Hatırlayın ne diyordu Hawking: "Yaşamımız, dünyalı olmayan yaratıklar tarafından oynanan bir bilgisayar oyunu, biz de bilgisayarlarla üretilmiş oyuncular olabiliriz. Belki de, sadece bakıp eğlendikleri hologramlarız."
O zaman, gelin biraz hayal edelim:
Yıl 1905, oyun kurucular durum değerlendirmesi yapıyor
Einstein ışık hızı sabit ve üst sınırdır, diyor.
Nereden çıkarıyor bunu.
Hatırlarsanız Michelson ile Morley ışık hızını ölçmeye çalışmışlardı, onların deneyinin sonuçlarına göre böyle olmalıymış.
Vavvv, biz niye bunu düşünemedik, hemen ışık hızını sınırlayalım, kaç olması gerekiyormuş!
Saniyede 300,000 km gibi!
Sadece bu da değil, ışığın paketler halinde yayıldığını söylüyor, fotoelektrik olay diye bir çalışması var.
Ya kardeşim onu Planck yapacaktı.
Planck da yaptı, hatta o "quanta" dedi. Ama Einstein "foton" diyor ve ısrarlı.
Einstein karakteriniz çok dominant, bizim grubu gölgeliyor.
Ama bizim grupta Hubble'ı saymazsak sadece Lamaitr ve Einstein var, Friedmann ve Kaluza da var ama yine de sizin grup çok kalabalık. Bir de kendilerine Kopenhag Grubu yakıştırması yapmışlar.
Birazcık özgür irade verdik, iyice karıştırdılar; bunları ayırmak lazım, biz Einstein'a biraz daha destek verelim.
Einstein bu kez ışığın eğrilmesine takmış, deney yaptırmak istiyor. Işık bir kütle etrafından geçerken eğrilir iddiasında.
Kütleyi nereden bulacakmış?
Sorun değil, onu kıracak halimiz yok; hadi büyük bir kütle konduralım, ışık bükülsün bakalım. Bu arada Planck ve diğerleri başka işler karıştırıyorlar ama önce Einstein'ı hizaya sokalım.
Nasıl olsa Einstein onların hakkından geliyor.
15 yıl sonra, yıl 1920, oyun kurucular değerlendirme toplantısı
Biz Einstein ile uğraşırken Planck ve ekibi almış başını gitmiş.
Ya kardeşim, hiç boş bırakmaya gelmiyor, kendi başlarına kuantum dünyasına daldılar. Her şeyi de olasılığa bağlamışlar, garip bir matematik geliştirmişler, inanılır gibi değil.
Bu arada Einstein bu kez uzay ve zaman ayrı şeyler değil diyor. Tek bir boyutmuş. Hatta önce kara delikleri buldu sonra ona da saçma geldi, denklemlerinde düzeltmeye gitti.
Tamam o öyle yaptı ama iki fizikçi de onların çözümünü buldu ve hatta üzerine bir de solucan deliği eklediler.
Tamam biz de gerekli değişiklikleri yapalım. Solucan deliği olması için bir beyaz delik mi lazımmış, derhal yerleştiriyorum.
Bu arada Kaluza'da dört boyut yetmez, daha fazla olmalı diyor.
Çok oluyorlar kardeşim, o kadar da uzun boylu değil. Fazla boyut oyunu zorlaştırır, şimdilik kalsın, sonra düşünürüz.
Ama üç kuvveti hallettiler, kütlesel çekimde takıldılar, boyut arayışları da o nedenle.
Onlarla uğraşmaktan Planck ve Bohr takımı iyice boş kaldı, anormal kurallar icat ettiler. Kuantum dolanıklık, yok kuantum sıçrama yok kuantum tünelleme. Onları programa yerleştirmekten canım çıkıyor. Hele bir Heisenberg var ki evlere şenlik, her şeyi belirsiz yaptı, iyi mi?
Yok, yok, Shrödinger onu toparladı, bir denkleme hapsetti hepsini. Bir kedisi var ki ömürlük.
Yıl 1930, durum değerlendirme toplantısı
İyidir, oyun çok hareketlendi, bunlar atomu çözdü, sen onlara biraz yardım et, mesela elektronu etrafa dağıt, her yerde görünsün. Başka parçacıklar ilave et, bakalım ne yapacaklar.
Valla onu çok önce yapmıştım, hemen buldular, şimdi alt parçacıkları arıyorlar.
Onları iyi sakla, bulmaları çok kolay olmasın.
Bu arada bazıları bomba yapmaya çalışıyor. Bunlar iyice kafayı yedi, izin verelim mi?
Ne yapacaklarmış bombayla?
Hitler diye bir zebani var, bazıları onun yanında bazıları onun karşısına koymuştuk. Einstein karşı tarafa geçmiş, şimdi onları örgütlüyor.
Biraz fazla mı inisiyatif verdik?
Yok, iyidir, onu doğrudan işin içine sokmayalım, kuantumcuları yollayalım, onları biraz yavaşlatalım. Teller ve Leo Szilard nasıl?
Mükemmel ama onlar nükleerci.
Farketmez, aynı ekol.
Yıl 1940, durum değerlendirme toplantısı
Bunlar ciddi ciddi savaşmaya başlayacaklar, bu Almanya daha önceki savaştan ders almamış. Güya birazcık özgür irade veriyoruz ama onu da doğru kullanamıyorlar.
Savaşmaya çok merakalılar, kimlik kodlarıyla biraz oynasak mı?
Bence yapmayalım, kurgu bozuluyor.
Bu arada Fermi karşı tarafa geçmiş; okyanusun öbür tarafında toplandı bizim grup. Sizin Kopenhagcılar dağınık.
Bomba yapmalarına izin veriyor muyuz?
İki taraf da çalışsın bakalım, görelim ne yapacaklar. El altından yardım yok, tamam mı?
Kuantumcular Avrupa'da kaldılar ama Amerika'dakilere el altından yardım edenler var.
Hey, Sovyetleri unuttuk, onlar ne alemde?
Stalin Sibirya'da takıldı kaldı, ona eksik yükleme yaptık, o blok hareketsiz. Japonlar saldırıp duruyorlar ama Çinliler'de fazla hareket yok.
Sovyetler'e biraz destek lazım.
Daha ne yapalım, Çar'ı oyundan çıkarmak o kadar kolay olmadı!
Hey, bunlar savaşa başladı, Stalin'i de dahil ettik. Korkarım birbirlerini yok edecekler.
Valla bombayı önce bitiren kazanır.
Bomba hazır, Einstein grubu kazandı ama bu arada Hitler de intihar etmiş. Aslında savaş bitmiş görünüyor.
Bomba ne olacak?
Einstein grubu patlamasın istiyor. Oppenheimer çok üzgün.
Olmaz öyle şey, boşuna mı oyuna dahil ettik, patlamalı ama zararsız iki yerde. Şöyle uzaklarda, sakin iki yer belirleyin, olsun bitsin.
Kardeşim sakin bir yer dedik, yüzbinlerce ölü de ne demek oluyor!
Yıl 1960, durum değerlendirme toplantısı
Ben yoruldum, biraz ara verelim mi?
Relativite grubu: Olur. Ama bizim grup Ay'a gitme hazırlıkları içinde.
Kuantum grubu: Bizim için de uygun ama şimdi bizimkiler çoklu evrenler falan karıştırıyorlar, valla uğraşamayız.
Peki Sovyetler ne olacak, biliyorsunuz onları silahlandırdık ve uzaya da çıkardık. Bir savaş daha olmasın, bu sefer toparlamak zor olur.
Yok yok, programa çok küçük eklemeler yaptım, sınırları zorlarlarsa dağılacaklar.
O zaman oyunu rölantiye alalım, yeterince birikim mevcut. Bu sınırlar içinde dönsün ne dersiniz?
Bir sonraki toplantı 2020. Görkemli bir açılış yaparız, sallarız ortalığı.
Süper!!!