Gündem

3H Hareketi: Her eleştiriyi darbe girişimi olarak yaftalamayı alışkanlık haline getirdiler

'Adalet anlayışı sarsılmış bir toplumda zulümden başka bir şey kalmayacağını düşünen bizler, bütçe görüşmeleri dönemine denk gelen son operasyonlarla ilgili endişe duyuyoruz'

17 Aralık 2014 14:58

3H Hareketi Türkiye'de hukukun tahribatı, medya ve basın özgürlüğü ihlaliyle ilgili olarak, "Her eleştiriyi darbe girişimi olarak yaftalamayı alışkanlık haline getirmiş bir güçle karşı karşıyayız" dedi. Yazılı açıklamasında "Yıllardır 'yargı reformu' adı altında yapılan hukuk ihlalleri, 'milli iradeye sahip çıkma' bahanesi ile daha kapsamlı hale getirildiğini belirten 3hhareketi, "Hükümet yıllarca kendi kolladığı düzeni bir tehdit unsuru olarak kamuoyunu manipüle etme aracı olarak kullanıyor" ifadelerini kullandı.

3hhareketi'nin yolsuzluk soruşturmaları, hukukun tahribatı ve medya- basın özgürlüğü ihlali ile ilgili yaptığı yazılı açıklamanın tam metni şöyle:

 

Adalet duygularımızın her an daha fazla zedelendiği ülkemizde tedirgin olmak için çok sebebimiz var. Liberal demokrasilerde alınan kararların hukukla sınırlandırılması gerekirken, "milli irade" adlı şüpheli kavram uğruna hukuka uymayı reddeden, her eleştiriyi darbe girişimi olarak yaftalamayı alışkanlık haline getirmiş bir güçle karşı karşıyayız. Bugünlerde şahit olduğumuz, hukukun üstünlüğü ve kuvvetler ayrılığına dayanan bir demokrasi değil, bireysel hakların ve hukukun çoğunluğun insafına bırakıldığı bir rejim.

Her dönemde siyasi iktidarlar bazı suçlamaların hedefi olmuştur. Ancak bugün yaşadığımız temel sorun, yolsuzluk iddialarının doğruluğu ya da yanlışlığından ziyade hukukun temel ilkelerinin ayaklar altına alınmasıdır. Ülkemizde hukuku tarafsız olarak uygulamakla görevli kişiler siyasi talimatlarla tarafgir davranmaya zorlanıyor, adil yargılanma usullerine uyulmuyor, deliller yeterince incelenmeden polis fezlekeleri hazırlanıyor, hazırlanan polis fezlekeleri ile savcılık iddianameleri ve hakim kararları artık ayırt edilemiyor.

Yıllardır "yargı reformu" adı altında yapılan hukuk ihlalleri, "milli iradeye sahip çıkma" bahanesi ile daha kapsamlı hale getirildi.

Hükümet yıllarca kendi kolladığı düzeni bir tehdit unsuru olarak kamuoyunu manipüle etme aracı olarak kullanıyor. Hukuktan ve kamuoyu baskısından çekinmeden sembolik bir zamanda, hiçbir açık kanıt olmaksızın cadı avı başlatabiliyor.

“Unutulmamalı ki, insanların bir hukuk düzenini keyfi yönetimden ayırt ettiklerinde akıllarında tuttukları tek şey ‘adalet ideali’dir.” *

Adalet anlayışı sarsılmış bir toplumda korku, baskı ve zulümden başka bir şey kalmayacağını düşünen bizler, bütçe görüşmeleri dönemine denk gelen son operasyonlarla ilgili endişe duyuyoruz.