Gündem

Askerlerin yarısı hakarete uğradığını, üçte biri dayak yediğini söylüyor!

'Zorunlu Askerlik Sırasında Yaşanan Hak İhlalleri' başlıklı raporda, kötü muamele başvurularının ülkenin en batısı ile en doğusunda yoğunlaştığı belirtildi

13 Ekim 2012 17:45

Zorunlu askerlik sırasında kötü muameleye uğradıkları iddiasıyla son bir yıl içerisinde askerhaklari.com sitesine gelen 432 başvuru, ''Zorunlu Askerlik Sırasında Yaşanan Hak İhlalleri'' başlıklı raporla açıklandı.

''Zorunlu Askerlik Sırasında Yaşanan Hak İhlalleri'' başlıklı rapor, bir yıl önce Kuzey Kıbrıs'ta askerliği sırasında gönderildiği disiplin koğuşunda gördüğü işkence sonucu hayatını kaybettiği iddia edilen Uğur Kanter'in ölüm yıl dönümü olması nedeniyle Taksim Hill Oteli'nde düzenlendi.

Asker Hakları ekibinden Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Tolga İslam'ın açıkladığı, 25 Nisan 2011-24 Nisan 2012 tarihleri arasındaki zorunlu askerlik sırasında kötü muameleye uğradıkları iddiasıyla askerhaklari.com sitesine 63 farklı il ve Kıbrıs'tan gelen 432 başvuruya dayanarak hazırlanan raporda, en çok hakarete uğrama ve fiziksel şiddete maruz kalma şikayetlerinde bulunulduğu kaydedildi.

Kötü muamele başvurularının ülkenin en batısı ile en doğusunda yoğunlaştığı belirtilen raporda, başvuruların en sık geldiği yerler ise şöyle sıralandı: Ankara, Kıbrıs, İzmir, İstanbul ve Çanakkale.

askerhaklari.com'a gelen başvurulardan yüzde 48'inin hakaret, yüzde 39'unun dayak, yüzde 16'sının aşırı fiziksel aktiviteye zorlama, yüzde 15'inin yeterli sağlık hizmeti alamama, yüzde 13'ü tehdit, yüzde 9'u orantısız cezalar, yüzde 5'i şahsi işine koşturma, yüzde 4'ü uykusuz bırakma ve yüzde 4'nün ise devrecilikten oluştuğu ifade edildi.

Siteye gelen başvurulara dayanarak kötü muamelenin telafisi olmayan sonuçlarının ise intihar, akıl sağlığını yitirme ve sakat kalma ya da ölümü de içerebilen kalıcı fiziksel hasarlar olduğu belirtildi.

 

'Zorunlu askerlik sırasında yaşanan hak ihlalleri' paneli

 

Gazeteci Şirin Payzın'ın moderatörlüğünde düzenlenen panel ise yazarlar Kürşat Bumin, Ferhat Kentel ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu eski başkanı Zafer Üskül'ün katıldı.

 

'Türkiye savaş denen şeyi bilmiyor'

 

Askeri hak ihlalleri meselesinin çok derin bir mesele olduğunu anlatan Kürşat Bumin, ''Türkiye savaş denen şeyi bilmiyor. Savaş nedir- Türkiye'nin en son girdiği savaş gerilerde kalmış. Savaşı bilmeyen bir toplum, askerliği de bambaşka bir şeklide anlıyor. Batı da böyle bir şey yok. Batı, İkinci Dünya Savaşı'nı bildiği için düşen bir bombanın insanı nasıl bir hale getirdiğini görmüş'' dedi.

Askerlikte hak ihlallerinin sistematik bir durum olduğunu iddia eden Bumin, ''Bir yılda yapılan başvuru432. Bu başvurular binde bir değil. On binde bir değil, yüzbinde bir değil. Askerlikte herkes hakarete maruz kalıyor. O kurumun dayaksız olarak işlemesi mümkün değil. Bu hiyerarşinin dışında işlemesi mümkün değil. Bu süreçten geçen insan nasıl olur. Onu düşünelim. O insan nasıl toparlayacak. O insanın sonraki hayatı nasıl olacak'' diye konuştu.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komsiyonu eski başkanı Zafer Üskül de ''İnsan hakları ihlalleri, en basit hakaretten yaşam hakkının ihlaline kadar uzanan bir yelpazede gerçekleşiyor. Bunlardan birisi Uğur Kanter'in öldürülmesidir. Kim bilir. Buna benzer kaç tane olay vardır. İkincisi intihardır. Bir insan intihara sürükleniyorsa, onun hesabının devletten sorulması lazım'' dedi.

Herkesin sessiz kaldığı bir konuda, iyi bir iş yapıldığını belirten Ferhat Kentel ise esas konunun insan olup olmamak kadar basit olduğunu söyledi.