25 Eylül 2020

Gonzo gazetecinin hafta sonu; Asmalı Mescit, Gümüşsuyu, Cihangir

İkisini de çok severim fakat Ruhi Su'nun Bob Dylan "cover"ını 70'imden sonra duydum

Altı aya yakın bir süredir çıkamadığım Cihangir'den bu hafta bir çıktım ama pir çıktım. Abarttığıma hafif pişmanım ama madem oldu, anlatayım.

T24 Neşriyat Müdürü Doğan Akın aralarında benim de bulunduğum kimi yoksul ya da asosyalleri Yakup'a davet etti. Tabii ki söylenerek kabul ettim ama herkesten önce ben ordaydım (Ön bahçede). Neyse ki Okay'ın masasında Cumhuriyet'ten Mine Söğüt ve arkadaşları vardı da bizim masa gelinceye kadar onlara bulaştım. Zaten Yıldıray Arslan pahalı rakı ve kavunumu hemen getirdi.

Şimdilerde benim bir türlü ısınamadığım Halk TV'de Kadri Gürsel'le program yapan Şirin Payzın moderatörlüğündeki masamız, iki doktoruyla bayağı keyifliydi. Yine de çok uzatamadık sırada özlediğimiz Ece vardı...
 
Başrollerde Yıldıray Arslan ve Mine Söğüt, arka planda Şirin Payzın, İstanbul Life'tan Berna Abik, ben, hesabı ödeyen Doğan Akın, T24'ün ünlü iki yazar doktoru Talat Kırış ve Türkay Demir 

Ece Aksoy'un 9'u 

Kadın nüfusun yoğunluğu konusunda Asmalı Mescit'in Ece'siyle Cihangir bile zor başa çıkar. O gece de öyleydi. Şen kahkahalar ve şişede durduğu gibi duran içkiler...
 
İçeride sosyal mesafeli üç beş kişi var, herkes kaldırımda ve azıcık da sokakta. Türkçe popa sığınıp titreyen titreyene, mesafeli kıvıran kıvırana. Ertesi gün entelektüel bir randevum olduğu için sessizce ayrıldım, yani saat 24.00 gelmemiş ve DJ henüz tatil etmemişti.
Maskeleriyle Tuğrul Eryılmaz ve Ece Aksoy. T24'ün sevgilisi Hulki'ye maske takamadık 

Ertesi gün

Yakup ve Ece turundan sonra ertesi sabah (12.00) Cihangir Home Room'un sakinliği çok iyi geldi. Meslektaşım ve arkadaşım Neyyire Özkan'la buluştuk. Tatilden dönmüş ama pek yanmamış ve de kilo almamıştı. Hayat arkadaşı Veli Yılmaz üzerine yazılmış kitabı hediye etti.
 
Masamıza gelen çizer-ressam Ramize Erer, eski Cumhuriyetçi şimdi Tarihçi Gürsel Göncü ile bol bol  Hürriyet, Cumhuriyet, NTV, Nokta çekiştirmesi yapıldı. Her şey güya 'off the record' söylendi ama bence en şaşırtıcı olanı oto sansürleyerek yazıyorum. Erer, bir ara benim de çalıştığım, Cumhuriyet Dergi'de  "Tehlikeli İlişkiler"i çiziyordu. Bir gün bir telefon geliyor ve genel ahlâka yeterince uygun olmadığı için çizgisinin kaldırıldığı haber veriliyor.
 
Yetenek seçmekte birebir olan Mehmet Y. Yılmaz (Beni ta 80'lerde keşfetmişti) hemen devreye girip yeni çıkan Radikal'e transfer ediyor. Karşınızda "Kötü Kız".
Eski Hürriyet'çi ve NTV'ci Neyyire Özkan ve Tuğrul Eryılmaz 

Durun daha bitmedi

Dört döndüğüm hafta sonunun son günü, kamusal bir görev yaptım. Yani bazı muarızlarımın iddia edecekleri gibi 'fink atmadım'. Türkçe haber jürisinde bulunduğum Musa Anter (Ape Musa) Ödül Töreni'nde Evrensel'den Ercüment Akdeniz'e ödülünü ben takdim ettim.
 
Törenin en ödüllüleri, nihâyet, kadın gazeteciler ve Mezopotamya Ajansı idi. Buraya kadar dört dörtlük ama...
Ercüment Akdeniz'e ödülünü verirken. (Fotoğraf: İnan Kızılkaya)
Mahkeme arkadaşım gazeteci İnan Kızılkaya'nın desteğine rağmen Gümüşsuyu'ndaki binayı buluncaya kadar yarım saat süründük. Tören boyunca Korona tedbirlerini yeterli bulmadığım için terastaydım. Şimdi Karınca'yı çıkaran genç meslektaşım Ferhat Çelik'e "mobbing" uyguladım. Törene katılmayan diğer jüri üyeleri Ankara Yeni Yaşam'dan Hüseyin Aykol ve Evrensel'den Fatih Polat belli ki benden çok daha akıllılar. 
 
Akşam vakti çıkış yolu daha da zordu. Gümüşsuyu'ndan Akyol'a kendini merdiven sanan bir yokuştan indik. O kadar söylendim ki bir kaç meslektaş benimle Kaktüs'e geldiler. Bir Irish coffee içip kendime geldim. Yok canım, nerede o şans, hepsi iş güç sahibi, ciddi gazeteci varken hesabı ödemek benim gibi bir magazinciye düştü.
 
Duvar'ın Neşriyat Müdürü Ali Duran Topuz, Nezahat Doğan, mesafeli bendeniz, Ayşe Newroz Oyman, Faruk Eren, Candan Yıldız  (Fotoğraf: Akademisyen Şahika Yüksel)

Tarihimden yapraklar

Prof.Dr. Ali Çiçekdağ, Mali Müşavir Raşit Alpay, Gümüşlüklü hippy Oktay Aktamur, Başbakan Mesut Yılmaz, iş insanı Ömer Gündoğar, artık Amerika'da Cem Özmeral, muhasebe müdürü İlhan Öztok.  (Fotoğraf: Bendeniz)
Eskileri karıştırırken şu anda hayatı için mücadele veren eski Başbakan Mesut Yılmaz'ın da olduğu bir Mülkiye hatırasıyla karşılaştım. Yıl 1970. Fotoğrafı çeken ben olmalıyım çünkü daha Londra'ya gitmemiştim.
 
Fotoğrafın bir özelliği de gençlerin hepsinin, Aktamur hariç, Almanca eğitim vermiş liselerden gelmiş olmaları.
 
Mesut Yılmaz'a acil şifalar...

SBF BYYO

Basın-yayın öğrencilerinin gözüyle Tuğrul Eryılmaz. 40 sene önce
Öteki fotoğraftan tam 11 yıl sonra. SBF BYYO'da Temel Gazetecilik asistanıyım. Fransa'dan doktoralı Yazgülü Aldoğan'ın müthiş çabalarıyla öğrencilerle bir gazete çıkarılmıştı.
 
Görünüm hâlâ çıkıyor mu bilmiyorum. Fotoğrafı ulaştıran doktora arkadaşım (O becerdi) Atilla Özsever'e teşekkürler...

Bu linkler ihmâl edilmesin

- 48. İstanbul Müzik Festivali bu yıl tamamen dijital düzenleniyor. Konserlerin tümü online.iksv.org/muzik adresinde yayınlanıyor. Bilet fiyatları 20 TL fakat programda ücretsiz
konserler de var. 

-Ada atlarını unuttunuz mu?

- Selin Beytekin evden web yayını yapıyor. Kulak verin derim...

- Demokrasi için Birlik, Yunanistan ve Türkiye arasındaki gerilimi gidermeye çalışan barış imzalarını yayımladı.

Sıkça sorulan sorular ve cheap shots

* Editörüm Melis Karaca "Sayfayı gazeteciler, meyhaneler bastı" serzenişinde bulununca hemen karşı atağa geçtim. Buyurun size hafta içinde Home Room'da kahve içtiğim magazin değeri yüksek iki güzel kadın. Nihal Yalçın ve Buse Kara.

Üstelik sadece güzel değiller, tiyatro tahsil etmişler. Hem TV, sinema hem de Türkiye'nin başına gelenleri konuşabildik tatlı tatlı. Yine de kendimi onların gençlik ve güzelliklerinden korumak için maskemi hiç çıkarmadım. 

Konservatuarlı oyuncular başka oluyor. Buse Kara ve Nihal Yalçın iyi örnekler 

-

Semra Somersan ve Edip Öymen'e teşekkürlerimizle...

Advertorial

43 yıla sığan

Halkın Kurtuluşu'nun yazı işleri müdürü Veli Yılmaz'ı anlatan kitap, İletişim Yayınları'ndan çıktı. Veli Yılmaz'ın yeğeni tarihçi-akademisyen Eray Yılmaz'ın yazdığı kitap, kapsamlı bir arşiv taraması ve tanıklıklara dayanıyor.
 
Eray Yılmaz, kitabı Veli Yılmaz'ın hayat arkadaşı Neyyire Özkan ve yazar olan kızı Hazal Özkan'a ithaf etmiş.
 
Solun ve Türkiye'nin yakın tarihini bilmek isteyenler için atlanmaması gereken bir çalışma. Hazal'ın babası için yazdığı kısa pasajla okumaya başlayın derim.

Müzik önerisi

Müzik yazarı Derya Bengi'nin mesajı beni gerçekten şoke etti. Ruhi Su yıllar önce Bob Dylan'ın efsanevi Blowing in the Wind'ini Türkçe'ye ve kendi sazına uyarlamış.
 
Üzülmeyin her şeyi pek bilen ben bile yeni öğrendim, 70'imden sonra.
 
 
 

Yazarın Diğer Yazıları

165 yaşındaki Mülkiye ve çok daha fazlası var bu magazinde...

Sevgili hayranlarım ve okurlarım, bir kez daha belirteyim ki hiçbir sosyal medya platformunda hesabım yok; bu yüzden "Biz bunu sosyal medyadan biliyorduk" deyip beni üzmeyin...

78 yaşında hâlâ beni şaşırtıyorlar

Bu hafta fotoğrafım yok çünkü patoloji raporum ancak perşembe öğleden sonra çıktı; daha Taksim İlkyardım doktorumu görmedim ama galiba kanserimle başa çıkmış, tabii kesinleşince size daha iyi bilgi veririm

Demokrasi yok, su ve para da yok; ya sigara?

Sizce moda olduğu üzere benim yerime de bir kayyım atayacak olsalar bu kim olurdu, cevaplarınızı bekliyorum...

"
"