09 Ekim 2020

Ben demokrasiye, hukuka, özgürlüklere saygılı bir Türkiye'de yaşamak istiyorum

Bugünün Türkiye'si benim içime sinmiyor

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki...
O ülkenin cumhurbaşkanı
bir gazeteciye bir haberden dolayı:

Hain dedi.
Satılmış dedi
Alçak dedi.
Casus dedi.

Yetmedi, gazeteciyi tehdit etti.

Bunu senin yanına
bırakmayacağım,
dedi.

Yetmedi.

Bunu sana ödeteceğim, dedi.

Gazeteci önce hapse atıldı.
Sonra "sürgün"e gitmek zorunda kaldı.
Cumhurbaşkanı gazetecinin peşini yine bırakmadı. 
Kafaya koymuştu bir kere:
"Gazeteciye ödetecekti!"
Mahkemeden karar çıktı.
Gazetecinin mal varlığına
el koyma
kararı...
Gazeteci tweet attı: 

Asıl üzücü olan,
büyük evimize,
yani ülkemize
el konmuş olması…
Onu karanlığın elinden 
kurtardığımızda
sadece biz değil,
hepimiz evimize kavuşacağız. 

Gazeteci Can Dündar'dı.
Cumhurbaşkanı da Erdoğan...

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki...
Artık bir komşu ülkeyi eleştirmek de suç...
Gazeteci Levent Gültekin,
Azerbaycan'da demokrasi ve hukuk yok diyor,
Cumhurbaşkanı Aliyev'e dokunduruyor.
RTÜK derhal hareketleniyor,
programın yayınlandığı HalkTV'ye
para cezasını kesiyor.
Akıl alır gibi değil.

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki...
Mehmet Altan'ın tweet'ini okuyorum. 

6 yıl ceza alsan da
cezaevine
girmeyebiliyorsun...
Ama 3 yazı yazarsan,
10,5 yıl ceza alıyorsun...
Dosyana kasten
kimse bakmıyor...
Dört yıl suçsuz hâlde
içeride tutuluyorsun…
4 yıl geçti;
Ahmet Altan
1138 + 329
gündür tutuklu…

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki...
Avrupa Birliği Komisyonu'nun
Türkiye raporuna göz atıyorum.

Türkiye'nin üyelik şansı buharlaşıyor.
Türkiye'de hükümet
demokrasiyi erozyona
uğrattı.
Ekonominin altını oydu.
Bağımsız mahkemeleri
yok etti.
İfade özgürlüğü açısından
kötüleşen koşullardan
aşırı derecede
merkezi hâle getirilmiş
cumhurbaşkanlığı sorumlu...
Avrupa Birliği'nin
hukukun üstünlüğü,
temel haklar ve yargıdaki
olumsuz gelişmelere ilişkin
ciddi kaygıları
Türkiye tarafından inandırıcı
bir biçimde ele alınmadı. 

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki...
ABD'ye başkan seçilmesi çok yakın
ihtimal olan Demokrat Parti adayı
Joe Biden, Doğu Akdeniz konusunda
Türkiye'ye baskı çağrısı yapıyor,
Ayasofya'nın cami yapılmasını da eleştiriyor.

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki...
Bizim 101 Aksaçlı bildirisine destek için
Berlin'de yapılan toplantıda,
SPD Genel Başkan Yardımcısı
Serpil Midyatlı
'nın konuşmasını okuyorum:

SPD olarak
her zaman düşünce
ve basın özgürlüğünün
yanındayız.
Türkiye'nin demokratik
bir ülke olmasını istiyor
ve bu yolda mücadele veren
tüm çabaları destekliyoruz.  

Yeşiller Partisi eski Başkanı
Cem Özdemir'in sesi yükseliyor:
 

Erdoğan'ın anladığı dilden
konuşmanın
vakti geldi. 

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki...
Rober Koptaş'ın tweet'i içimi acıtıyor.

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki...
Akşama doğru, 1074 gündür hapiste olan 
Osman Kavala hakkındaki 
son iddianame düşüyor önüme...
Sevgili Osman'dan bir kez daha
"casus" ve "darbeci" çıkarma çabası...
Akıl alır gibi değil!
Bunun neresinde adalet, neresinde hukuk...

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki...
Dolara bakıyorum.
8 liraya koşuyor, 7.94 olmuş...

Düşünün lütfen.
Böyle bir ülkeyi
ne kadar içinize sindiriyorsunuz?
Ben hiç sindiremiyorum.
Ben demokrasiye, hukukun üstünlüğüne,
özgürlük ve insan haklarına
saygılı bir Türkiye istiyorum.
Ben, istisnasız herkesin aynı devlet
ve toplum çatısı altında
barış ve huzur içinde yaşayacağı
bir Türkiye'de yaşamak istiyorum.

Yazarın Diğer Yazıları

Osman Kavala nasılsın? Hayırlı bayramlar!

31 Mart güzel bir başlangıç, bir umut kapısı aralanıyor; inşallah senin için de adalet ve hukuk kapısı açılır sevgili kardeşim

31 Mart, CHP için bir büyük seçim başarısı ama yetmez!

Bu başarıyı bir adım daha ileriye götürmek şart. Bunun da yolu, "demokrasi için bir büyük uzlaşma"yı gerçekleştirmekten, yepyeni bir anayasal çatı kurmaktan geçiyor

Bir "Türkiye ittifakı"nda buluşmak üzere, herkese iyi bayramlar!

Gelin hangi inançtan, hangi renkten, hangi partiden olursanız olun, gelin hep birlikte barış ve huzur içinde yaşayacağımız yepyeni bir çatı kuralım, "eski Türkiye"yi tarihe gömelim!