22 Aralık 2009

AKP iktidarıyla uçan mali müşavir

Candan Karlıtekin, Türk Hava Yolları'nın Yönetim Kurulu Başkanlığı'ndan sürpriz bir kararla istifa etti...

Candan Karlıtekin, daha birkaç hafta öncesine kadar “gelecekle ilgili planlarını” anlattığı Türk Hava Yolları'nın Yönetim Kurulu Başkanlığı'ndan sürpriz bir kararla istifa etti. Daha doğru bir ifadeyle, yaklaşık 7 yıl boyunca yürüttüğü bu görevden istifa ettirildi.
"Özelleştirilecek kuruluşlar" kapsamında yer alan Türk Hava Yolları Anonim Ortaklığı halen Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın portföyünde bulunan, yüzde 51'i halka açık bir kamu kuruluşu olarak faaliyet gösteriyor.
3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra kurulan ilk AKP hükümetinde ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı olan Abdüllatif Şener'in Tayyip Erdoğan ile ters düşmeye başlamasının ardından Devlet Bakanlığı'ndan alınan Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, o sırada Kemal Unakıtan'ın yönettiği Maliye Bakanlığı'na bağlandı. Başkanlık hâlâ Maliye Bakanlığı'nın “Bağlı, İlgili, İlişkili Kuruluşlar” listesinde yer alıyor.
Milyarlarca dolarlık alımlar ve yeni yatırımlar yapan, filosunu büyüterek uçuş noktalarını  artıran Türk Hava Yolları, bu durumuyla “özelleştirme” kapsamındaki diğer kuruluşlardan çok daha farklı bir görünüm arz ediyor.

Karlıtekin neden istifaya zorlandı?

Karlıtekin'in neden istifaya zorlandığını bilmiyoruz. Kendi yaptığı açıklamalardan, THY Genel Müdürü Temel Kotil ile ciddi bir görüş ayrılığına düştüğü, huzur bulamadığı ve randevu istediği Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in “tebliği” üzerine istifa etmek zorunda kaldığını anlıyoruz. (Eylem Türk / Milliyet / 19 Aralık 2009)
Hisse dağılımı ne olursa olsun hükümetin tasarrufu altında bulunan Türk Hava Yolları gibi önemli bir kuruluşun zirvesinde yaşanan krizin neden kaynaklandığı konusunda kamuoyuna şu ana kadar yapılmış hiçbir ciddi açıklama bulunmuyor. Bir başka deyişle, THY'nin pay sahipleri ile kamuoyuna, yine AKP tarafından yaklaşık 7 yıl önce göreve getirilen Karlıtekin'i istifaya götürecek şiddetteki görüş ayrılığının nedenleri hakkında en küçük bir bilgi verilmiş değil.

THY'yi Rizeli Mali Müşavir Topçu yönetecek

THY'de Karlıtekin'den boşalan koltuğa yapılan yeni atamaya gelince...
Yönetim Kurulu Başkanlığı'na getirilen Hamdi Topçu, THY zirvesinde Genel Müdür Temel Kotil'den sonra Rizeli Başbakan Tayyip Erdoğan ile hemşehri olan ikinci isim. Topçu AKP ile yıldızı parlayan isimler arasında çok önemli bir yere sahip bulunuyor.
1964 yılında Rize'nin Çayeli ilçesinde doğan, ailesinin bakkallık-fırıncılık işlerini bırakarak okuyan ve 1986'da Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'ni bitiren Topçu, AKP iktidara gelene kadar sadece “mali müşavirlik” yapmış görünüyor.

Uçak fobisi vardı

Nisan 2003'de Başbakan Erdoğan'ın teklifiyle THY Yönetim Kurulu'na giren Topçu, açıklamalarında, “uçak fobisini bu görevden sonra yendiğini” söylemiş.
THY'de Mali Denetim Komite Başkanlığı'nı ve Yönetim Kurulu Başkanvekilliği'ni de üstlenen Topçu, fiilen üstlendiği, bu sıfatla mesajlar yayımladığı THY Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı 1 Ocak 2010'dan itibaren resmen de üstlenmiş olacak.

'Halen Mali Müşavirliği sürdürmektedir'

THY'nin resmi internet sitesine girdiğinizde, Hamdi Topçu'nun özgeçmişini okursanız, “Halen Kadıköy ilçesinde Mali Müşavir ve Danışmanlık işini sürdürmektedir” ifadesini göreceksiniz. 
Topçu için hangisinin asıl iş, hangisinin  ek iş olduğunu bilemiyoruz. Ancak THY Yönetim Kurulu Başkanı için THY'nin internet sitesinde yapılan “halen mali müşavirlik hizmetini sürdürmektedir” ilanı etik ilkeler açısından sorunludur. Kamu Görevlileri Etik Kurulu'nun “görev ve yetkileri” kapsamında THY gibi kamu iktisadi teşebbüslerinin de bulunduğunu not edelim.

'Başbakan'ın adamıyız, çünkü iktidara bağlıyız'

Topçu; 8 Ekim 2009'da Airport TV'de katıldığı sohbette söz konusu edilen “Hamdi Topçu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Temel Kotil Fethullah Gülen’in, Candan Karlıtekin ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün adamı” yolundaki iddialara şu karşılığı vermiş:
”2005 yılında THY klasik yönetim şekliyle idare ediliyordu. Genel Müdür’ün üzerinde yük vardı. Biz bu yükü kaldırdık ve Temel Bey, Candan Bey ve ben yetkileri paylaştık. Biz, yönetim kurulundayken hiçbir üst düzey siyasi bize talimat vermedi. Kimse kimsenin adamı değil. Hepimiz Başbakan’ın adamıyız çünkü iktidara bağlıyız. İktidarın başında Başbakan olduğuna göre hepimiz ona bağlıyız. Şahsi olarak kimseye bağlı olmamız söz konusu olamaz. Bunlar çirkin iddialar.”

Futbol Federasyonu'nda da Denetleme Kurulu Başkanı

Hakkında yaptığımız okumalardan çalışkan, mücadeleci bir kişiliğe sahip olduğu kanısına vardığımız Hamdi Topçu'nun, THY'nin pay sahiplerine karşı da, iktidara karşı ilan ettiği türden bir sadakat borcu bulunuyor.
Şubat 2008'de yapılan seçimde Türkiye Futbol Federasyonu'nun Denetleme Kurulu Başkanlığı'na getirilen kişinin kim olduğunu merak ederseniz, aynı isimle karşılaşacaksınız: Hamdi Topçu!

Evet, Candan Karlıtekin neden THY Yönetim Kurulu Başkanlığı'ndan istifaya zorlandı?
Ve hangi nedenler, havacılık konusunda hiçbir profesyonel birikimi bulunmayan Mali Müşavir Hamdi Topçu'yu THY'nin zirvesine taşıdı?
Yanıtları birlikte arayacağız. Şimdilik Topçu'nun Yönetim Kurulu Başkanı olarak yayımladığı ilk mesajdaki temenniyle noktalayalım:
“Allah mahcup etmesin...”

Yazarın Diğer Yazıları

T24 15 yaşında: Anlatmadan anlayamazsan, anlatınca da anlamazsın!

T24, gazetecilikten başka hiçbir şeye ait olmayan bir yer. Editörlerimiz, muhabirlerimiz ve yazarlarımız; kelimelerle ifade edilemeyecek büyük bir çıkarsızlıkla bağımsız gazeteciliğin kurumsallaşmasına eşsiz katkılar sağladılar. 15 yıldır ilgilerini, övgülerini, eleştiri ve uyarılarını esirgemeyen takipçilerimize de sonsuz teşekkürler…

‘Haber elemanı’ arkadaşlar; nerede bu Almanya paraları, söyleyin bölüşelim!

Bir değil, iki değil, üç değil, dört değil… Devletin tam beş kez denetleyerek dışardan tek bir kör kuruş bulamadığı T24’te varlığını iddia ettiğiniz Alman sermayesi her neredeyse haber verin, bölüşelim! Bulamıyorsanız, gazetecilik yaptığınızı öne sürerek yıllardır inşa ettiğiniz utanç müzenize, bu nadide ‘Alman sermayesi’ eserinizi de ekleyelim…

Tolga’yla birlikte bütün hayal kırıklıklarının en güzelini yaşıyoruz!

Çalışmalarıyla mesleğini onurlandıran bir gazeteci, hâkimin büyük bir maddi hatayı da tutanağa geçirdiği bir kararla tutuklandı. Tutuklama talep edenler ve tutuklama kararı verenlere göre, Tolga Şardan “istihbarat örgütünün Cumhurbaşkanlığı’nın talimatıyla yargıdaki yolsuzluk iddialarını araştırdığını yazarak” halkı korku ve paniğe sevk etti!

"
"