Tribünde küfürle, protestoyla ilgileneceklerine tribünlerden kaçan taraftarı nasıl kazanacaklarını düşünmeli futbolun muktedirleri. Baksanıza her geçen gün seyirci sayısı azalıyor. Bu gidişle seyircisiz oynama cezalarında dünya rekorları kıracağız.
Sanki futbolumuzun tek derdi küfürmüş gibi kulüp yönetimleri küfürü engelleme bahanesiyle her türlü protestoyu yasaklayarak taraftara şekil verme derdinde. Bu kadar yaptırım uygularsanız olacağı bu; boş tribünler.
Atatürk Olimpiyat Stadında oynanan Beşiktaş- Kayserispor karşılaşması Cumartesi akşamı oynanması ve hava koşullarının da iyi olması nedeniyle daha önceki karşılaşmalara göre daha fazla seyirci toplamıştı. Ama yine de yeterli değildi bu kalabalık.
Ne var ki Allahları var az da olsalar tüm güçleriyle takımlarını desteklemeye çalıştılar.
Kartal zorlanarak başladı
Ev sahibi Beşiktaş Süper Lig'in sonuncusu Kayserispor'u ağırlıyordu bu kez. Bir gün sonra Galatasaray-Fenerbahçe maçının olması rakiplerinin puan kaybetme olasılığıyla birlikte bu maçın önemi artıyordu.
Dolayısıyla Siyah-beyazlıların mutlaka kazanması gereken bir maçtı bu.
Ama Beşiktaş'ta sakatlıklar bitmek bilmiyor. Sakatlar kervanına Mustafa Pektemek de katılmış, bu kez Almeida sakatlıktan geri dönmüştü. Oysaki Mustafa'nın son adam olduğu karşılaşmalarda Beşiktaş topu daha hızlı ileri taşıyor. Almeida'ya yapılan şişirme toplar da olmuyor.
İlk dakikalar orta alan mücadelesi şeklinde geçti. Kayserispor sabırlı davranırken, Beşiktaş da istediği tempoyu yakalayamadı. Kapılan topları değerlendirmek için rakipten hızlı ve çabuk olmak gerekiyordu.
Bu durağan oyunda ilk defa 14'te Almeida'nın kaleyi bulan şutuyla heyecanlandık biraz. Almeida ceza sahası dışından iyi vurdu, kaleci Sinan iyi uzanarak topu kornere gönderdi.
Sonrasında Beşiktaş daha çok rakip alanda oyalanmaya başladı. Bu Kayserispor'un kontra atak tehlikesini daha çok arttıran bir durumdu. Beşiktaş'ın defansında yokluktan Dany görev yapıyordu. Ve topun en dikkatli kullanılması gereken bölgede Dany etrafına bakmadan verdiği her topla Beşiktaşlıların ağzını yüreğine getirdi.
Oğuzhan sonrası
Siyah-beyazlılarda Oğuzhan'ın olmaması hücum zenginliğini fena etkiliyor. Üstelik Biliç orta alana üç tane defansif orta saha oyuncusu koymuştu. Böyle oyun artık Dünya'da kalmadı. Aslında bu anlayış Beşiktaş'ın son haftalarda aldığı 1-0'lık galibiyetlerinin de bir açıklaması.
Beşiktaş'ta 41, dakikada sakatlar kervanına Necip de katılınca sakatlıktan yeni çıkmış, hafta içi hiç antrenman yapmamış Oğuzhan girdi oyuna. Takımın jokeri Atiba ise sağ beke geçti.
42'de Biseswar'ın ceza alanına girerken düşmesine Kayseri penaltı bekledi. Hemen ardından gelişen Beşiktaş atağından Kartal'ın golü geldi. Almeida topu beklemeden kafayla Olcay'a gönderdi. Olcay da beklemeden ileri çıkmış kaleci Sinan'ın boşalttığı kaleye topu aşırttı. Ve Beşiktaş ilk kez topu çabuk kullandığı pozisyonda golü de bulmuş oldu.
İkinci yarıya misafir Kayserispor Nobre'yi de kadrosuna katarak etkili başladı. Daha 47. dakikada Nobre'nin şutu az farkla dışarı çıktı.
Çift santrafor karşısında kolay pozisyonlar vererek zorlanmaya başladı Beşiktaş. Ve Beşiktaş'ın zaafı orta çıktı; skoru korumak.
60'da topu alıp kaleci Tolga'yla karşı karşıya kalacak olan Bobo'yu Dany yere yıktı. Hakem Cüneyt Çakır'ın gösterdiği sarı kart Kayserilileri tatmin etmedi.
67'de Biseswar'ın yakın mesafeden kafa vuruşu Tolga'nın ellerinde kaldı.
Hemen sonra topu orta alanda yakalayan Oğuzhan ceza alanı yayına kadar taşıdı ve kaleci Sinan'ı kontrpiyede bırakarak ağlarla buluşturdu. Oğuzhan böylece son maçlarda çoğu kez tek golün üzerine çıkamayan Beşiktaş'ı rahatlattı: 2-0.
Bundan sonra Siyah-beyazlılar oyunu rölantiye almak istedi ama Kayserispor son dakikaya kadar gol kovalamaktan vazgeçmedi.
Aslında bu maç da gösterdi ki Lig'in takımları arasında fazla bir fark yok.
Kartal iki farklı bir galibiyet alıyor derken 90+3'de Okan ağır kalan savunma göbeğine sızarak takımının tek golünü atarak farkı bire indirdi.
Şimdi Beşiktaş yarını bekliyor...