Gündem

Yılmaz Özdil: Milletin orasına koymak bile serbest, millete karşı bacak bacak üstüne atmak ayıp!

"Milletin oyunu çalmak caizdir, anayasaya tecavüz mubahtır"

25 Nisan 2017 15:30

Sözcü yazarı Yılmaz Özdil, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla düzenlenen özel oturumu locadan izleyecen yabancı diplomatlara yapılan "Bacak bacak üstüne atmayın" anonsu ile ilgili olarak "Milleti soyup milletin orasına koymak bile serbesttir ama millete karşı bacak bacak üstüne atmak ayıptır" görüşünü dile getirdi. 

Yılmaz Özdil'in "Bacak bacak üstüne atmak devlet ahlakına yakışmaz" başlığıyla yayımlanan (25 Nisan 2017) yazısı şöyle:

Fransa cumhurbaşkanı Valery Giscard d'Estaing'in sevgilileri vardı. İtalyan film yıldızı Claudia Cardinale'den Yunanistan başbakanı Karamanlis'in kızkardeşine kadar, pek çok yasak aşkı oldu. Şoförünü, korumalarını eker, sivil plakalı araçla gece yatılarına giderdi. Hatta bi sabaha karşı kör karanlıkta, kendisi direksiyondayken, yan koltuğunda 30 yaş genç fotoğrafçı sevgilisi otururken, trafik kazası yaptı, süt dağıtım kamyonuna çarptı. Dikkatsiz otomobil kullandığı için eleştiri konusu oldu.

*

Fransa'nın sonraki cumhurbaşkanı Mitterand'ın sevgilileri vardı. Gayrimeşru kızı oldu. Bazen randevularını karıştırır, aynı gün aynı saatte iki‐üç kadına birden buluşacakları yerin adresini verirdi. Tabutuyla giderken bile paparazzilik oldu, cenaze törenine hem eşi katıldı, hem metresi.

*

Fransa'nın sonraki cumhurbaşkanı Chirac'ın sevgilileri vardı. Paris'te alenen ev kiralamıştı, garsoniyer sabit kalıyor, metresler habire değişiyordu, Claudia Cardinale'yi o da ıskalamadı, kıtalararası faaliyet gösterdi, Japon bir kadından oğlu olduğu iddia edildi. Günlük iş temposu arasında kaşla göz arasında öylesine hızlıydı ki, magazin medyasında “duş dahil üç dakika” diye lakabı bile vardı!

*

Fransa'nın sonraki cumhurbaşkanı Sarkozy'nin sevgilileri vardı. İtalyan asıllı model Carla Bruni'yle ayyuka çıkınca, Fransa tarihinin görevi başında boşanan ilk cumhurbaşkanı unvanını kazandı.

*

Fransa'nın şimdiki cumhurbaşkanı Hollande'ın sevgilileri var. 30 senedir nikahsız yaşadığı dört çocuğunun annesi olan sevgilisini, evli ve üç çocuk annesi olan sevgilisiyle aldattı, sonra her iki sevgilisini de iki çocuk annesi olan bir başka sevgilisiyle aldatırken yakalandı.

*

Fransa'nın yeni cumhurbaşkanını seçmek için sandığa gidildi, ilk turda en çok oyu Macron aldı, ikinci turu kazanmasına kesin gözüyle bakılıyor. Enteresan ötesi bir evliliği var. İlk tanıştıklarında Macron 15 yaşında lise öğrencisi, eşi 40 yaşında, evli, üç çocuk annesi, öğretmeniydi. Öğretmen boşandı, 2007'de evlendiler. Şu anda 39 yaşında, eşi 64 yaşında... Annesi yaşında kadınla evlendi desek, yanlış olmuyor. Kendisinden iki yaş büyük üvey oğlu var. Üvey kızıyla yaşıt... Üvey çocuklarından yedi torunu var.

*

Çünkü...

*

Fransız halkı, kimin kimi becerdiğiyle ilgilenmiyor.
Fransız halkını becermeye kalkan var mı, ona dikkat ediyor.

*

Özel hayat, kimseyi ırgalamıyor.
Anayasal hayatı ilgilendiriyor mu, herkes ona bakıyor.

* Ve... *

Fransa'da cumhurbaşkanlığı seçiminin yapıldığı gün, Türkiye'de 23 Nisan'dı. TBMM'de özel oturum vardı. Yabancı büyükelçiler katıldı. Kendilerine ayrılan dinleyici locasından izliyorlardı. Türkiye'nin ne kadar ciddi bir devlet (!) olduğunun farkında olmayan bazı diplomatlar, bacak bacak üstüne attı. Vay sen misin bacak bacak üstüne atan... TBMM görevlileri derhal koştu, diplomatları uyardı. Yüce meclise karşı bacak bacak üstüne atılamayacağını öğrenen yabancılar, ayaklarını indirdiler, öyle izlediler.

*
Devlet ahlakı dediğin, işte böyle olur. *

Milletin oyunu çalmak caizdir.
Anayasaya tecavüz mubahtır.
Meclis kürsüsüne çıkıp milletin huzurunda “kayıtsız şartsız egemenlik, anayasaya sadakat, hukuk devleti, laik cumhuriyet ve Atatürk devrimleri” üzerine “namus yemini” edip, namusuna sadık kalmamakta sakınca yoktur.
Hatta, milleti soyup milletin orasına koymak bile serbesttir ama...
Millete karşı bacak bacak üstüne atmak ayıptır!