Türkiye Türkler’indir, öyle mi? Yani ananız, babanız, atalarınız Türk ise, bu memleket sizin; alın ve tepe tepe kullanın, tapulu malınız gibi…
Ama kanınız tam olarak
“saf” ve
“temiz” değilse, soyunuza sopunuza bir yerlerde başka ulustan bir şeyler karışmışsa, durum değişir…
Hele kanınızdaki yabancı unsurlar ağırlıktaysa ve kafa tasınızın ölçüleri çoğunluktan iyice farklıysa, size ait ülke-mülke yok! Avucunuzu yalayın ve sizin olmayan bu memlekette kimsenin huzurunu bozmadan bir köşeye ilişip sessiz sedasız yaşayın. Ya da onu terk edin!..
Öyle mi?..
* * *
Atalara-akrabalara, damarlardaki kana ve kafa tasına göre birilerini ülkelerinden mahrum etme çabası sadece buralara özgü değil.
Kimileri de Almanya’yı Almanlar’a, Norveç’i Norveçler’e teslim edip geri kalanı kovma, hatta yok etme telaşında…
Rusya’da da son yıllarda
“Rusya Ruslar’ındır” sloganı yaygınlaşıyor. Rus faşistleri, sadece farklı ırk ve ulustan olduğu, yüzünün-gözünün rengi ve şekli Ruslar’a benzemediği için birçok insana saldırıyor, onları öldürüyor, yaralıyor.
Buna karşı, halk arasından - şimdilik cılız da olsa - bir ses yükseliyor. Bu ses,
“Rusya herkesindir” diye haykırıyor.
Bu sesi tüm ülkeye yaymak isteyen aydınlar, Rusya tarihinde Rus olmayan birçok devlet, politika, din, kültür ve bilim adamı, komutan ve sporcu olduğunu vurguluyor.
Alman, İtalyan, Fransız, Kafkasya ve başka kökenli öyle çok ünlü insan varmış ki meğer…
En başta da
“Rus” kültür dünyasından…
Örnek mi istiyorsunuz? Öyle çok ki!..
Rus dilinin en büyük ustası sayılan şair
Aleksandr Puşkin’in ataları Afrika’dan (Etiopya veya Kamerun-Çad)…
Gelmiş geçmiş en kapsamlı büyük Rusça sözlüğün yaratıcısı
Vladimir Dal Danimarka ve Fransa kökenli…
Ünlü yazar
Nikolay Gogol Polonya kökenli…
Bir başka tanınmış yazar
Fyodor Dostoyevski Polonya ve Litvanya kökenli…
Dünyanın en iyi ressamlarından
İvan Ayvazovski Ermeni kökenli, ataları arasında Türk de var…
Şair, eleştirmen ve ilk Rusya marşının yazarı
Vasiliy Jukovski anne tarafından Türk…
Dünya tarihinin unutulmayan bestecilerinden
Pyotr Çaykovski Fransız kökenli, akrabaları arasında Ukraynalı da var…
Ressam
İsaak Levitan Yahudi…
Yazar
Aleksandr Kuprin Tatar…
Besteci
Aram Haçaturyan Ermeni…
Dans ve bale ustası
Tamara Hanum (
Petrosyan) Karabağ (Ermenistan) kökenli, bir yanıyla da Özbek…
Rusya’nın en büyük bestecilerden
Dmitriy Şostakoviç Polonyalı…
Piyanist
Svatoslav Rihter Alman…
Brejnev döneminin protesto sesi, tiyatrocu, sinema sanatçısı, şair, şarkıcı
Vladimir Vısotskiy Yahudi…
Yarım yüzyıl önce SSCB’den kaçarak uluslararası skandala yol açan bale dansçısı
Rudolf Nuriyev bir yanıyla Tatar, öteki yanıyla Başkir…
Pop ilahı sayılan
Viktor Tsoy Koreli…
Şarkıcı ve besteci
Müslim Magomayev Azeri…
Bale ve sinema ustası
Mahmut Esambayev Çeçen…
Rusya’nın en ünlü kadın şairlerden
Bella Ahmadulina Tatar kökenli, ataları arasında İtalyan da var…
Şair
Bulat Okucava Gürcü ve Ermeni kökenli…
Şair
Yevgeniy Yevtuşenko Alman…
Ünlü viyolonsel ustası ve orkestra şefi
Mstislav Rostropoviç’in kökleri
Polonya’ya uzanıyor…
Eşi, opera sanatçısı ve artist
Galina Vişnevskaya ise Çingene…
Balerin ve artist
Mayya Plisetskaya Yahudi…
Yaşayan en büyük yazarlardan
Fazıl İskender İranlı baba ve Abhaz anneden doğma…
Ve daha niceleri…
Bunları saptamışlar. Milliyetçi süzgeçlerden geçirerek kınamak ve aşağılamak için değil; çeşitlilik içinde birliğin önemini, kültürel yelpazenin değerini bilmek adına. Ve bunu birçok yerde sergileme kararı almışlar.
“Rusya herkesindir” diye bir toplumsal hareketin temellerini atmışlar. Bir kitap çıkarmışlar. Bir internet sitesi açmışlar (
www.russiaforall.net ). Bir dizi faaliyet ve sergi düzenlemişler. Rusya’ya son seyahatimde bu sergilerden birine gitmiştim. Ünlü isimlerin adını renkli kartonlara yazmışlar, altında da ulusal kökenini belirtmişler, koca bir duvara asmışlar
* * *
Böyle bir duvarımız olamaz mı bizim de burada? Böyle bir kültürel yapı da biz oluşturamaz mıyız? Tarihteki ve yaşayan mozaikten meydana gelecek rengârenk bir duvar?..
Her bir tuğlası farklı uluslardan oluşan:
Kültür dünyamızın seçkin isimlerinden
Yılmaz Güney,
Ahmet Kaya,
Yaşar Kemal ve
Yılmaz Erdoğan Kürt…
Unutulmaz sanatçılar
Adile ve
Selim Naşit,
Nubar Terziyan,
Kenan Pars,
Toto Karaca, besteciler
Onno Tunç ve
Garo Mafyan, gazeteci
Hrant Dink ve fotoğraf dünyasının seçkin ismi
Ara Güler Ermeni…
Bestekâr
Hristo Efendi (
Hristâki Kiryanis), gazeteci
Teodor Kasap, efsanevi futbolcu
Lefter Küçükandoyadis Rum…
Akademisyen-araştırmacı
Jak Deleon, yazar
Mario Levi, tiyatrocu
Nedim Saban, modacı
Cemil İpekçi Yahudi…
Aktör
Sadri Alışık ve şair
Murathan Mungan Arap…
Ressam
Avni Arbaş, ünlü aktörler
Ediz Hun ve
Mehmet Aslantuğ Çerkez…
Bestekar
Yusuf Nalkesen Makedonya, yazar
Ayşe Kulin Bosna-Hersek, şarkıcı
Candan Erçetin Arnavut, şarkıcı
Kibariye Roman, soprano
Leyla Gencer Polonya kökenli…
Bunları ve sizin ekleyeceğiniz daha birçok ünlü ismi yazamaz mıyız bu listeye?
Türkler’le birlikte Kürtler’in, Araplar’ın, Çerkezler’in, Farslar’ın, Azeriler’in, Gagauzlar’ın, Pomaklar’ın, Bulgarlar’ın, Lazlar’ın, Gürcüler’in, Tatarlar’ın, Boşnaklar’ın, Ermeniler’in, Karakalpaklar’ın, Arnavutlar’ın, Romanlar’ın, Abhazlar’ın, Osetler’in, Rumlar’ın, Yahudiler’in, herkesin ama herkesin adıyla rengârenk ve sımsıkı bir örgü yaratamaz mıyız?
Onlardan koskoca ve sapasağlam bir duvar öremez miyiz? Altında
“Türkiye herkesindir” diye yazan?..
Varsın, birileri hâlâ kararmış alınlarında paslanmış harflerle yazılı
“Türkiye Türkler’indir” damgasıyla gezmeyi marifet saysın…