Dün açıklanan Şubat ayı enflasyon oranları bir süredir unuttuğumuz “enflasyon canavarı”yla ilgili kötü hatıralarımızın canlanmasına neden oldu
TÜFE Şubat ayında yüzde 1.45, ÜFE ise yüzde 1.66 arttı. Böylece yıllık bazda TÜFE yüzde 10.13’e , ÜFE ise yüzde 6.82’e çıkmış oldu.
Enflasyon, paranın satınalma gücünü eritir
Muhasebenin ölçü birimi paradır. Enflasyon, parasal büyüklüklerin reel değerini düşürür. Muhasebe verilerini ve bunların dönemsel sonuçlarını gösteren mali tabloları anlamsızlaştırır.
Enflasyon; öz sermayenin vergilenmesine, gerçekleşmeyen karlar üzerinden vergi ödenmesine neden olur. Kayıt dışılığı teşvik eder. Olmayan karların dağıtımına imkan verir. İşletme sermayesi ihtiyacını artırdığı için yüksek borçlanmayı teşvik eder.
Enflasyon, şirketlerin özkaynaklarını eritir ve kredibilitesini bozar
Bir şirket sabit sermaye ve işletme sermayesi olmak üzere iki tür sermaye kullanır. Vergi Usul Kanunu sabit sermaye kalemlerinin maliyet bedeliyle şirket aktifine alınmasını emreder.
Bir şirket, söz gelimi bir bina aldığı zaman bu binayı maliyet bedeliyle aktifine kaydeder. Şayet düzeltilmezse aktife kayıtlı bu bedel, yıllar içinde enflasyon oranı ne olursa olsun binanın ekonomik ömrü boyunca değişmez, hep aynı kalır.
Bir bilançonun aktifi pasifine eşittir. Şirketin borç miktarı sabitken, aktiflerinin enflasyon nedeniyle değer kaybetmesi bilançonun pasifine özkaynak azalışı olarak yansır. Bu nedenle şirketin rasyoları bozulur ve kredibilitesi azalır.
Enflasyon düzeltmesi ne zaman başladı?
Eskiden sistemimizde “yeniden değerleme” adlı bir müessese vardı. Bu müessese sayesinde sabit kıymetler her yıl yeniden değerleniyor ve değerleme sonucunda oluşan “değer artış fonu” pasifte ayrı bir hesapta tutluyordu. Böylece enflasyon nedeniyle özkaynaklardaki azalma telafi edilmiş oluyordu. Sabit kıymetler, güncel değerine irca olunduğu için daha fazla amortisman gideri yazmak suretiyle, reel olarak gerçekleşmemiş karlar üzerinden vergi ödemenin önüne geçilebiliyordu. 2004 yılında bu müesseseye son verildi ve bir adım ötesi olan “enflasyon muhasebesine” geçildi.
Enflasyon muhasebesi ne işe yarar?
Enflasyon muhasebesi şirketlere, fiyatlar genel seviyesindeki artış nedeniyle bilançolarındaki parasal olmayan aktif kıymetlerin değerindeki azalışı, o aktif kıymetin kayıtlı (tarihi) değerini bir düzeltme katsayısıyla çarpmak suretiyle güncel (piyasa) değerine getirme imkanı verir.
Vergi Usul Kanunu’na göre enflasyon düzeltmesi yapmak bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri için zorunludur.
Enflasyon düzeltmesi ne zaman yapılır?
Enflasyon düzeltmesi yapabilmek için fiyat endeksindeki artışın, içinde bulunulan hesap dönemi dahil son üç hesap döneminde yüzde 100'den ve içinde bulunulan hesap döneminde yüzde 10'dan fazlası olması gerekiyor.
Hangi fiyat endeksine bakmak gerekiyor?
Mevzuata göre referans alınması gereken endeks TEFE. Ancak biliyoruz ki 2005 yılından bu yana TEFE yok. Çünkü enflasyon ,son 5 yıldır TÜFE ve ÜFE olarak açıklanıyor. Yani TEFE yerine artık ÜFE kullanılıyor.
O nedenle TÜFE’nin yüzde 10’un üzerine çıkmış olması sizi yanıltmasın. Çünkü enflasyon düzeltmesi için ÜFE’ye bakmak gerekiyor ve o da henüz yüzde 6.82.
Peki oranı düşük de olsa şirketlerin mali tabloları enflasyondan olumsuz etkilenmiyor mu ? Elbette etkileniyor. Sadece enflasyondan mı üstelik ! Hayır, kur ve parite değişikliklerinden de...
Ayrıntısı başka bir yazıya.