30 Kasım 2020
29 Mayıs 2020 tarihli yazımda özel sektörün kredi borçlarının ulaştığı korkutucu seviyeye dikkat çekmiş ve sermaye yapılarını güçlendirmek zorunda olduğumuzu ifade etmiştim.
Merkez Bankası verilerine göre, mart sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu 177,6 milyar, kısa vadeli kredi borcu (ticari krediler hariç) ise 7,8 milyar ABD doları düzeyindeydi.
Eylül sonu itibarıyla uzun vadeli borcun biraz azaldığını, kısa vadeli borcun ise arttığını görüyoruz. Uzun vadeli kredi borcu 161,0 milyar ABD doları, kısa vadeli kredi borcu (ticari krediler hariç) ise 8,9 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşmiş.
Özel sektörün yurt dışından bu seviyede borçlanmasına Merkez Bankası uzun süre seyirci kaldı. 15 milyon ABD doları ve üzerinde döviz cinsinden borcu bulunan firmaların döviz pozisyonlarını izlemeye üçer aylık dönemler itibarıyla 2018 yılı şubat ayında başladı. Bu yılın haziran ayından itibaren ise haftalık izlemeye geçti.
2018 yılında alınan önlemlerden biri de yurt içinden ve dışından döviz cinsinden kredi kullanımının döviz geliri elde etme şartına bağlanmasıydı. Zaman içinde bu konuda istisnalar genişletilse de genel kural geçerliğini koruyor. Yurt içinden ve yurt dışından dövize endeksli kredi kullanımı ise yasaklandı.
Bugünkü yazımda, özel sektörün döviz cinsinden kredi kullanımına getirilen kısıtlamaların da etkisiyle ilişkili kişilerden döviz cinsinden kredi kullanılıp kullanılamayacağını irdeleyeceğim. Kambiyo mevzuatı vergisel bir tanımlama olan “ilişkili kişi” yerine “grup şirketi” tanımını kullanmaktadır. Bu yazıda ilişkili kişi ve grup şirketi aynı anlamda kullanılmıştır.
Önce döviz kredisi kullanımına ilişkin 32 sayılı Kararın 17 ve 17/A maddeleri ile belirlenen kuralları kısaca inceleyelim.
Türkiye'de yerleşik kişiler, yurt dışında yerleşik kişilerden Kararın 17. maddesinde yer alan esaslar çerçevesinde döviz kredisi temin edebilir. Temin edilen kredilerin bankalar aracılığıyla kullanılması zorunludur.
Döviz geliri olmayan Türkiye'de yerleşik kişiler yurt dışından döviz kredisi temin edemez. Ancak, maddede sayılan istisnai hallerde döviz geliri olması şartı aranmaz. (İstisna listesini merak edenler için yazının sonuna ekledim.)
Yurt dışından temin edilen kredilere ait anapara geri ödemeleri ile faiz ve diğer ödemelerin transferleri bankalar aracılığıyla yapılır. Yurt dışından alınan kredinin kullanımına aracılık eden banka kredinin geri ödenip ödenmediğini izlemekle yükümlüdür.
Bankalar ve finansal kuruluşlar dışındaki yurt dışında yerleşik kişilerden alınan krediler de firma kredi bakiyesine dâhil edilir.
Bankalar ile Türkiye'de yerleşik finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri ve finansman şirketleri, Türkiye'de yerleşik kişilere Kararın 17/A maddesinde yer alan esaslar çerçevesinde döviz kredisi kullandırabilirler.
Döviz geliri olmayan Türkiye'de yerleşik kişiler yurt içinden döviz kredisi temin edemezler. Ancak, maddede sayılan istisnai hallerde döviz geliri olması şartı aranmaz. (Bu listeyi de yazının sonunda bulabilirsiniz.)
Holding şirketi veya bünyesindeki şirketlerin kredi bakiyeleri ve döviz gelirleri hesaplanırken, tüm şirketlerin kredi bakiyeleri ve döviz gelirleri toplamı dikkate alınır. (Sermaye Hareketleri Genelgesi Geçici1)
Diğer taraftan, Karar uyarınca Türkiye’deki yerleşik gerçek kişiler yurt dışından ve yurt içinden döviz kredisi kullanamaz.
Dışarıda yerleşik yabancı sermayeli şirketlerin sermayesinin tamamına sahip olduğu Türkiye’de yerleşik grup şirketlerinin dışarıda yerleşik yabancı sermayeli grup şirketlerinden kullanacakları döviz kredilerinde döviz geliri olması şartı aranmaz. (Sermaye Hareketleri Genelgesi 21/15-d)
Buna göre, Türkiye’deki şirketin sermayesinin yüzde 100’ü yurt dışında yerleşik kişilere aitse, Türkiye’deki şirket döviz geliri şartına bağlı olmaksızın dışarıda yerleşik ortağından ve/veya yabancı sermayeli grup şirketlerinden döviz kredisi kullanabilir. Bu kapsamdaki döviz kredisi kullanımlarında doğrudan veya dolaylı yüzde 100 sahipliğin tevsiki gerekmektedir.
Peki, yüzde 100 yabancı sermayeli şirketlerin dışında kalan şirketler (yabancı sermaye oranının yüzde 100’ün altında olduğu şirketlerle yerli sermayeli şirketler) ilişkili şirketlerden döviz cinsinden kredi kullanılabilir mi?
Türkiye’de yerleşik kişiler sadece Türkiye’deki bankalar ve finansal kuruluşlardan döviz kredisi temin edebilecekleri için bir firmanın başka bir firmaya döviz kredisi kullandırması mümkün bulunmuyor. Bankalar veya finansal kuruluşlar köprü kredi ve benzeri uygulamalarla bu şekilde hareket ettiğini tespit ettikleri şirketleri Bakanlığa bildirmek zorundalar. Ancak, işlemin aynı holding bünyesinde veya grup içinde gerçekleştirilmesi, borçlandırmanın ve takibinin Türk Lirası cinsinden yapılması kaydıyla, borçlandırma işlemlerine ilişkin bedellerin döviz cinsinden karşılığının firmanın yazılı beyanına istinaden yurt içindeki ilgili hesaplara transfer edilmesi mümkün. (Sermaye Hareketleri Genelgesi 38/2)
Bu düzenleme maalesef yurt içinde aynı holding bünyesinde veya grup içinde dövizli kredi kullandırılabileceği anlamına gelmiyor. “Borçlandırmanın TL yapılması şartı” zaten ifade edilmektedir. Bu açıklama ile sadece grup içi TL kredi işlemlerinde ödemelerin döviz cinsinden gerçekleştirilmesi konusunda pratikte yaşanan sorun çözülmüştür. Esasen mevcut kambiyo mevzuatına göre tüm TL işlemlerde taraflar isterlerse döviz cinsinden ödeme (ifa) yapabilecekleri için böyle bir açıklamaya gerek yoktu.
Aynı holding bünyesinde olmayan şirketler açısından bu yasağı anlayabilirim, ancak aynı holding çatısı altında bunun doğru olmadığını düşünüyorum. Çünkü şirketleri daha avantajlı grup içi fonları kullanmak yerine daha yüksek maliyetli grup dışı kaynakları kullanmaya zorlamak, özellikle bugün içinde bulunduğumuz kriz ortamında isabetli bir yaklaşım değil. Aksine kriz ortamlarında alternatif bir finansman yöntemi olarak nakit havuzu (cash pooling) özendirilmelidir. Hatta bu model vergi istisnaları (KDV, damga vergisi vs. yönünden) ile desteklenmelidir.
Türkiye’de yerleşik kişiler yurt dışında pay sahibi olduğu ortaklıklara, yurt dışındaki ana şirkete ve grup şirketlerine döviz veya Türk Lirası kredi açabilir. (Sermaye Hareketleri Genelgesi 48)
Görüldüğü gibi, yurt dışına döviz kredisi verme imkânı sadece yabancı sermayeli şirketlerle sınırlandırılmamış, Türkiye’de yerleşik kişilerin yurt dışında pay sahibi olduğu ortaklıklara döviz kredisi verebilmelerine de imkân tanınmıştır.
Yurt dışına yönelik olarak hem yerli hem de yabancı sermayeli şirketler için tanınan bu serbestinin yurt içindeki ilişkili şirketlerden dövizli kredi kullanımı yönünden yasaklanmış olmasını doğru bulmuyorum. Kambiyo mevzuatımızın liberal yapısına uygun olmayan bu yasağın hiçbir haklı gerekçesi olmadığını ve kaldırılması gerektiğini düşünüyorum.
32 sayılı Kararın yurt içindeki ortağa döviz kredisi vermeyi yasakladığı anlaşılmaktadır. Peki, yurt içindeki ortağa veya ilişkili kişiye (kambiyo mevzuatındaki ifadesiyle grup şirketine) kredi sözleşmesi imzalamadan cari hesap ortamında döviz cinsinden borç verilmesi mümkün müdür?
Kambiyo mevzuatının bunu yasaklamadığını düşünüyorum. Bu işlem bir kredi sözleşmesi sayılsa bile en fazla kambiyo mevzuatına aykırılıktan bahsedilebilir.
Yasağa rağmen yurt içindeki grup şirketine döviz cinsinden kredi verilirse (veya kredi verilmese dahi döviz cinsinden verilen borç kredi olarak değerlendirilirse) uygulanabilecek yaptırım kambiyo mevzuatına aykırılıktan dolayı idari para cezasıdır.
Bu şekilde yasağa rağmen verilen borçlar dolayısıyla hesaplanan kur farkları ve faizler borcu kullanan şirket tarafından gider veya maliyet olarak dikkat alınabilir. Kambiyo mevzuatına aykırılık bu giderin kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınmasını gerektirmez. Çünkü vergilendirmede gerçek durum esastır.
Vergi mevzuatımızda ilişkili kişiye döviz cinsinden borç para verilmesini yasaklayan bir düzenleme yoktur. Aksine transfer fiyatlandırması kuralları, döviz cinsinden verilen borç paralar için borç veren tarafından emsallere uygunluk ilkesine göre belirlenecek oranda faiz hesaplanmasını zorunlu kılar.
Türk Ticaret Kanunu ortaklara verilen borçlarla ilgili bazı kısıtlamalar getirmiştir, ancak grup şirketlerine borç verilmesine ilişkin herhangi bir kısıtlama öngörmemiştir.
DÖVİZ GELİRİ OLMASI ŞARTI ARANMAYAN YURT DIŞI DÖVİZ KREDİLERİ a) Kamu kurum ve kuruluşları, bankalar ile Türkiye'de yerleşik finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri ve finansman şirketlerinin kullanacakları döviz kredileri. b) Kullanım tarihinde kredi bakiyesi 15 milyon ABD doları veya üzerinde olan Türkiye'de yerleşik kişilerce kullanılacak döviz kredileri. c) Yatırım teşvik belgesi kapsamında kredi almaları öngörülen Türkiye'de yerleşik kişiler tarafından kullanılacak döviz kredileri ile 24/12/2007 tarihli ve 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranlarının Tespitine İlişkin Kararın eki (I) sayılı listenin 17 nci sırasında sayılan gümrük tarife istatistik pozisyonlarında yer alan makine ve cihazların (kullanılmış olanları ile aksam, parça, aksesuar ve teferruatları hariç) finansmanı için kullanılacak döviz kredileri. ç) Uluslararası ilana çıkılan yurt içi ihalelere ilişkin faaliyetlerle ilgili olarak ihaleyi kazanan Türkiye'de yerleşik kişilerin veya Savunma Sanayii Başkanlığınca onaylanan savunma sanayii projelerini üstlenen Türkiye'de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. d) Kamu özel işbirliği modeli kapsamında gerçekleştirilecek projeleri yürütmekle görevli olan Türkiye'de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. e) İhracat, transit ticaret, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlere ilişkin bağlantılarını ve muhtemel döviz gelirlerini tevsik etmek kaydıyla, son üç malî yılda döviz geliri olmayan Türkiye'de yerleşik kişilerin tevsik ettikleri muhtemel döviz gelirleri toplamını aşmayacak şekilde kullanacakları döviz kredileri. f) Bakanlıkça belirlenecek esaslar dâhilinde Türkiye'de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri .Bakanlıkça bu kapsamda döviz geliri olması şartının aranmayacağı krediler şunlardır: - 10/5/2005 tarih ve 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun çerçevesinde, alım garantisi kapsamında yenilenebilir enerji kaynaklarına ilişkin yatırımların finansmanında kullanılmak üzere Türkiye’de yerleşik tüzel kişilerin kullanacakları döviz kredileri. - 24/11/1994 tarih ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun kapsamındaki ihaleler ile bedeli döviz olarak belirlenen kamu ihalelerini kazanan Türkiye’de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. - Mevcut olan veya yeni kurulan33 bir şirket payı alımı amacıyla kurulan ve bu amacı gerçekleştirmek haricinde herhangi bir faaliyeti olmayan Türkiye’de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. - Dışarıda yerleşik yabancı sermayeli şirketlerin sermayesinin tamamına sahip olduğu Türkiye’de yerleşik grup şirketlerinin dışarıda yerleşik yabancı sermayeli grup şirketlerinden kullanacakları döviz kredileri. |
DÖVİZ GELİRİ OLMASI ŞARTI ARANMAYAN YURT İÇİ DÖVİZ KREDİLERİ
a) Kamu kurum ve kuruluşları, bankalar ile Türkiye'de yerleşik finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri ve finansman şirketlerinin kullanacakları döviz kredileri. b) Kullanım tarihinde kredi bakiyesi 15 milyon ABD doları veya üzerinde olan Türkiye'de yerleşik kişilerce kullanılacak döviz kredileri. c) Yatırım teşvik belgesi kapsamında kredi almaları öngörülen Türkiye'de yerleşik kişiler tarafından kullanılacak döviz kredileri ile Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranlarının Tespitine İlişkin Kararın eki (I) sayılı listenin 17 nci sırasında sayılan gümrük tarife istatistik pozisyonlarında yer alan makine ve cihazların (kullanılmış olanları ile aksam, parça, aksesuar ve teferruatları hariç) finansmanı için kullanılacak döviz kredileri. ç) Uluslararası ilana çıkılan yurt içi ihalelere ilişkin faaliyetlerle ilgili olarak ihaleyi kazanan Türkiye'de yerleşik kişilerin veya Savunma Sanayii Başkanlığınca onaylanan savunma sanayii projelerini üstlenen Türkiye'de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. d) Bankaların Türkiye'deki şubelerinde teminat olarak bulundurulan döviz ve/veya Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatına (OECD) üye ülkelerin merkezi yönetimleri ile merkez bankalarınca ya da bunların kefaletiyle ihraç edilen yabancı para menkul kıymet tutarını geçmemek üzere Türkiye'de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. e) Kamu özel işbirliği modeli kapsamında gerçekleştirilecek projeleri yürütmekle görevli olan Türkiye'de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. f) İhracat, transit ticaret, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlere ilişkin bağlantılarını ve muhtemel döviz gelirlerini tevsik etmek kaydıyla, son üç malî yılda döviz geliri olmayan Türkiye'de yerleşik kişilerin tevsik ettikleri muhtemel döviz gelirleri toplamını aşmayacak şekilde kullanacakları döviz kredileri. g) Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranlarının Tespitine İlişkin Kararın eki (I) sayılı listenin 17 nci sırasında sayılan gümrük tarife istatistik pozisyonlarında yer alan makine ve cihazların (kullanılmış olanları ile aksam, parça, aksesuar ve teferruatları hariç) alımına ilişkin döviz üzerinden gerçekleştirilen finansal kiralama işlemleri. ğ) Bakanlıkça belirlenecek esaslar dâhilinde Türkiye'de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. Bu kapsamda Bakanlıkça döviz geliri olması şartının aranmayan krediler şunlardır: - 10/5/2005 tarih ve 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun çerçevesinde, alım garantisi kapsamında yenilenebilir enerji kaynaklarına ilişkin yatırımların finansmanında kullanılmak üzere Türkiye’de yerleşik tüzel kişilerin kullanacakları döviz kredileri. - 24/11/1994 tarih ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun kapsamındaki ihaleler ile bedeli döviz olarak belirlenen kamu ihalelerini kazanan Türkiye’de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. - Mevcut olan veya yeni kurulan bir şirket payı alımı amacıyla kurulan ve bu amacı gerçekleştirmek haricinde herhangi bir faaliyeti olmayan Türkiye’de yerleşik kişilerin kullanacakları döviz kredileri. |
Taşınmazlarla diğer varlıkların satışında uygulanan istisna, koşullar ve oran yönünden aynı olmalı...
Yemek kartı/çeki/kuponu gibi araçlarla sadece yemek hizmeti alınabilir. Bunların market ve benzeri yerlerde amaç dışında kullanılması halinde işverenlere yaptırım uygulanması hukuka aykırı olacaktır
Sermaye azaltımına ilişkin düzenleme tasfiyede uygulanamaz!
© Tüm hakları saklıdır.