Maliye Bakanı Mehmet Şimşek bu sabah 2010 yılı bütçe gerçekleşmelerini açıkladı. 2009’a göre bütçe giderleri yaklaşık 31 milyar TL, gelirleri 44 milyar TL artarken; bütçe açığı 13 milyar TL azalarak 39.6 milyar TL’ye geriledi. 2009’da yüzde 5.5 olan bütçe açığının GSYİH’ye oranı, 2010’da yüzde 3.6’ya düştü.
2010 yılı önümüze, dünya ekonomisi açısından çok karmaşık bir resim koyuyor. Gelişmiş ülkeler krizin etkilerini yoğun biçimde hissetmeye devam ederken, yükselen ekonomilerin önemli bir kısmı kriz öncesi düzeylere dönmüş durumda. Bütçe gerçekleşmeleri bunun çarpıcı bir örneği. Aşağıda detaylarını göreceğiniz gibi, bir yükselen ekonomi olarak Türkiye, OECD ülkeleri arasında en iyi bütçe performansı gösteren birkaç ülkeden biri.
OECD verilerine göre 2010’daki en yüksek bütçe açığı yüzde 32.3 ile İrlanda’ya ait olacak. ABD’de oran yüzde 10’un üzerinde. OECD ortalaması yüzde 7.6. Euro Bölgesinde ise yüzde 6.3 olacak.
Türkiye bütçesi pek çok ülkeden daha iyi durumda olmasına rağmen detaylarda ilginç bir gelişme var.
Vergi gelirleri 2009’a göre 38 milyar TL artmış. Ancak, hem miktar hem de oran olarak en büyük artışın ithalattan alınan KDV’de görüldüğünü dikkatinizi çekmek isterim. Gelir vergisi tahsilatında sadece yüzde 5 oranında bir artış yaşanmışken, ithalattan alınan KDV yüzde 38.5 artışla 36.2 milyar TL’ye yükselmiş.
Bunu nasıl yorumlamak gerekir?
Nereden baktığınıza göre değişir. Bir taraftan bakınca, vergi tahsilatındaki artışa bütçe açığındaki gerilemeye sevinebiliriz. Sonuçta bütçe açığı geriliyor.
Ancak, karşı taraftan bakıldığında vergi gelirlerindeki artışın önemli bir kısmının ithalden alınan KDV ve ÖTV tahsilâtındaki artıştan kaynaklandığı görülüyor.
“Eee bunda ne var?” demeyin. Hızlı büyüme, hammadde yetersizliği, emtia fiyatlarındaki artışlar ve TL’deki değerlenme nedeniyle beklentilerin üzerinde yükselen ithalat ve bunun sonucu olarak hedeflerin üzerine çıkan cari açık, bütçe performansının iyileşmesine neden oluyor. Türkiye 2010’da 2009’daki kadar ithalat yapmış olsaydı 2010 bütçe açığı/GSYİH oranı yüzde 3.6 değil; yüzde 5 civarında olacaktı. Garip, değil mi?