12 Ağustos 2019

Edison cennete, bir kadın tek başına bakkala gidebilir mi?

Gazeteci şu mübarek bayram günü "Oku ama inanma" türü bir yazı döktürmüş; hepsi bu kadar...

Valla ben çabalıyorum, keyifli okunacak, gülümsetecek, şu bayram gününde, günübirlik sorunlardan sizi uzak tutacak yazılar döktürmeye uğraşıyorum.

Olmuyor. Şu görmüş geçirmiş, haber yazmış, yorum yazmış, gezi notları yazmış, yetmemiş yedi ay Terörle Mücadele Şubesinin alt katındaki Bilişim bölümünde tutsak kalmış, yeniden kavuştuğumuzda kaldığı yerden devam etmiş dizüstü bilgisayar bildiğini okuyor..

Ne yapsam olmuyor, yazıya başlıyorum, o alıp başını gidiyor, bildiği, alıştığı konulara kayıp kendi kendine yazmaya başlıyor. Bana da yazının düzeltmelerini yapıp T24'ün yazıişleri masasındaki çok bilmiş erkek ve kadınlara yollamak kalıyor.

Bu gün de o yazılardan biri...

Buyrun...

*   *   *

Bayram da olsa meslek alışkanlığı ile sabahları kağıt gazeteler, internet gazeteleri, haber siteleri arasında uzunca bir tur atıyorum.

Gözüme bir haber ilişti. Başlığına göz attım ve başka bir habere geçtim.

Başlık aynen şöyle:

"Yeni kurulacak dünyanın etkili hatta belirleyici bir aktörü Türkiye olacaktır"

TBMM Başkanı Mustafa Şentop bayram mesajında aynen böyle söylemiş.

Herhalde "TBMM Yazıişleri Masası" da ona talimat vermiş, "Bayram günü öyle ciddi, siyasi, somurtuk sözler söyleme, mesajlar yayınlama. Okuyanları, dinleyenleri güldürecek mesajlar yayınla" demiş, o da siparişe uygun bir mesaj yayınlamış...

...diye düşündüm.  

Yanılmışım. Çünkü kafama takıldı, döndüm haberin tamamını baştan sona okudum. İnanmayacaksınız ama koskoca TBMM Başkanı ciddi. Evet, ciddi ciddi böyle cümleler kurmuş...

Şimdi bunun üstüne bir "bayram yazısı" yazmaya koyulsam besbelli ki bizim T24 Yazıişleri Masası'nın elebaşıları somurtacak, göze alabilirlerse bana fırça bile atacak...

Neme gerek. Vazgeçtim.

*   *   *

Eskiden gazetelerde "Seçme saçmalar" ya da "Oku ama inanma" gibi mizah tadında başlıklarla sunulan, başka gazetelerdeki haberlerden, köşeyazılarından derlenmiş aktarmalar, bilinçli yapılmış "asparagaslar" olurdu. Şimdi niye yok, anlamıyorum. Yazık. Ben çok keyif alarak okurdum.

Hatta kimseye söylemezseniz itiraf edeyim, kendim de haftalık, sonra günlük Yeni Ortam gazetesinde, daha sonra Politika ve Ayrıntılı Haber gazetelerinde böyle matrak yazılar derlemiş ya da uydurmuştum. Ben yazarken keyif alırdım, okurlar da okurken...

Bari bugün de öyle bir yazı deneyeyim de T24 Yazıişleri Masası'nın siparişini kazasız belâsız karşılayayım.

*   *   *

Sabah kâğıt ve digital medya turu atıyordum. Federal Almanya'nın kamusal medya kuruluşu Deutsche Welle'nin (DW) Türkçe haber sitesinde gözüme ilişti.

(Burada "Yerli ve milli medya'nın yüzde 95'i gazetecilik, habercilik işlevini çöpe atınca eloğlu, elkızı gerçek habercilik, gerçek gazetecilik yaparak boşluğu dolduruyor. Sebep olanlar utansın" diye bir cümle kurabilirdim ama "Bayram yazılarında siyaset yok, eleştiri yok, yorum, durum, analiz yok" talimatını hatırlayıp hemen vazgeçtim.)

DW de benzeri bir talimat ve sipariş almış anlaşılan. Genç meslektaşım Burcu Karakaş (sanırım) bayram gününe neşe katsın diye KHK ya da benzeri hukuk dışı kararlarla ihraç edilen imamlarla küçük, kısa (ve bence sanal) röportajlar yapmış. Hani "Seçme saçmalar" ya da "Oku ama inanma" türü röportajcıklar...

Burcu Karakaş'ın röportajından bir bölüm cımbızlıyorum:

Bir ilin müftüsü vaaz verirken bir inci "şey" etmiş, "Bir bayan yanında erkek olmadan bakkala bile gidemez" buyurmuş. Genç imam da buna itiraz etmiş. Müftü efendiye itiraz eden (Müftünün sözlerinin içeriğine kafayı takmayın. Önemli olan müftüye itiraz edilmesi) imamın sosyal medya paylaşımları filan didiklenmiş, hakkında soruşturma açılmış ve imam meslekten ihraç edilmiş...

Bir örnek daha ister misiniz?

Buyrun.

Bir başka ihraç edilmiş imam, arkadaşları ile sohbet ederken "Ampulü icat eden Edison cennete gider" deme gafletinde bulunmuş. Arkadaşları arasındaki imanı sağlam biri hemen ihbar etmiş. Öyle ya bir kâfirin cennette ne işi var. Hurileri ve gılmanları (oğlanları) Müslüman olmayan birinin paylaşması mümkün olabilir mi? İmam hakkında açılan soruşturmada "Edison cennete gidecek" deme gibi ağır suç da dikkate alınmış.

*   *   *

Yukarıda aktardıklarımın hiçbiri elbette gerçek olamaz. Yalandır. Gazeteci uydurmuştur.

Öyle ya 2019 Türkiye'sinde bir "bayan" yanında erkek olmadan bakkala gidebilir mi? Olacak iş mi bu?

Keza Edison gâvurunun cennette mekanı olabilir mi?

Gazeteci şu mübarek bayram günü "Oku ama inanma" türü bir yazı döktürmüş. Hepsi bu kadar. Tümünü okumak istiyorsanız tıklayın.

*   *   *

Bayram tatilinde ağzımızı tatlandırdığı için Burcu Karakaş'ı, ondan tırtıkladığım paragraflarla sade suya tirit bir bayram yazısını daha başarıyla kotardığım için kendimi tebrik ederim...

 

Yazarın Diğer Yazıları

Bitirilmeyen bir Tırmık ve bir kişisel not

Hiç günü kurtarmak için yazmadım. Bundan sonra da yazmam

Reis boşa koysa dolmaz, doluya koysa almaz

Reis'in derdi büyük. Eğer "Seçim zamanında yapılacak" sözünü ve iddiasını yalayıp yutmayacaksa Anayasa'yı değiştirmek zorunda. Anayasayı değiştirmeye ise Meclis'teki AKP ve MHP milletvekillerinin sayısı yetmiyor. O zaman geriye tek seçenek kalıyor. Erken seçim

Bir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden

MHP Başbuğu partisinin Kızılcahamam kampının kapanışında konuştu. Valla kampa katılan MHP yiğitleri ne düşündüler bilemem. Zaten düşündükleri olumsuzsa dile getirmek MHP çatısı altında pek mümkün değildir. Parti disiplini değil, Başbuğ disiplini olsa gerek. Ama ben elbette her türüyle milliyetçiliğe, dolayısıyla MHP’ye de, onun Başbuğ’una da çok ama pek çok uzağım, öyleyse Başbuğ’un sözleri üstüne düşündüklerimi dile getirebilirim