Maç bitti ve telefon çaldı. Üç istemini bir çırpıda sıraladı eski dost;  “Şenol Güneş’i eleştirme, Olcay Şahan’ı yerme, Beşiktaş şampiyon olacak, öyle yaz…” Telefonu kapamadan da ekleyiverdi; “Kaçan golleri Şenol Güneş mi atacaktı?”

Seni mi kıracağım, onca yıl özveri ile yöneticilik yaptın, hem de Süleyman Seba döneminde. Üstüne üstlük bir de eski dostsun!.. 

Beşiktaş, Rize deplasmanında yakaladığı çok sayıda pozisyonu ‘hovardaca’ harcadı, öne geçmesini sağlayan golü ise duran toptan Jose Sosa ile buldu. İkinci gol ise Kerim Frei Koyunlu’nun becerisiyle geldi.

Karşılaşmanın geneline bakış böyle, tabii ki maçın akışı, bu kısa aktarımla hiç bağdaşmıyor. Jose Soso’nın ‘muhteşem’ frikik golünün hemen ardından Marcelo’nun topu eliyle kesmeye kalkışmasında kazanılan penaltı atışını ‘gecenin en beceriksizi’ Deniz Kadah kullandı. Ne tarafa gideceği belli olan cılız penaltı vuruşunu da Tolga Zengin kurtarıverdi.

Ardından aynı ‘beceriksiz’ Deniz Kadah, Beşiktaş ceza alanı içine yapılan ortada kafaya çıktı topa oldukça sert vurdu. Şans bu ya, top üst direğe çarptı. Bu enstantanedeki ilginç an Deniz Kadah’ın top direğe çarpmadan önce ‘gol sevincine’ hazırlanması oldu, ne var ki sevinci kursağında kaldı!

Sonrasında Rizespor’un pas hataları ile top kayıplarını Beşiktaş’ın da art arda kaçırdıklarını izledik. Ricardo Queresma ile Gökhan Töre’nin yokluğunda kendisine direkt yer bulan Kerim Frei Koyunlu aradaki farkı ikiye çıkarırken kanatta çok etkili olmasa da takıma katkı sağlayan futboluyla umut dağıttı. Daha doğrusu, ‘ben bu takımda Olcay Şahan’ın yerine oynarım’ mesajını Şenol Güneş’i örnek ile verdi.

Karşılaşma sona ermek üzereyken Teddy Chevalier attığı golle aradaki farkı bire indirdi. Buradaki önemli anekdotsa bir kez daha Marcelo oldu! Tolga Zengin, Teddy Chevalier’in şutunu kurtarabilecek gibi gözüküyordu ancak top Marcelo’nun ayağına çarpınca Tolga’nın yapabileceği bir şey kalmadı. Özetle; Marcelo eli ve ayağı ile geceye damga vurdu. Gecenin iz bırakını tartışmasız Jose Sosa olup çıkıverdi. Attığı gol, bıkmadan usanmadan dağıttığı akılcı paslar… Ve o usta işi pasları gole çeviremeyen takım arkadaşları.

Eski dostumu kırmayacağım! Şenol Güneş’in Mario Gomez’i neden inatla oyundu tutup Cenk Tosun’a son sekiz dakikada şans verdiğini,  Olcay Şahan’ın beceri noksanlığına daha ne kadar sabredip yedek kulübesindekileri harsızlık yapacağını, takımı zaman zaman iki forvetle oynatmamasının nedeni sormayacağım. Rakiplerin kanıksadığı oyun sistemi üzerinde radikal değişiklik yapmayı düşünüp düşünmediğini de merak ettiğimi asla belli etmeyeceğim!

Beşiktaş kazandı, kazanan hep haklıdır ya! Beşiktaş, Karadeniz deplasmanının ilk ayağından üç puanla ayrılırken atılanlar değil kaçan goller belleklere kazındı. Salı günü Trabzonspor karşısındaki futbol ve alınacak skor başa baş yarışta, belirleyici olacak. Peki Beşiktaş şampiyon olacak mı? Eski dosta göre öyle, bana göre!..

@asenaozkn