Sırp yazar Duşan Kovaçevic’in oyunu “Profesyonel” İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda Işıl Kasapoğlu’nun rejisiyle sahneleniyor. Yazar oyunu, Yugoslavya’da komünist rejimin hüküm sürdüğü uzun yıllar boyunca gazeteci, yazar, sanatçı ve fikir insanlarını abluka altına alan takip ve fişleme düzeni üzerine kurgulamış. Rejim sonrası hepimizin yaşadığı göreceli özgürlük günlerinde takip edilen ve takip edeni biraraya getiriyor.
“Profesyonel”, orta yaş ve üzeri kuşağı bellek tazelemeye sürüklüyor. Halen içinde bulunduğumuz sürecin bile belleklerimizi taze tutmakla kalmayıp yine ve yeniden yapılandırdığını, bu haliyle düşünce sistemimizi allak bullak ettiğini, paranoid çıkarsamalara vardırdığını düşündüğümüzde oyun bir hayli naif kalıyor. İroniler yaşıyoruz. Bize bu ironiler yaşatılıyor. Oyundaki gibi kara bir komedinin içinde bulunduğumuzu, bu kara komedinin baş karakterleri olduğumuzu söylemek zor değil.
Yazarın sağlam bir gözlem-analiz yeteneğiyle anlattığı hikaye, içinde barındırdığı küçük sürprizlerle seyirciyi uyanık olmaya sevkediyor. Bu sürprizleri farkettiğinizde şaşkınlık ve hoşnutluk birarada yaşanıyor. Oyunda yeralan iki karakterin yapısı, oluşumu ve gelişimleriyle yere sağlam basıyor.
Başar Sabuncu ve Bilge Emin’in mükemmel çevirisiyle dilimize kazandırılan oyunda Bülent Emin Yarar ve Yetkin Dikinciler rol alıyor. Bülent Emin Yarar performansının doruğuna ulaşmış bir oyuncu. Emekli polisin meslek yaşamının yarattığı ironiyi çok net ortaya koyuyor. Görev aşkı-yaşama amacı, kullanılma-yarar sağlama, gizlilik-farketme, düzen adamı olmak-sistem dışında kalmak... Yarar’ın yorumu polis eskisinin zorunluluklarından doğan tutunma çabasını, bir işe yaradığını hissetme avuntusunu sesiyle, bakışlarıyla ve tüm heyecanıyla aktarıyor. Yetkin Dikinciler de Yarar’ın performansını yükseltmesine olanak tanıyan rahat, açık, çocuksu saflığı ve heyecanı hala içinde koruyan gazeteci yorumuyla büyük bir alkışı hak ediyor.
Profesyonel’in sezonun öncelikli olarak görülmesi gereken oyunlarından olduğunu belirtmeliyim.