29 Ocak 2013

Zurnanın Zırt, Ayman'ın Türk dediği nokta...

CHP’nin yeni yıldızı bir hanım. Hem siyasetçi, hem akademisyen: Birgül Güler Ayman

 

CHP’nin yeni yıldızı  bir hanım. Hem siyasetçi, hem akademisyen: Birgül Güler Ayman.

Geçtiğimiz günlerde  TBMM’de anadilde savunma hakkını düzenleyen yasa tartışılırken söz aldı; Meclis kürsüsünde yağdı gürledi ve bilinçaltındaki, bilinçüstündeki ve zihninin derinliklerindeki baklayı ağzından çıkardı:

“…Bana Türk ulusuyla Kürt milliyetini eşit, eş değerde gördüremezsiniz…”

Dün de yine kameraların karşısına geçti ve çok üstten bakan bir bilim kadını edasıyla sözlerini kavramayan biz cahillere verdi veriştirdi; kendisini faşistlik ya da ırkçılıkla eleştiren kişi ve kurumların kendisinden özür dilemesini istedi.

Kendi adıma konuşup yazayım: Ayman’ı faşist olarak nitelemedim. Bu kavramı rasgele ve özensizce kullanmamaya özen gösteriyorum. Yarın bir gün gerçek bir faşizm ile karşı karşıya gelirsek ona ne ad vereceğimi bilemez  duruma düşmek istemem.

Ama Birgül Güler Ayman için faşizan nitelemesini duraksamadan kullanabilirim.

Ne diyor bu akademisyen siyasetçi ?

- Ben diyor, “Bana Türk ulusuyla Kürt milletini eşit ve eşdeğerde gördüremezsiniz” demedim “Türk ulusuyla Kürt milliyetini eşit ve eşdeğerde gördüremezsiniz dedim…”

Haklı.

Sözlerinden özensiz alıntı yapan kimi gazete ve internet siteleri “Türk ulusuyla Kürt milletini eşit ve eşdeğerde gördüremezsiniz” diye aktardılar.

Yanlıştı.

Ama bu , Birgül Güler Ayman’ın sözlerinin  ırkçılık sınırında bir zihniyeti ortaya koyduğu gerçeğini değiştirmiyor.

“Türk ulusuyla Kürt milliyeti…” diye başlayan bir cümleyi eğer kavramları incelterek, titizlenerek çözümlerseniz “Ulus çeşitli milliyetlerden oluşan bir topluluk, bir sosyal kategoridir” anlamı çıkar.

Siyasetçi profesör Ayman da  sanırım bunu kastediyor. Ardından da “Çeşitli milliyetlerden oluşan bu ulusa Türk ulusu denir” demiş oluyor.,

Zurna da işte tam burada zırtdiyor.

Çünkü Türk de diğer milliyetler gibi bir milliyeti, bir etnik kimliği  ifade eden bir terim. Ayman’ın deyimiyle Türkiye Cumhuriyetindeki milleti oluşturan milliyetlerden biri. Sadece biri. 

Şimdi tutup, bu milliyetler bütünlüğünü oluşturduğu söylenen “millet”e, bu milliyetlerden birinin adını koyarsanız ne olur?

Siyasetçi profesör ne der bilemem ama, bu adlandırma, milliyetlerden birinin ötekilere ad olacak kadar baskın, egemen ve üstdeğerde olduğu anlamına gelir. Irkçılık dediğimiz utanç verici ideoloji de zaten bu noktada başlar.

Siyasetçi profesör ne der bilemem ama, bu adlandırma Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefe ve ideolojisinin birebir yansımasıdır. Mustafa Kemal önderliğindeki kadrolar bir ulus devlet inşa ediyorlardı ve bu ulus devlet – hele 1920’lerin genel geçer ulus tanımında- bal gibi ırksal bir vurgutaşıyordu. Bir etnik kimliğe, tek bir bir “milliyete” dayalı bir devletti.

Benim ilkokul öğrencisi olduğum yıllarda bile yurttaşlık bilgisi derslerinde millet tanımı “Aynı dil, ırk ve kültüre dayanan insan topluluklarına millet denir” olarak okutulmaktaydı.

Siyasetçi profesör Ayman ile ülküdaşları, Cumhuriyetin 90. yılında bu ırk temelli millet tanımını bin dereden su getirerek savunmaya, bize kabul ettirmeye çabalıyorlar. O derelerin artık kuruduğunu, özellikle farklı milliyetlerden yurttaşların da bu mavalları yemeyecek kadar yurttaşlık bilincine kavuştuklarını fark etmiyorlar.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Bitirilmeyen bir Tırmık ve bir kişisel not

Hiç günü kurtarmak için yazmadım. Bundan sonra da yazmam

Reis boşa koysa dolmaz, doluya koysa almaz

Reis'in derdi büyük. Eğer "Seçim zamanında yapılacak" sözünü ve iddiasını yalayıp yutmayacaksa Anayasa'yı değiştirmek zorunda. Anayasayı değiştirmeye ise Meclis'teki AKP ve MHP milletvekillerinin sayısı yetmiyor. O zaman geriye tek seçenek kalıyor. Erken seçim

Bir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden

MHP Başbuğu partisinin Kızılcahamam kampının kapanışında konuştu. Valla kampa katılan MHP yiğitleri ne düşündüler bilemem. Zaten düşündükleri olumsuzsa dile getirmek MHP çatısı altında pek mümkün değildir. Parti disiplini değil, Başbuğ disiplini olsa gerek. Ama ben elbette her türüyle milliyetçiliğe, dolayısıyla MHP’ye de, onun Başbuğ’una da çok ama pek çok uzağım, öyleyse Başbuğ’un sözleri üstüne düşündüklerimi dile getirebilirim

"
"