İstanbul'da ilginç bir ‘sahte senet’ davası açıldı. Davacı tarafta, Türkiye’nin en eski sanayici ailelerinden Ellialtıoğlu Ailesi'nden Ahmet Feyzi Ellialtıoğlu yer alıyor. Hürriyet'ten Dinçer Gökçe'nin haberine göre, hakkında dava açılan iki isimden biri ise, yeraltı dünyasının ünlü isimlerinden Dündar Kılıç’ın oğlu yönetmen Dünay Kılıç. Kılıç ve bir akrabası hakkında sahte senet oluşturmaktan 5’er yıl hapis istemi ile dava açıldı. İkili, resmî evrakta sahtecilik ve dolandırıcılıkla suçlanıyor. Davaya konu 3 senedin tutarı ise 45 milyon TL.
Ancak, baba Ahmet Kamil Ellialtıoğlu’nun vefatı sonrası iki kardeş anlaşmazlığa düştü. Öncefabrika kapatıldı daha sonra, Topkapı'da bulunan 10 dönüm üzerine kurulu arazisi satışa çıkarıldı. İcra yolu ile satılan araziden gelen paranın hesaba yatırılması ile, davaya konu ‘senetler’ de gündeme geldi.
"Adliyede zamana karşı yarış"
Dosyada yer alan belgelere göre, geçtiğimiz yıl kurban bayramı arifesinde senetler icraya konuldu. Üç senetten biri 10 milyon TL, diğeri 15, sonuncusu ise 20 milyon TL tutarlıydı. Senetlerin düzenleme tarihi ise 23 Aralık 2014 olarak kayda girdi. Senedin borçlusu olarak Ahmet Feyzi Ellialtıoğlu’nun adı yer alırken, alacaklı tarafta Dünay Kılıç’ın (36) adı yer aldı. Ellialtıoğlu, icra işlemine ilişkin tebligatı gördüğünde şoke oldu. Ellialtıoğlu, hemen durumu avukatına bildirdi ve işlemin yapıldığı icra müdürlüğüne gidildi. Bu süreçte, İstanbul Adliyesi’nde tam anlamı ile zamana karşı yarış başladı. Senetleri icraya koyan taraf Ellialtıoğlu’nun hesabına bloke koymaya çalışırken, Ellialtıoğlu tarafı, bir yandan savcılığa suç duyurusunda bulundu diğer taraftan icra hukuk mahkemesine başvurarak işlemin durdurulmasını istedi.
İstanbul 9. İcra Hukuk Mahkeme’si, durumun ‘şüpheli’ olduğunu görerek, icra takibini teminatsız olarak durdurdu. Mahkemenin verdiği kararla rahatlayan Ellialtıoğlu, savcılığa yeni bilgi ve belgeler verdi.
"Malımı ele geçirmek istediler"
Ellialtıoğlu varlıklı bir ailenin mensubu olduğunu belirterek, kimseden borç alma durumunun da söz konusu olmadığını belirtti. Ellialtıoğlu, işleme konulan sahte senetlerle mal varlığına el konulmak istendiğini öne sürdü. Ellialtıoğlu’nun avukatları ise senetlerin sahte olduğu iddiasını aldıkları raporlarla kanıtlamaya çalıştı. Bu konuda, grafoloji ve sahtecilik uzmanlarından iki ayrı rapor aldı. Her iki raporda da, senetlerin üzerindeki imzanın ıslak imza olmadığı, imzanın da Ellialtıoğlu’nun el ürünü olmadığı kaydedildi. Savcılığın talimatı ile İstanbul Mali Şube polisleri, bu yılın başında Dünay Kılıç ve akrabası Dolunay Biter’in (50) ifadelerini aldı.
"Babamın alacağı vardı"
Kılıç, emniyet ifadesinde özetle, senetlerin sahte olduğu iddiasını reddetti. Kılıç, 1999 yılında vefat eden babası Dündar Kılıç’ın Ellialtıoğlu’nda alacaklı olduğunu, bildiği kadarı ile alacak miktarının da 200 milyon TL olduğunu söyledi. Kılıç, söz konusu alacak miktarının, yapılan anlaşma sonrası 45 milyon TL’ye indirildiğini söyledi. Kılıç, kendisinin de 2014 yılında Ellialtıoğlu’nun yanına giderek üç senedi aldığını söyledi. Kılıç, ifadesinde söz konusu senetlerin işleme konulması için gerekli olan 300 bin TL’lik harcı da kendisinin karşıladığını öne sürdü. Kılıç’ın avukatları da, senetler üzerinde bir inceleme yaptırdı. İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Kurumu Enstitüsü’nden bir heyetin hazırladığı raporda, imzanın ıslak imza olduğu ancak kimin el ürünü olduğu konusunda bir ayrıntıya girilmedi.
"O maaşla o parayı yatıramaz"
Taraflar, savcılığı karşılıklı, delil niteliğinde bilgi belge sunarken, Ellialtıoğlu tarafı, Dünay Kılıç’ın bir şirkette 3 bin 500 TL maaşla çalıştığını, hatta ayrıldığı şirkete karşı bir işe iade davası açtığını belirledi. Yeni belgeler savcılığa, ‘Bir şirkette ücretli olarak çalışan ve üzerine kayıtlı bir mal varlığı bulunmayan biri, senetlerin icraya konulması için gerekli harcı ödeyemez. İşin arkasında başkaları var’ yorumu ile sunuldu.
"Harç parası aradılar"
(Biter), eşim Özer Güner’e bir sahte senet işinden bahsetti. Senedi, Dünay Kılıç adına yapacaklarını bunun için harç parası aradıklarını söyledi. Ben de, kardeşim Dünay’a böyle işlere girmemesi için aradım ancak ulaşamadım. Dünay’ın kanunsuz işlere girebileceğini annesine aktardım.
Parayı aileye dağıtacaktı
Dündar Kılıç’ın bir diğer eşinden olan Hülya Ferhan Sarı da tanık olarak alınan ifadesinde “Kardeşim Dünay Kılıç yanıma geldi. Ahmet Feyzi Ellialtıoğlu’ndan, ailemizin alacağına karşılık 45-50 milyon TL arası 3 senet aldığını, bunu tahsil edip tüm parayı aileye dağıtacağını söyledi. Senetleri tahsil etmek için 300 bin TL icra harcı yatırması gerektiğini söyledi. Ancak ben, kendisine, bu harç parasının büyük bir para olduğunu, riske atılmaması gerektiğini söyledim” dedi.
5’er yıl hapis talebi
Savcılık, dosyaya giren bilirkişi raporları ve üvey kardeşlerin ifadeleri sonrası soruşturmayı tamamladı. Savcılık, Dünay Kılıç ve Dolunay Biter’in sahte senet oluşturdukları iddiası ile dava açtı. İkili hakkında 2’şer yıldan 5’er yıla varan sürede hapis istemi ile dava açıldı. Davanın ilk duruşması geçtiğimiz 14 Haziran’da görüldü.
Dünay Kılıç'tan açıklama
Dünay Kılıç ise konu ile ilgili Hürriyet Dünyası’na yaptığı açıklamada, aileler arasında bulunan borç-alacak ilişkisinin uzun süreden beri var olduğuna işaret ederek “Ahmet Fevzi Ellialtıoğlu, borçlarından sıyrılmak amacıyla Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin satış dosyasından olan alacağının tamamını üçüncü kişilere devir ve temlik ederek, mal varlığını eksiltmiş. Bu durum, görülen ceza yargılamasında da gün yüzüne çıktı zaten. Senetlerin verilme sebebi, yıllardır aramızda süre giden aileler arası borç ilişkisidir. Bizim babamız Dündar Kılıç diye her zaman suça yakıştırılan insanlar olduk bu ülkede, bu durum artık bizler için standart haline gelmiş. Biz babamızın şerefine leke sürmeden yaşamaya çalışırız, bunun için uğraşırız. Burası bir hukuk devleti ve biz mahkemelerimize, hakimlerimize davayı aydınlatacaklarına olan inancımız tamdır. Mahkemece yapılan incelemelerde gelen en son raporda, senetlerin Ellialtıoğlu tarafından imzalandığı belirtilmiştir. Bizim sahtecilikle işimiz olmaz. Ne bu işleri biliriz ne de böyle işlerden medet umarız. Benim reklam ve sinema yönetmeni olduğumu beni tanıyanlar bilir zaten. Paraya da ihtiyacım yok çok şükür. Mesleğim beni yeterli standartta yaşatmaya zaten yetiyor” şeklinde konuştu.
Avukatlar için de suç duyurusu
Sahtecilik iddiası ile davanın açılmasından sonra senedi işleme koyan avukatlar Selim S. Hayriye K. A., Orhan Y. ile, Jandarma Genel Komutanlığı’nın üç personeli, Ali A., Ensar C., Ali K. hakkında da savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçları Soruşturma Bürosu’na yapılan başvuruda söz konusu isimler gerçeğe aykırı rapor düzenlemekle suçlanıyor. Jandarma Genel Komutanlığı’nda görevli Ali A.’nın, FETÖ soruşturması kapsamında geçtiğimiz Ağustos ayı başında tutuklandığı anlaşıldı.