaptı.

Rusya Savunma Bakanlığı, askerlerinin can güvenliğini sağlamak adına Afrin'de bulunan gözlem birliklerini Tel Rıfat bölgesine kaydırdıklarını açıkladı.

Rusya Dışişleri Bakanlığı da operasyonu kaygıyla izlediklerini belirterek, taraflara itidal çağrısı yaptı.

İran, operasyonun hemen sonlandırılmasını istedi.

Türkiye, operasyonla ilgili olarak Suriye'yi Rusya üzerinden bilgilendirdiğini açıkladı.

Ancak Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, operasyonu "vahşi saldırganlık" olarak nitelendirdi.

Suriye Devlet Başkanlığı'nın resmi Twitter hesabından da paylaşılan mesajda Esad, "Türkiye'nin Afrin'e yönelik bu vahşi saldırganlığı, Türk rejiminin Suriye krizinin birinci gününden bu yana sürdürdüğü, terörizmi desteklemeye dayanan politikasından ayrı düşünülemez" dedi.

Fransa da Türkiye'ye operasyonu durdurma çağrısı yaptı ve BM Güvenlik Konseyi'ni "insani duruma yönelik ciddi riskleri" değerlendirmek üzere acil toplantıya davet etti.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir