Randomize ilaç çalışmaları, tansiyon ilacı kullanmanın kalp krizi riskini yüzde 15, felç riskini yüzde 25 azalttığını gösteriyor.
Ne tesadüftür ki, benzer etki günde üç porsiyon tam tahıl yiyerek de elde edilebiliyor. Gözlenen sistolik tansiyon düşüşü sonucu kalp krizi ve felç riski sırasıyla yüzde 15 ve yüzde 25 düşüyor.
Tam tahıllar gayet iyi iken, işlenmiş tahıl söz konusu olunca aynı şey olmuyor. Harvard Üniversite’sinde yapılan bir çalışma beyaz ve kahverengi pirinç söz konusu olduğunda durumların değişebildiğini gösteriyor. Ilginç bir nokta daha, tüm tam tahıllar, kahverengi pirinçle kıyaslandığında çok daha iyiler. Beyaz pirinci düzenli tüketmek diyabet riskini yüzde 17 arttırırken, kahverengi pirinçle değiştirmek riski yüzde 16 azaltıyor.
Kahverengi pirinci yulaf ve arpa ile değiştirdiğinizde günde sadece bir porsiyonla diyabet riskinizi yüzde 36 düşürebiliyorsunuz. Kolesterolünüzü düşürebilme ihtimali de bonus!
Tam tahılların işlenmiş tahıllardan farkı lif ile kaplı olmaları. Beyaz unla yapılmış birşey yediğinizde bu besin zengini tabaka sıyrılıp atılmış oluyor. Bu lif tabakası işlenmemiş tam tahıllara atfedilen tüm sağlık yararlarını içeriyor: bağırsak sağlığı, kilo, kan şekeri, kanserden korunma, kemik sağlığı, beyin sağlığı ve kalp sağlığı.
Maalesef yiyecek endüstrisi tam tahılları işlerken tüm bu yararlar kayboluyor. Yani yulafı ve arpayı sadece atlar yememeli, ayrıca tadı da çok güzel. Ve gluten hepimiz için problem değil, glutenle sorunu olanlar bile glutensiz yulaf ve arpanın tadını çıkarabilirler.