01 Kasım 2016

Hukuk yok, demokrasi yok, hava kurşun gibi ağır!

Kılıçdaroğlu: Böyle bir rejim dünyada yok. Buna bir kişi soyundu. O da Hitler’di. Hitler de bütün dünyayı kana buladı

Evet aynen öyle.
Hukuk yok!
Demokrasi yok!
Hava kurşun gibi ağır.
Demokrasinin katledildiğini görüyoruz. Hapishanelerde işkence var.
Özgür medya yok.
Toplumun üzerinde ağırlaşan bir baskı var.
Hava bu yüzden kurşun gibi ağır.
Ama mücadele edeceğiz!
15 Temmuz darbe girişimini fırsat bilip, karşı darbeyi yapanlara karşı dimdik namusumuzla ayakta duracağız.
Cumhuriyet, reisin kulu kölesi olmak değildir.
Türkiye'nin özgür bireyi olmak demektir.
Cumhuriyet, irfanı hür ve fikri hür insanlar yetişsin diye vardır.
Cumhuriyet fırsat eşitliği demektir.
Cumhuriyette kimse ötekileştirilmez.
Cumhuriyet eğer tam demokrasi ile taçlandırılmazsa, iç boş bir cumhuriyet demektir.
Bunun için ortak mücadele şart.
Kadın-erkek eşitliği için mücadele.
Medya özgürlüğü için mücadele.
Üniversite özgürlüğü için mücadele.
Bunlar için ortak mücadele gerekiyor.
Şimdi 4. devrimi yapacağız.
4. devrimi yapmamız için cumhuriyeti tam demokrasiyle taçlandırmamız gerekiyor.
Türkiye hukuk devleti olmaktan çıktı. İstihbarat devleti haline geldi..
15 Temmuz'a nasıl karşı çıktıysak, bu ‘karşı darbe’ye de karşı çıkıyoruz.
Meclisi bombalayanları yargıla!
Ama öğrencilerden ne istiyorsun?
Er, erbaştan ne istiyorsun?
Gazetecileri niye hapse atıyorsun?..
Uçağa binip bir yeri mi bombaladı gazeteciler?
Üniversite hocaları ne yaptı?
Sorgusuz sualsiz atıyorsun.

Cumhuriyet'e yapılan operasyonda gazetenin yönetici ve yazarlarının da aralarında bulunduğu 16 kişi gözaltına alındı

Bir tek ben söz sahibi olacağım.
Böyle bir rejim dünyada yok.
Buna bir kişi soyundu.
O da Hitler’di

12 Eylül darbe koşullarından daha ağır koşulları yaşıyoruz şu anda, öyle ağır bir tabloyla karşı karşıyayız.
1 milyonu aşkın mağdur yaratıldı.
Aslı Erdoğan, Necmiye Alpay, Nazlı Ilıcak, Mehmet Altan, Ahmet Altan, Ali Bulaç, Şahin Alpay, Murat Aksoy hapisten çıksın derken, dün yeni bir şey oldu.
Cumhuriyet’e operasyon...
Yazarlarının, yöneticilerinin evlerine baskın...
Bülent Utku, Eser Sevinç, Musa Kart, Müslüm Özışık, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Aydın Engin, Akın Atalay, Can Dündar, Orhan Erinç... 
Savcı gözaltı kararı verdi.
Ne diye?
Cumhuriyet FETÖ'cüymüş... PKK'lıymış...
Bedel ödeyen bir gazetedir Cumhuriyet gazetesi, her darbe sonrası bedel ödeyen bir gazete.
Cumhuriyet basın dünyamızın akademisidir.
Görüşü ne olursa olsun "Acaba ne yazdı?" diye sabah gazeteyi ele alır, çünkü bir fikir gazetesidir, aydınlanma gazetesidir.
Cumhuriyet ödün vermeyen bir gazetedir.
Acaba iktidardakiler benim lehime yapar mı diye düşünmeyen bir gazetedir.
Özgürlüğü savunan bir gazetedir.
Cumhuriyet'i savunan bir gazetedir.
Cumhuriyetle yaşıttır.
Adını da Mustafa Kemal Atatürk vermiştir.
Cumhuriyet gazetesini PKK ile, FETÖ ile ilişkilendirmek şeref yoksunu kişilerin yapacağı bir iştir.
Böyle bir şey olabilir mi?
Ben sormak isterim FETÖ'cüleri devlete Cumhuriyet mi yerleştirdi?
“Ne istediler de vermedik?” diyen Cumhuriyet miydi?
Bunu diyen adama soracaksın, ne istediler de peşkeş çektiniz?
Herkesin kandırdığı bir adam Cumhurbaşkanı olamaz.
Valiyi ben atayacağım!
Yargıtay’ı ben atayacağım.
Bir tek ben söz sahibi olacağım.
Böyle bir rejim dünyada yok.
Buna bir kişi soyundu.
O da Hitler’di. Hitler de bütün dünyayı kana buladı.

                      *    *   *

Yukarıdaki satırlar benim değil, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun. Partisinin meclis grup toplantısında salı günü öğlen vakti söyledi bütün bunları.
Köşemi böyle bütünüyle bir kez daha Kılıçdaroğlu’na bırakmıştım, bu yılın ocak ayında.
Başlığı şöyleydi:
DİKTATÖR  BOZUNTUSU!
Bu yazımdan dolayı şimdi yargılanıyorum.
Cumhuriyet operasyonu’nun yapıldığı dün sabah Çağlayan Adliyesi’ndeydim. Hakkımda 4 yıl 8 aya kadar hapis cezası istenmekte...
Sayın Kılıçdaroğlu çok haklı.
Hava kurşun gibi ağır!

 

Yazarın Diğer Yazıları

Demirel'i darbeyle devirecektim!

Demirel 100 yaşında! Pazar günü Ülke Politikaları Vakfı'nın Cevahir Otel'de düzenlediği bir toplantıda "BABA"yı andık. Özlemişim Demirel'i, itiraf edeyim, arada bir gözlerim doldu

Türklerin de, Kürtlerin de ortak çıkarı gerçek barış ve demokrasidir

Yeterince kan ve gözyaşı akmıştır, daha çok acı çekilmesin, ama... Bu AMA üzerinde düşünmek lazım, geçmiş tecrübeler bunu gerektiriyor

Dostluklar insanı ayakta tutar!

Benim de böyle bir dostum var, Şahin Alpay. İyi ki varsın kardeşim, iyi ki BİR HİKAYEM VAR'ı yazdın

"
"