03 Şubat 2017

O toplar artık auta çıkıyor

Belki de, hiç oralı olmaz, öyle ya, her yerde bir çArşı nerede bulacaksınız?

Çocuklar sokakta doğuyor. Hastanelerde ilaç yok. Okullarda dersler bir yapılıyor, bir yapılmıyor, çünkü öğretmenler derse girmiyor, diğer memurlar gibi, aylardır maaşlarını alamadıkları için. İki kişilik sıralarda beş öğrenci oturuyor. Her yüz kişiden kırkı işsiz. Hemen her gün bir iş yeri kapanıyor, çalışanlara yol veriliyor, tek kuruş ödemeden. Sefalet ve hastalık halkı kırıp geçiriyor.

Burası Gabon, her yönüyle kriz yaşanıyor. Başkanlık rejimi var.

Bununla birlikte...

Geçtiğimiz Ağustos’ta Devlet Başkanı Ali Bongo Ondimba yeniden Başkan seçiliyor. Seçime katılım yüzde yüz. Oy sandıklarında seçmen listelerine bakıldığında, halkın tamamı, tek bir eksik bile olmadan oy kullanmış görünüyor. Kayıtlar öyle.

Ali Bongo oyların yüzde doksanından fazlasını almış görünüyor. Kayıtlar öyle.

Gabon, Batı Afrika’da, Atlas Okyanusu kıyısında, Ekvator çizgisi üzerinde bir diktatörlük.

Afrika kupası

Millet sefaletten kırılıyor ama, Ali Bongo bu yıl Afrika Kupasının Gabon’da düzenlenmesini sağlıyor.

Para yok, stat gerek.

Ali Bongo 700 milyon Avro harcıyor kupa için, yetmiyor. İki yeni stadı Çin yapıyor.

Neden Çin?

Gabon’da petrol var.

Petrol var ama, dünyada petrol fiyatları düşüyor, Gabon’daki sefalete ilaç olmuyor. Olsun Çin var, o koşuyor yardıma.

Başkanlık seçimini bu kez Ali Bongo’nun kaybedeceği kesin iken, polis muhalefet binalarını basıyor, seçime kadar o binalara yerleşiyor.

Seçim kampanyasında Bongo aleyhine konuşan kim varsa, hepsi içeri atılıyor. Seçim sonrasında serbest bırakılıyor onlar.

Başkan Bongo seçim sonrasında konuşuyor:

“Ülkemizin huzurunu bozmak isteyenler var, bir kısmı dışarıdan besleniyor. Onlar hapse atıldı ama, ben şimdi demokrasinin gereği olarak, onları affediyorum, onlar artık serbest.”

Seçim sonuçlarına, seçimin yapılma biçimine Avrupa Birliği itiraz ediyor, Bongo:

“Millet beni seçti, kimsenin itiraz hakkı yok, sandıktan ben çıktım, onlar boş konuşuyor.”

Messi'ye davet

Ali Bongo halka sevimli görünmek adına futbola, Afrika Kupasına sarılıyor, hatta maçların biletlerini bedava dağıtıyor, ama maçlara giden pek yok, statlar yarı yarıya boş. Oysa Bongo:

“Bana itiraz edenler gelsin görsün, benim ülkemde huzur var, öyle var ki, Afrika Kupası bile benim ülkemde düzenleniyor”.

Bongo bildik numaraları deniyor, kendi siyasal meşruiyetini ünlü futbolcular üzerinden sağlamak peşinde.

Bu amaçla dünyanın en ünlü futbolcularından Messi’yi turnuvaya davet ediyor.

Messi meğer ne uyanıkmış, “gelirim” diyor, “günlüğü üç milyon Avroya gelirim.”

Üç milyon Avro duyulduğunda, Gabon’da kıyamet kopuyor. Hatta Bongo’nun kendi kabinesinde bile itirazlar yükseliyor, Messi gelemiyor.

Aubameyang

Kupada bu hafta yarı final var. Burkina Faso Mısır’la, Kamerun Gana ile oynuyor. Gabon hiç galip gelemeden turnuvadan eleniyor.

Yarı final öncesi, Bongo yabancı gazeteciler için basın toplantısı düzenliyor. Toplantıya gelirken, yanında sürpriz bir isim var.

Almanya’da Borussia Dortmund’da oynayan Gabon asıllı Aubameyang.

Yabancı gazeteciler Bongo’dan önce Aubameyang’a soruyor:

“Başkan sizi sık sık çağırıyor, her çağırdığında hemen koşup geliyor musunuz?”

Aubameyang sırıtıyor:

“Elbette, bu bir görevdir”.

Havayı yumuşatmak adına, araya Devlet Başkanı Bongo giriyor:

“Yok canım, ben onun antrenman saatlerine dikkat ediyorum.”

Ha, ha, ha... Ne espri, ne espri...

Ünlü futbolcu Aubameyang ile diktatör Ali Bongo arasında su sızmıyor, bu futbolcu ülkesine her geldiğinde, Bongo’nun sarayında ağırlanıyor. Aubameyang devam ediyor:

“Futbol çılgın bir oyun. Afrika Kupası burada, benim ülkemde ve futbol halkımızın bütünleşmesine yardım ediyor.”

Doğru, çok yardım ediyor. Halk açlıkla hapisaneler arasında gidip geliyor.

Öyle yardım ediyor ki, o basın toplantısı sırasında, fabrikalarda ücretlerini alamadıkları için eyleme geçen işçileri askerler kuşatıyor, çoğunu hapse atıyor.

Askerler futbol maçlarında da görevli. Statlarda aleyhte tezahüratı ve diğer taşkınlıkları önlemek adına, tribünlerde asker nöbet bekliyor.

Gabonlu Aubameyang iyi futbolcu, Başkanını çok seviyor, Başkanı da onu seviyor. Her fırsatta Başkanını desteklemekten geri kalmıyor.

Bu basın toplantısından sonra Borussia Dortmund taraftarı Aubameyang ile ilgili nasıl tavır alır, merak ediyorum. Onun bu yönü ile ilgilenir, tepki gösterir mi?

Belki de, hiç oralı olmaz, öyle ya, her yerde bir çArşı nerede bulacaksınız?

Ya da kulübün tavrı ne olur, o da meraka değer.

Afrika turnuvası Gabon’da imiş, değilmiş, kimsenin umurunda değil, çünkü futbol artık çare değil. O eskidendi. Aubameyang da topu kaleye attığını sanıyor oysa, auta atıyor, o da farkında değil.


NOT: Bu yazıda Alman Die Zeit gazetesinin Internet sitesinde yer alan Gabon ve Afrika Kupası ile ilgili yazıdan yararlandım.

Yazarın Diğer Yazıları

Colani-Türkiye: “Maslahata destek!”

Colani, bir röportajında “Türkiye ve Suriye’nin arasında geçmişten gelen tarihi ve coğrafi bir bağlılık var. Bunu çok iyi idrak ettik. İki halkın maslahatına destek vermek istiyoruz” diyor. Burada kullandığı “maslahat” sözcüğü İslami bir kavram. Türkiye ile kurmak istediği ilişki diplomatik olmaktan çok İslami temelli bir ilişki mi?

Zafer çığlıkları gölgesinde parçalanma: Nüfus bilgileri sıfırlandı

İsrail Suriye halkının nüfus, pasaport ve istihbarat kayıtlarının yer aldığı binaları bombalıyor, o kayıtları yok ediyor. Böylelikle kim kimdir, nerede yaşıyor, aidiyeti ne, bunları sıfırlıyor. Bombalayacak başka yer mi yok?

İngiliz + Amerikan planı: Suriye şimdilik Colani’ye emanet

Erdoğan onca kavgadan sonra, nasıl ki Mısır lideri Sisi ile anlaştı, Yunanistan ile anlaştı, AB ile anlaşmaya çalışıyor, diktatör Esad ile de anlaşmak için yollara düştü. Bütün olanların toplamında: İsrail ile yeniden el sıkışırsa... Artık yeni bir “İleri Üçlü” görmeye hazırlanın!.. Türkiye - Amerika - İsrail.

"
"