Kayseri’de, bir firmanın Genel Müdürünün odasında, duvarda şöyle yazıyor:
“Bu odadaki herkes benim için mutluluk kaynağı oldu. KİMİ GİRDİĞİNDE, KİMİ ÇIKTIĞINDA.”
Birlikte toplantıya gittiğimiz arkadaşım büyük harflerden ürktü. Dedim ürkme. Adamcağız kimbilir kaç yıldır oturuyor burda. Odaya girenler neler istediler adamdan kimbilir.
Zavallım hergün takım elbisesini giyip geçiyor odasına. Yüreği sevgi dolu, gelen her yeni insanla yaşadığı etkileşimden bir mutluluk çıkarmaya ant içmiş.
Kah kapıdan giren birinin güler yüzünde buluyor mutluluğu, kah tekmeyi bastığı birinin kapıdan çıkışında.
İş adamıysa, insan değil mi? Duygularını kağıda dökmüş, duvara asmış. Ne var?
-
Bu kapı işi çok acayip. Dünyanın neresinde, hangi kapıdan girdiğin, orada ne bulduğun, çıktığında ne hissettiğin, ne hissettirdiğin, önemli.
İş yerinin kapısından girdiğinde seni hangi ruh hali sarıyor? Evin kapısından girdiğinde nasıl bir ortama adım atıyorsun?
O gün o kapıdan girmezsen ne değişiyor? Peki ya çıkmazsan?
75 yaşındaki Ayşe Biçer için, 14 Şubat günü o kapıdan çıkması çok şeyi değiştirdi mesela.
Yozgat'ın Şeyhosman Mahallesi’nde ikamet eden 75 yaşındaki Ayşe Biçer, 14 Şubat’ta yakınlarına “Çarşıya gidiyorum” diyerek evden ayrıldı. Oğlu, annesinin eve dönmemesi üzerine polise başvurdu.
Asayiş ekipleri Ayşe Biçer’i Aşağı Nohutlu Mahallesi’nde 78 yaşındaki Bekir Demirtaş’ın evinde buldu.
Emniyet Müdürlüğü’ne getirilen Biçer ve Demirtaş, “Biz birbirimizi seviyoruz, evlenmek için kaçtık. Evlenmemize kimse mani olamaz,” dedi.
Biri 75, diğeri 78 yaşında. 13 Şubat günü cep telefonlarına kontör almak için gittikleri bayide tanışmışlar. Bir süre birlikte dolaştıktan sonra evlerine dönmüşler, cep telefonuyla yaptıkları görüşme sonucunda da evlenmeye karar vermişler.
Bu.
Millet “Ne zaman aradığım aşkı bulacağım beğğn,” diye ağlasın dursun, kendisini o Starbucks’tan bu gece kulübüne atsın, kapı kapı dolaşsın; bu kadınla adamın yüz yaşında kontör bayisinin kapısından girmeleriyle evlenmek üzere kaçmaları bir olsun.
75 yaşın altında ve faturalı hat sahibi biri olarak, bunların bayide o hızla nasıl sevgili olduklarını düşün düşün bulamıyorum.
Adam “Kontör alacaktım,” dedi. Kadın “Ben de,” dedi. Adam zor gören gözleriyle kadını şöyle bir süzdü. “Kaç yaşındasın?” dedi. Kadın “75, sen?” dedi. Adam “78,” dedi. İkisi de ekinler sararırken doğmuşlardı, burçlarını bilmiyorlardı. Kadın utanarak huzursuz sessizliği bozmak istedi. “Buralara pek sık gelmem, bizim oğlan bütün goontörümü yemiş de eşek sıpası...” Adam gülümseyerek şapkasını düzeltti. “Gel şöyle biraz dolaşalım.” Kadın adama itaat etmekten kendini alamıyordu. “Ne kadar güzel bir gün değil mi?” dedi kadın. Adam “Senin kadar değil, çiçeğim,” dedi. Kadın hafif bir gülümsemeyle takma dişlerini takırdattı. Kalbi yaşlı bir serçeninki gibi pıt pıt atıyordu. Birlikte sessizliği paylaşırken Yozgat’ın aşklarından habersiz sokaklarında yürüdüler ve hemen yoruldular. Yozgat Aşağı Nohutlu Mahallesi aşklarına güldü, kontör bayisi sevinç içinde kuşlara yem attı... Evlerine döndüklerinde, adam kadını aradı. “Yeni kontörlerimle seni aramak için fazla bekleyemedim çiçeğim. Yarın kaçalım mı?”
Yok, olmuyor. Bu bile yavaş kaldı.
Kaçtıkları 14 Şubat’ın Sevgililer Günü olduğunu falan da bilmiyor Ayşe ile Bekir. Denk gelmiş.
Sanırım olay Yozgat’la ilgili. Facebook’ta “Yozgatlıyım, Pek Tatlıyım!” diye bir grup var. Hayran sayısı 6,957. İnceledim, hepsinin yüzünde bir gülümseme.
Yozgat.gen.tr sitesinin sloganı “genlerinde Yozgat var.”
Anladığım kadarıyla Yozgat’ta girdiğin kapıdan, bir çeşit mutlulukla çıkıyorsun.
Mardin’de durum farklı.
Mardin’deki Kenan Evren Mahallesi’ne yeni isim verilmesi için referandum yapıldı. Mahalle sakinlerinin darbeyi çağrıştırdığı için “Kenan Evren” olan mahallenin adının değiştirilmesi için yaptığı referandumda 162 kişi oy kullandı.
Mahalleni anarken darbeyi hatırlamak istemiyorsun. Olabilir. Kapıdan oy kullanmak için giriyorsun.
101 kişi mahallenin adının “Kotek”, 60 kişi “Mezopotamya”, 1 kişi “Karşıyaka” olarak değiştirilmesi yönünde oy kullandı.
Bir yerdeki habere göre “ucu topuzlu değnek” anlamına gelen “Kotek” diye bir ismi var artık mahallenin, başka bir yerdeki habere göre “Kötek,” yani “sopa, dayak” anlamına gelen bir ismi.
Mardin’de oy kullandığın yerin kapısından girince, darbe değilse topuz, sopa olsun diyorsun.
Mezopotamya’ya, Karşıyaka’ya uzanası olan mahalleliler çoğunlukta değil.
-
Ülkenin bir köşesinde bir iş adamının iki çeşit mutluluk kaynağı var: Senin kapıdan girmen ya da o kapıdan çıkman.
Başka bir köşesinde sıradan kapılar, 70 yaşından sonra sırasız mutluluklara açılıyor.
Bir başka köşesinde ise kapılar hep aynı yerlere açılıyor.
Bazen de, işi şansa, tarihe, politikaya, kültüre, hayata bırakmana gerek kalmıyor. Aynı ülkenin bir diğer köşesinde, kendi kapını kendin yaratacak imkanlara sahip buluveriyorsun kendini.
Gireceğin kapıyı, ardında seni bekleyen sürreal atmosferi hayal ediyorsun, sonra kapıyı da, atmosferi de hop diye gidip alıyorsun.
İSTANBUL - Nurgül Yeşilçay, 1 milyon 500 bin dolar teklifle Tarihi Balat Çavuş Hamamı’na talip oldu. “Yüksek tavanlar, taş sütunlar beni büyülüyor. Eşimle bu tür yapıların peşine düştük,” diyen Yeşilçay, daha önce Alaçatı'da beğendiği küçük kiliseyi satın almak istemiş, fiyatta anlaşamadığı için amacına ulaşamamıştı...
-
“Yine de ben şuursuzca kontör bayisinin kapısından girmeyi tercih ederim,” diyenlerden olun e mi.
(E bebeğim ee, ee ee.)