17 Mayıs 2020

Moda trendlerine yön verenler, normalleşme sonrası tüketici psikolojisine göz kırpmak için çalışıyor

Moda dünyasının bu krizi iyi yöneterek üstesinden geleceğinden şüphem yok, ancak artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı da aşikâr

Ocak ayından bu yana dünyayı etkisi altına alarak tüm dengeleri altüst eden Covid-19 virüsü nedeniyle sürrealist bir süreç yaşıyoruz.

Moda dünyasının kurmayları ise normalleşme sonrası oluşacak yeni düzenin kodlarını belirlemeye çalışıyorlar.

Bizim neslin "salgın" deneyimi, 1970 yılında İstanbul'da yaşanan kolera salgını ile sınırlı kalmıştı.

Çamlıca'daki köşkün mutfağında kaynayan sulara atılan sebze ve meyvelerin akıbetini merak etmiş, durmadan eve getirilen büyük su damacanalarına anlam verememiştim çocuk hâlimle.

Virüsün paranoya süreci bitip de "normalleşme" gündeme gelmeye başlayınca, pandemi sonrası oluşacak 'gerçek problemler' tartışılmaya başlandı tüm dünyada.

Televizyon programlarına katılan, sosyal medyadan yorum yayınlayan yüzlerce 'pandemi uzmanı'nın aklımızı bîtap hale getirdiği şu günlerde, bendeniz profesyonel alanım olan moda dünyası ile sınırlı tutacağım yorumlarımı.

'Öcü virüs'ün yarattığı psikozla elbiselerimize yapışıp kalmasından korkup kaynatmaya, kapıya gelen kolilere maske takıp uzaktan bakarak öngörülen sürenin dolmasını beklemeye, birkaç ay önce öpüşüp koklaştığımız dostlarımıza rastlamamak için saklanmaya kadar vardırdık işi.

Gerçi biz halk olarak her şeyi çok çabuk unutma gibi bir yeteneğe sahip olduğumuz için biraz gevşeme ile geriye dönüp 'eski tas, eski hamam' misali sil baştan yapabiliriz.

Dün sahilden eve dönerken gördüğüm manzara ilginçti. Yan yana oturup bira içen gruba "Sosyal mesafe ne oldu" diye seslenince aldığım cevap şöyle oldu: Bodrum'a girişler açıldı, govit bitti gari!  

Lüks sektörü, birçok ismin yok olduğu, Louis Vuitton, Christian Dior, Yves Saint Laurent gibi markaların, Lwmh, Ppr, Prada gibi tröstlerin paylaşılması ile sonuçlanan 1990 Körfez Krizi travmasından sonra ikinci büyük darbeyi pandemi ile yemiş oldu.

Ünlü marketing şirketi Opinion Way'in Fast Mag için yaptığı sondaj verilerine göre, Fransızların yüzde 42'si, 'evde kal' sürecinde bazı harcamaların gereksiz olduğu kanısına vardıklarını ve eleme listesinin başında da tekstil ürünlerin geldiğini belirtmişler.

Normalleşme sonrasında kitlelerin tüketim önceliklerinin değişeceğini öngören moda dünyasının ünlü protogonist ve tasarımcıları, yeni kodlar yaratma peşinde şu günlerde.

Sevgili Nilüfer Göle geçenlerde katıldığı bir televizyon programında, normalleşme sonrası yaratıcılık nosyonunun da değişeceğini ifade etti.

'Kapıda ayakkabı-terlik takası' geleneğinin ünlü mimarların merceğine takılarak, lüks binaların girişine gizli dolap şeklinde tasarlanabileceği örneğini verdi. 

Kapanan mağaza ve butikler, iptal edilen defileler moda endüstrisini alt-üst etmiş durumda. 5-9 Temmuz günleri arasında Paris'te gerçekleşmesi planlanan 2020-2021 Haute Couture sonbahar-kış defileleri, 1945 yılından bu yana ilk kez iptal edilmiş oldu.

Moda dünyasının bu krizi iyi yöneterek üstesinden geleceğinden şüphem yok, ancak artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı da aşikâr kanımca.

Uzun yıllardan beri tekstil ve moda federasyonları tarafından uygulanan katı kurallarla, New York, Londra, Milano ve Paris gibi moda kentlerinde düzenlenen moda haftaları, fuar gibi etkinliklerin maddi ve manevi yükü nedeni ile homurdanan bazı marka yöneticilerine fırsat kapısı açılmış oldu.

Tom Ford, Alexander Wang gibi tasarımcılardan sonra Yves Saint Laurent de artık moda takvimine uymayacağını ve bağımsız olarak hareket edeceğini ilan etti.

Moda tarihinde yenilikçi atılımları ile özel bir konuma sahip olan Londra, fiziki organizasyon olasılığının zorlaştığı Corona döneminde, Haziran 2020'de gerçekleşmesi planlanan erkek defilelerini dijital platformda düzenleme kararı aldı. Etkinliğe katılacak olan markalar, kısa metraj, post-card veya look book şeklinde sunum yaparak 'dijital fashion week'e katılmış olacaklar.

Youtube ise, alternatif projelerle moda tröstleri ile görüşmelerini sürdürüyor.

Moda trendlerine yön veren tasarımcılar, sosyologlarla işbirliği yapıyor şu günlerde. Hedef, normalleşme sonrası oluşacak psikolojik gelişmeleri saptayıp, tüketiciye göz kırpmak.

Yazarın Diğer Yazıları

Modada yeni bir trend mi: “Wrong jacket theory”

Yılbaşı gecesi party dress’lerinin üstüne ne giyecekleri düşüncesine kapılmış olan okuyucularıma şimdiden akıma öncülük etmelerinde bir sakınca olmadığını belirtmek isterim. Gardırobunuzu açıp şimdiye kadar eşleşeceğinizi aklınızdan geçirmediğiniz parçaları giyip aynaya bakın, çıkabilirsiniz!

Amerikalıların çiftçi ceketi trend tablosunda

Pratik kupu, tüm meteorolojik şartlara uygun tasarımı ile doğada vakit geçiren erkeklerin vazgeçilmez ceket modeli, fitilli kadife yakası deriye dönüşmüş, volümleri oynanmış yepyeni bir estetik anlayışla vitrinlerde göz dolduruyor

Moda’nın vazgeçilmez esin kaynağı: Sürrealizm

Gerçeküstülük, 1920’li yıllardan günümüze kadar modaya esin kaynağı olmaya devam ediyor. Japonizm akımının öncülerinden Rei Kawabuko, Alexander Mc Queen, Hollandalı tasarımcı İris Van Harper, Moschino markasının yaratıcı yönetmeni Jeremy Scott ve Daniel Roseberry kimliklerini sürrealizm kodları doğrultusunda yaratmış olan tasarımcılardan bazıları

"
"