-Yeşilay'ın tabela mücadelesi ADANA (A.A) - 19.08.2011 - Sigara ve alkol tüketiminin azaltılması için çeşitli çalışmalar yurt genelinde sürerken, Türkiye Yeşilay Cemiyeti'nin, ''Kumar ve alkolü çağrıştırdığını'' iddia ettiği okul ve spor kulüplerinin isimlerinin tabelalarının indirilmesiyle ilgili hukuki süreç başlattığı bildirildi. Yeşilay Cemiyet Genel Başkanı Av. Muharrem Balcı, tüm dünyada madde bağımlılığıyla mücadele edildiğini, ancak, Türkiye'de bu yönde olumlu çalışmalar yapılsa da halen mantıkla bağdaşmayan bir tablonun da söz konusu olduğunu savundu. Okul isimleriyle ilgili bir araştırma yaptıklarını belirten Balcı, Türkiye genelinde 45 adet Milli Piyango adını taşıyan okulun bulunduğunu, bunun ardından harekete geçip hukuki süreci başlattıklarını hatırlatarak, ''Piyangonun sadece bir şans oyunu olarak görülmemesi gerekir, temeline bakıldığında kumar bağımlılığına götürebilecek bir unsur var'' dedi. Balcı, ''Kumarla veya alkolle spor, eğitim bir arada olmaz. Anayasa'nın 58. maddesi devlete bir sorumluluk yüklüyor. 'Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır' deniliyor. Şans oyunu dediğimiz şey ise kumardır'' diye konuştu. 45 okulda Milli Piyango adının kullanılmasına karşı dava açtıklarını, Türkiye genelinde de Efes Pilsen adını taşıyan 20 spor okulu ile ilgili de hukuki sürecin devam ettiğini belirten Balcı, şöyle devam etti: ''Çocuklara derste 'kumar, içki zararlı' diyeceksiniz, sonra okulun tabelasına asacaksınız. Kapısında içki markasının adı bulunan bir okulda alkolün zararları anlatılabilir mi? Anlatılırsa çocukların üzerinde ne derecede inandırıcı olur? Geçmiş yıllarda yapılmış protokoller olabilir, ancak, bunlar düzeltilmeli.'' Sosyal sorumluluk bilinciyle hareket ettiklerini ve Yeşilay'ın alkol, sigara, uyuşturucu, kumar gibi bağımlılıklarla mücadelede önemli görevler üstlendiğini dile getiren Balcı, bu anlamda Milli Piyango ve Efes Pilsen adını taşıyan okul ve spor kulüplerinin isimlerinin değiştirilmesiyle ilgili mücadeleyi sonuna kadar sürdürmekte kararlı olduklarını kaydetti. Ülke genelinde 9 ilde bu okulların isminin değiştirilmesi için dava açtıklarını ifade eden Balcı, diğer davaların da okul ve spor kulübü bazında açılmaya devam edileceğini söyledi. -En çarpıcı örnek Adana'da- Balcı, okul, yurt ve spor okullarıyla ilgili mücadelelerini sürdürürken en çarpıcı örneği Adana'da bulduklarını, merkez Yüreğir ilçesindeki bir ilköğretim okulunun tabelasında bir içki markası olan Efes Pilsen adını gördüğünde büyük şaşkınlık yaşadığını vurguladı. Bu konuda hemen girişimde bulunarak Adana Valisi ile görüştüğünü, ancak, protokolün yıllar önce yapıldığını, bu nedenle herhangi bir değişikliğin söz konusu olamayacağının kendilerine bildirildiğini anlatan Balcı, ''Adana Valiliği ile bu konuda resmi yazışmalar da gerçekleştik. En son 2 ay önce konuyla ilgileneceklerini belirttiler, ancak, hala cevap gelmedi. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ile bu konuyu bizzat görüşeceğim. Sonuç alamazsak okulla ilgili davayı başlatacağız. Bununla ilgili cemiyet avukatına da talimat verdim'' dedi. Balcı, Efes Pilsen adı altında sayıları 20'yi bulan spor okulları açıldığını belirterek, şunları söyledi: ''Milli Eğitim Bakanlığımız ile Gençlik ve Spor Bakanlığı bu tür özendirici faaliyetlere izin vermemeli. Bu okullarla ilgili de dava başlattık. Bu isimlerin bizzat inisiyatif kullanılarak bakanlık tarafından kaldırılması gerekiyor. İleriyi, geleceği düşünmeden atılan adımların önü kesilmeli.'' -Sigara ile mücadelede denetim eksikliği- Balcı, Temmuz ayında yürürlüğe giren Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkilerin Satışına İlişkin Yönetmelikle ilgili düşüncelerini dile getirirken de, bu yönetmeliğin tam olarak yürütülemediğini, bundan büyük üzüntü duyduklarını belirtti. Yönetmelik ile tütün ürünlerinin iş yerinin dışarıdan görünmeyen ayrı bir bölümünde, 18 yaşını doldurmamış kişilerin doğrudan ulaşamayacağı şekilde bulundurulacağını, iş yerlerindeki sigara satış ünitelerinin ise içi görünmeyecek şekilde olması gerektiğini ifade eden Balcı, şöyle devam etti: ''Sigarayla mücadelede dönüm noktası sayılabilecek yönetmelik denetimdeki eksikler nedeniyle hayal kırıklığı yarattı. Çok yeni ve etkili hükümler getiren yönetmelik, adeta lafta kaldı. Pek çok bakkal ve markette sigaralar hala eski yerlerinde, raflarda ve görünür şekilde teşhir edilmeye devam ediliyor. Yönetmelik ile getirilen, tütün mamullerinin görünür şekilde satılması yasağına neredeyse uyan olmaması, vahim bir tablonun göstergesidir. İşletmecilerden kimi ekonomik sıkıntıları bahane ederken, kimi de yönetmeliğin kendisine tebliğ edilmediğini söyleyerek yönetmeliği uygulamıyorlar. Kanun resmi gazetede yayınladığı andan itibaren yürürlüğe girer, tebligata gerek yok. Marketlerin veya işletmelerin böyle bir savunma yapması gerçekçi değil. Trafik kurallarına uymayanlar da 'bize bu kurallara uyun diye tebligat yapılmadı'' diye kendini savunabilir mi? Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu'nun (TAPDK) bunu denetlemesi gerekir. Ama bu görevi ne kadar yapıyor bilemiyoruz. Denetleme yetkisi daha önce belediyelere verilmişti, oradan alınıp mülki amirlere verildi. Ama görevini yapan kimse yok.''