URSULA K. LE GUIN
Çeviri: Damla Göl Hep Kitap
Ursula K. Le Guin’in tavsiyeleriyle bir metin yazmayı, mutluluğu, korkuyu, kederi onun söylediği yöntemlerle tasvir etmeyi, yüksek sesle okumayı, kulağınıza iyi gelmeyen yerleri bir daha çalışmayı deneyin.
Yazmadan yaşayamıyorsunuz. Yazıyorsunuz, yırtıyorsunuz, beğenmiyorsunuz. Ya da tam tersi yazdığınız her şeye büyük bir hayranlık besliyorsunuz. İkisi de mümkün. Ama ortada bir gerçek var, yazmak istiyorsanız bunun için büyük bir emek harcayacaksınız ve en önemlisi nasıl yazacağınızı bileceksiniz. Bunu size kim anlatsın istersiniz? Ursula K.Le Guin’e ne dersiniz? Bence ceketinizin önünü ilikleyin ve ustanın dersine kulak verin.
Kitabın adı Dümeni Yaratıcılığa Kırmak/ Hikâye Denizine Yelken Açmak İçin Bir 21. Yüzyıl Kılavuzu. Ursula K. Le Guin’in atölyelerinden yola çıkarak hazırladığı bu kitap bir kere baştan söyleyelim, yeni başlayanlar için değil. Hedef kitlesi, zaten yazdıkları üstünde yoğun şekilde çalışan insanlar.
Le Guin’in atölyelerinden örnekler verdiği, her başlıkta önemli bilgilerle karşılaşacağınız bu kitap, eğer yazarlığa baş koyduysanız, en çok “başardım” dediğiniz noktada bile “başucu kitabı”nız olmalı.
Kitap editörlüğü yapanlar bilirler, yazarlardan gelen metinlerde noktalama işaretleri kimi zaman özensiz kullanılabilir. Bu, her cümleyi iki kere okumak zorunda bırakır sizi. Çünkü noktalama işaretini nereye koyduğunuza göre cümlenin anlamı fevkalade değişebilir. İşte Le Guin’in kitapta önem verdiği maddelerden biri de bu: “Noktalama işaretleriyle pek alakanız yoksa veya onlardan korkuyorsanız, bir yazarın çalışmak için sahip olduğu en güzel, en zarif araçlardan bazılarını ıskalıyorsunuz demektir. Zira noktalama işaretleri, bir okuyucuya yazdıklarını nasıl duyacağını söyler!”
Ustaya göre, dilin sesi her şeyin başladığı yer. Başta garip hissedebilirsiniz ama sesli okumak gerekiyor metinleri. Bir cümleyi sınamanın yolu da bu: Kulağa düzgün geliyor mu, gelmiyor mu? Dilin temel unsurları var ve bunlar fiziksel. Kelimelerin çıkardığı tınılar, aralarındaki ilişkiyi belirten ritimleri oluşturan sesler ve sessizlikler…
Ve yazıya gönül verenler. Lütfen şu cümleyi çalışma masanızda bir yere yazın: “İyi bir yazar, tıpkı iyi bir okur gibi, metni zihninde duyar! […] Yazarlar, kendi yazdıklarını dinlemek ve yazarken duyabilmek için kafalarının içindeki bu kulağı eğitmeliler.”
Ursula K. Le Guin’in kitaptaki alıştırmalarını önemsemenizi tavsiye ederim. Bunlar “Muhteşem Olmak” başlığı altındaki dersler. Hocamız ilk önce zevk için yazmanızı, yazdığınız cümlelerin seslerine ve ritimlerine kulak vermenizi istiyor.
Fakat, “serbest yazın” demek istemiyor. Ama kontrolü biraz daha gevşetin. Kelimelerin seslerini, vurgularını ve yankılarını, size yol göstermeye teşvik edin. O muhteşem dilinizin size sunduğu orkestrayı tam kadro kullanın.
Ursula K. Le Guin’in tavsiyeleriyle bir metin yazmayı, mutluluğu, korkuyu, kederi onun söylediği yöntemlerle tasvir etmeyi, yüksek sesle okumayı, kulağınıza iyi gelmeyen yerleri bir daha çalışmayı deneyin. Resim yaparken nasıl ki yaptıkça bileğiniz antrenmanlı oluyor ve ilk çizdiğinizden, ikinciden, yedinciden, onuncudan daha farklı çizgiler ortaya çıkarıyorsanız, bu alıştırmaları yaptığınızda da sonuç epey farklı oluyor.
Tavsiyelerden en dikkat çekenlerinden biri de “Bağlaç Zehirlenmesi” bölümüydü. Bakın ne diyor Le Guin: “Bağlaç kullanarak kısa cümleleri birbirine iliştirmek, meşru bir biçimsel üsluptur; ancak bilinçsizce kullanıldığında, hikâyeyi takip etmeyi zorlaştıran çocukça bir monotonluk oluşturur.”
Yani özetle, yerli yersiz bağlaç kullanmayın diyor.
Kitapta bolca alıştırma var.
Gazeteciler ve öğretmenlerle ilgili bir tespiteyse gülümseyerek bakıyorum ama katılmamak mümkün değil ey okur!
“Gazeteciler ve öğretmenler iyi niyetli olabilirler, ama kaçınılmaz şekilde de otoriter ve buyurgandırlar. Onların tuhaf keyfi kuralları, aynı kelimeyi aynı sayfada birden fazla kez kullanmamızı yasaklar. Bu yüzden zoraki karşılıklar ve yerine kullanabileceğiniz alternatifler bulmak için umutsuzca eşanlamlılar sözlüğüne sarılırız.”
Şimdi size kitaptan bir cümle vereceğim: “Çalışma odasında çalışıyordu. Üzerinde çalıştığı kitap Platon’du…”
Kitabı okumaya başlamadan buradaki yanlış üzerine düşünür müsünüz lütfen?
Ve bu cümleyi lütfen yüksek sesle okuyun.
Bir sıkıntı hissettiniz mi?
Hissetmediyseniz bu kitapta sizin için çizilecek çok satır olduğunu belirtmeliyim.
Bu aslında bir çalışma kitabı. Verilen alıştırmalar, bilinç oluşturmaya yönelik. Bu alıştırmaların hedefi, düzyazının belli unsurlarıyla hikâye anlatıcılığının belirli teknikleri ve biçimleri hususunda farkındalığınızı netleştirip pekiştirmek.
Yazı yazmak var olma nedeniniz olabilir. Ve biraz desteğe de ihtiyaç duyabilirsiniz.
Bu destek size Ursula K. Le Guin’den geliyorsa, şansınıza teşekkür etmelisiniz.