Yeni rejimle (Başkanlık rejimi) bir yılı doldurduk... Bir yılın muhasebesini yapma zamanı geldi... Yeni rejim bize uydu mu, uymadı mı? Yeni rejim Türkiye’yi zıplattı mı, patinaj mı yaptırdı?
Sorma/sorgulama zamanı...
Geçenlerde; ‘yeni rejimden memnun olan var mı?’ diye sormuştum... ‘Çok iyi oldu, Türkiye aradığı rejimi buldu, yeni rejim sayesinde daha güçlendik, belimiz doğruldu’ diye kalem oynatan yazar/ çizer var mı?’ demiştim...
Bugüne kadar çıkmadı... Yeni Rejimi aslanlar gibi savunanı duymadım...
Muhabbet açıldıkça , yeri geldikçe insanlara soruyorum... İyi bir yıl geçirdik diyen çıkmadı... Herkes şikayetçi... Herkes çarşı pazarın el yaktığını söylüyor... Durumundan memnun olan yok...
Şimdi denilecek ki; kur saldırısı oldu, faiz/enflasyon/döviz üçgeni üzerinden Türkiye üzerine oyun oynandı... Bu söylemin gerçeği yansıtmadığını, Türkiye’nin borç batağında olduğunu bu sebeple bu hale düştüğünü artık herkes biliyor... Efendim ABD Başkanı tweet atmış da dolar fırlamış da...
Senin ekonomin neden bu kadar kırılgan... Bir sor bakalım... Neden dolara yüzde 7, yüzde 8 faiz vererek borç almaya çalışıyorsun... Dolara yüzde 8 faiz veren kaç ülke var?
***
Ekonomiyi bırakalım... Başka diyorum... Başka?
Cumhurbaşkanı’nın partili olması diyorlar... AKP’lilerin çıkarlarını kollaması diyorlar... Cumhurbaşkanı’nın belediye başkanlarıyla bile, muhalefet partilerinin il başkanlarıyla bile polemiğe girmesi diyorlar... Resmen taraf olması diyorlar...
Alışamadık diyorlar...
Haklılar... Yeni rejimin bir çok sakat yönü var ama birinci sırada bu geliyor...
Hemen yakın geçmişten örnek vereyim... Cumhurbaşkanı, 23 Haziran seçiminden önce ‘ Cumhurbaşkanı muhtarlarla buluşuyor’ başlığıyla İstanbul’da toplantı yaptı... ‘İnşallah seçimden zaferle çıkacağız’ dedi...
Şimdi soruyorum; Cumhurbaşkanı’nın zaferle çıktığı seçimin kaybedeni kim olur?
Cumhurbaşkanı muhtarların desteğiyle kazandığı zaferi kime karşı kutlar?
Cumhurbaşkanı Eylül ayında AKP’li adayların kazandığı illere giderek teşekkür mitingleri yapacakmış...
Kime karşı? Cumhurbaşkanı o ilde AKP’ye oy vermeyenlerin de Cumhurbaşkanı değil mi?
Cumhurbaşkanı, başta İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Antalya, Muğla olmak üzere birçok il oy vermedi diye bu illere küsecek mi? O illerle arasına mesafe mi koyacak?
O illeri yöneten belediye başkanlarını Cumhurbaşkanı olarak destekleyecek mi, AKP Genel Başkanı olarak köstekleyecek mi?
Mevzu derin... İnanın AKP’liler bile bu durumu garipsiyor , içlerine sindiremiyorlar ama söyleyemiyorlar...
Rejim birçok alanda alarm veriyor ama birinci sırada bu durum var...
İnsanlar, Cumhurbaşkanı’nı devletin başı olarak görmek istiyor...
İnsanlar, Cumhurbaşkanı’nı partiler üstü görmek istiyor...
İnsanlar , Cumhurbaşkanı’nın herkesi temsil etmesini istiyor...
İnsanlar , Cumhurbaşkanı’nın partisi adına polemiklere girip ülkenin yarısını karşısına almasından hoşnut değil...
Özet; insanlar Cumhurbaşkanı’nın sadece cumhurbaşkanı olmasını istiyor... Aynı zamanda parti başkanı olmasını değil...