17 Kasım 2015

G20’de tek başkan iki davetli

Sen terörü konuş, Senegalli orada, sen insan haklarını konuş, Zimbabveli orada...

İki davetli ile ilgili tek bir haber yok. G20 üyeleri dışında Türkiye Antalya Zirvesine bir kaç ülke liderini davet ediyor. Davet edilenlerden ikisi hayli dikkat çekici, Senegal ve Zimbabve liderleri, TV’lerde onlardan hiç söz edilmiyor, sanki tek elden çıkmış, senkronize haber bültenlerinde.

Türkiye son yıllarda yolsuzluk iddialarıyla çalkalanıyor, G20’nin bu yıl ana konusu yolsuzlukla mücadele. Tam ironi. Her ne kadar ana konu yolsuzluk olsa da, Antalya Zirvesinde pek ele alınmıyor, Paris’teki korkunç terör Antalya’da her konuyu geride bırakıyor. G20’nin olağan gündemi ki, içinde yolsuzlukla mücadele var, değinen olmuyor.

Antalya’da bol bol terörle mücadele konuşuluyor, normal ama,  davetli ülkelerden Senegal terör açısından sabıkalı. El Kaide’nin üslerinden biri Senegal. Devlet olarak El Kaide ile ne kadar mücadele ediyor? El Kaide’nin üslerinden biri neden Senegal? Alın size bir ironi daha.

Senegal’i dünya bir başka biçimde daha tanıyor. Üç, beş yıl önce Hint Okyanusu’nda aniden türeyen Somali korsanları yanında Senegalli korsanlar da yer alıyor.

Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall’i Antalya aile fotoğrafında görenler El Kaide terörü yanında o korsanları da, hatırlıyor.

 

Mugabe de orada

 

Diğer davetli Zimbabve lideri Mugabe. Dünya onu da iyi tanıyor. 1980’den 87’ye kadar Başbakan, 1987’den beri Başkan. 35 yıldır ülkesinin başında, tipik diktatörlerden biri, mutlaka ona özenen birileri vardır.

Mugabe’nin dünyadaki ünü parmak ısırtıyor. İnsan haklarını ihlal ediyor, muhalefeti bastırıyor, bütün diktatörlüklerde olduğu gibi, girdiği her seçimi yüksek oranda kazanıyor, ayrıca hakkında yolsuzluk iddiaları var. G20 Antalya Zirvesi’nde aile fotoğrafında ön sırada, en soldan ikinci, Senegalli Macky Sall ile yan yana.

Sen terörü konuş, Senegalli orada, sen insan haklarını konuş, Zimbabveli orada.

Bu iki liderin orada bulunmasından mesela Obama ya da Merkel ya da İngiliz, İspanyol, Kanada liderleri hiç mi rahatsız olmuyor? Rahatsızlıklarını şu ya da bu biçimde belli etmiş olabilirler mi?

 

TRT Çocuk

 

Antalya G20 Zirvesi Tayyip Erdoğan için Başkanlık provası gibi, her fotoğraf karesinde, her haberde o var, allı pullu. Zirvedeki tek başkan sanki o. Bizdeki haber kanalları Tayyip Erdoğan ile dolu.

O kadar ki, TRT Çocuk Kanalı bile G20 haberlerine yer veriyor, daha doğrusu G20 üzerinden çocuklara Tayyip Erdoğan propagandası.

Çocuk üslubu, çocuk cümle yapısı, sentaksı ve ses tonuyla. Belli ki, direktif her yere gitmiş ve hakkıyla uygulanıyor.

 

Davutoğlu nerede?

 

Bir de, Antalya’da görülmeyen tanıdık biri var. Antalya’da olduğu halde, piyasaya pek çıkmayan değil, çıkamayan Ahmet Davutoğlu. Gerçekten hüzün verici.

Sadece bir ara liderlere bir kokteyl veriyor o kadar, arada bir de, adet yerini bulsun diye, birkaç kişi ile görüşüyor ancak, o görüşmeye kimse pek iltifat göstermiyor, Erdoğan varken, adı mı geçer.

Davutoğlu, Turgut Özal’ın seçtiği, 80’lerin sonunda ikinci planda kaldığı için çok eleştirilen Yıldırım Akbulut’u geride bırakıyor. Akbulut, Cumhurbaşkanı Özal’a rağmen, yine de daha dişli çıkıyor. Davutoğlu hikaye.

G20 devam ettiği halde, Davutoğlu Antalya’yı bırakıyor, Ankara’ya dönüyor. Dün partisinin milletvekillerine yine ucu açık, boş ve hamasi nutuklarla seslenmeye devam ediyor.

 

Yabancı kanallar

 

Bizim kanalları bırakıyorum, G20’yi yabancı kanallardan izliyorum.

BBC, CNN International, ZDF’i geçin, onlar elbette çok normal, uluslararası habercilik ölçüleri ne ise o, El Cezire dahil, zirveye katılan her lider ne kadar yer alıyorsa, Erdoğan da, ne fazla, ne eksik. Herkes yaptığı faaliyet ölçüsünde ekranlarda. Bizdeki ile karşılaştırmak abes.

G20 haberlerini izleyin, bizdeki demokrasi karnesine not düşün. Bizim kanallarda G20 üzerinden Tayyip Erdoğan fırtınası kısa ve uzun dalgalarla devam ediyor.

Şimdi o kim bilir, ne keyiflidir.

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Zafer çığlıkları gölgesinde parçalanma: Nüfus bilgileri sıfırlandı

İsrail Suriye halkının nüfus, pasaport ve istihbarat kayıtlarının yer aldığı binaları bombalıyor, o kayıtları yok ediyor. Böylelikle kim kimdir, nerede yaşıyor, aidiyeti ne, bunları sıfırlıyor. Bombalayacak başka yer mi yok?

İngiliz + Amerikan planı: Suriye şimdilik Colani’ye emanet

Erdoğan onca kavgadan sonra, nasıl ki Mısır lideri Sisi ile anlaştı, Yunanistan ile anlaştı, AB ile anlaşmaya çalışıyor, diktatör Esad ile de anlaşmak için yollara düştü. Bütün olanların toplamında: İsrail ile yeniden el sıkışırsa... Artık yeni bir “İleri Üçlü” görmeye hazırlanın!.. Türkiye - Amerika - İsrail.

Diyanet imparatorluğunun freni patlamış!

AKP iktidarında artan bütçesi, artan personeli, artan yetkileriyle donatılan Diyanet İşleri Başkanlığı fiili ve sembolik kazanımlarıyla imparatorluk gibi. Kendisine her türlü rolü biçiyor, kendine göre yorumlar icat ediyor, toplumu yanlış yönlendiriyor. Bu kadar yetki tanınırsa, olacağı bu

"
"