Haberler

Prof. Dr. Cankat Tulunay: İlaç krizi kura bağlı olarak her sene yaşanıyor; göz göre göre geldi, Türkiye'nin bir ilaç politikası yok

Türk Eczacıları Birliği, 645 ilacın temininde sıkıntı yaşandığını duyurmuştu

15 Kasım 2021 14:14

KRT'de yayınlanan 'Semra Topçu ile Haftanın Panoraması' programında ilaç krizini değerlendiren Klinik Farmakoloji Uzmanı Prof. Dr. Cankat Tulunay Türkiye'de her sene kriz yaşandığına dikkat çekti ve 
"İlaç krizi kura bağlı olarak her sene yaşanıyor. Göz göre göre geldi, bakanlık uyuyor. Bütün dünyada bir ilaç kıtlığı var. Bunun sebebi covid dolayısıyla özellikle büyük firmaların Amerika ve Avrupa dışındaki fabrikaları kapatmaları veya yavaşlatmaları, ham madde bulunamaması ve daha da önemlisi lojistik kaybı. 1156 ilaçta kıtlık yaşanıyor" dedi. 

"Türkiye'nin bir ilaç politikası yok"

Tulunay, dünyadaki ilaç kıtlığına dikkat çekerken, Türkiye'de krizinin kaynağının kurdaki artışa bağlı olarak her sene yaşanan yönetim sorunu olduğunu söyledi.

Tulunay, "Türkiye'nin bir ilaç politikası yok. İlaç politikası olmayan bir yerde siz neyi düzelteceksiniz, neye bakacaksınız? Bakanlık müfettiş gördermiş, depoları ve fabrikaları kontrol edecekmiş. Elinizde bu bilgiler var zaten, firmalar bildirmiyor mu zaten. Hepsi var elinizde. Niye şimdiye kadar uyudunuz? Ben üç ay önce yazdım, ilaç krizi başlayacak diye. Dostlarımıza arkadaşlarımıza bildirdik, aman ilaçlarınızı temin edin, dedik. Göz göre göre başladı. Bu bilinmeyen bir şey değil, beklenen bir şey" diye konuştu. 

"Sadece ilaç değil diyabet sensöründe de kriz"

Haftanın Panoraması'nda ilaç krizini değerlendiren Halk Sağlığı Uzmanı Profesör Dr. Kayıhan Pala da, sağlık hakkını ihlal etmeyecek bir ilaç politikasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Pala şu ifadeleri kullandı;

"Türkiye'nin doğru düzgün ve sağlık hakkını ihlal etmeyecek bir sağlık politikasına ve ilaç politikasına ihtiyacı var. Üstelik sorun sadece 645 ilaca erişimle ilgili değil. Aslında yurttaşın ihtiyacı olan bir çok malzemeye ve ilaca erişimle ilgili başka sorunlar da var. Bunun tipik örneklerinden biri tip1 diyabet hastası olan kişilere sensörlerin SGK tarafından hala sağlanmıyor oluşu. Yani rakamlara bakılacak olursa 20 bin kişinin problemi bu. En başta çocuklar olmak üzere gündelik hayatlarını etkileyecek, yaşam kalitelerini artıracak bir girişim olmasına rağmen her yere para bulan Sağlık Bakanlığı sensörlere para bulmuyor ya da 645 ilaç krizi yaşanıyor."

Pala, kur artışına bağlı olarak krizin önümüzdeki günlerde daha da artacağını belirtirken, iktidarın kaynak yokluğundan söz etmesinin de 'anlamsız' olduğunu vurguladı ve "Bütçenin beşte biri Şehir hastanelerine aktarılıyor. Küresel sermayeye kaynak aktarmak açısından herhangi bir sorunun gündeme getirilmemesi sağlıkta dönüşüm programının iflasıdır" dedi.

"Türkiye denetimsiz ilaç cenneti"

Sağlık Bakanlığı'ndan ayrılan bürokratların neden ayrıldığı sorunu gündeme getiren Prof. Tulunay da şunları söyledi:

"İlaç Eczacılık Genel Müdürü dahil, Türkiye İlaç Kurumu Başkanı dahil, SGK bürokratları dahil, bu bürokratlar neden ayrıldı kimse sormuyor. Yolsuzluk deniyor, nedeni bulunmalı. Çünkü Türkiye bir ilaç cenneti oldu. Ne ilaç buldularsa ruhsat verdiler. Daha enteresanı dünyanın hiç bir yerinde olmayan ilaçlar türkiyede keşfedildi ve satılıyor şu anda, hem de hiç bir test yapılmadan. İnsan hayatıyla oynanıyor Türkiye'de. Birileri bunları incelesin..."

Türk Eczacıları Birliği, 645 ilacın temininde sıkıntı yaşandığını duyurmuştu

Türk Eczacıları Birliği, 645 ilacın temininde sıkıntı yaşandığını duyurmuştu. Yapılan açıklamada, euro kuru ayarlamasının yılda bir kez yerine belirli aralıklarla yapılması gerektiği kaydedilmişti. 

Türk Eczacıları Birliği (TEB) piyasada bulunamayan bazı ilaçlarla ilgili yazılı açıklama yapılmıştı. Açıklamada, "Sahadan, eczacı kooperatiflerimizden, meslektaşlarımızdan aldığımız bilgiler, piyasada pek çok ilacın bulunmadığını gösteriyor" denilmişti. 

TIKLAYIN - Türk Eczacıları Birliği: 645 ilacın temininde sıkıntı yaşanıyor, önlem alınmazsa sayı artacak