Tiyatro sanatçısı Erhan Yazıcıoğlu, “1995 yılında, ilk tiroit kanserine yakalandığım dönemlerde, dokuz dairem ve 1 milyon dolar nakit param vardı. 15 yıl ortalarda olmadım, bu süre içinde çevremde ne bir sanatçı arkadaşım ne de dostum vardı. Tedavi olabilmek için dokuz ev harcadım, her şeyim gitti” dedi.
Erhan Yazıcıoğlu, Yedikule’de başlayıp bugünlere uzanan fırtınalı hayatını “Kenar Mahalle Delikanlısı” adlı kitabında anlattı.
Hürriyet gazetesinden Demirhan Hararlı’ya konuşan Yazıcıoğlu, "1995 yılında tiroit kanserine yakalandım. 2011 yılında da bağırsak kanseri oldum. Ama mesleğe olan bağlılığım, beni hayata daha çok bağladı. Hiç pes etmedim, vazgeçmedim. İkinci bahar dediğiniz şeye ben şimdi ‘mucize yaşam’ diyorum” dedi.
Kanserle nasıl tanıştığını anlatan Yazıcıoğlu şunları söyledi:
“Aşırı kiloluydum ve artık bu kilolarımdan kurtulmak istiyordum. Bir gün televizyonda “şekere son” diye bir haber izledim, Doç. Dr. Alper Çelik’e gittim. Diyabet hastasıydım, kendisine derdimi anlattım. Pankreas ameliyatı olup bu rahatsızlığımdan kurtulmak istediğimi söyledim. Sekiz saat süren ameliyat sırasında bağırsağımda üç kanserli hücreye tesadüfen rastlanmış.”
“Bu kanserli bölgeyi de pankreas ameliyatı sırada almış. O sayede kanser yayılmadan temizlendi. Hayata dönüşüm işte o noktada başladı. Ameliyattan sonra doktorum bana kanserli hücrelerin fotoğraflarını hediye etti. Çok etkilendim ve hayata eskisinden de sıkı sarıldım. Artık kişiliğim ve hayata bakışım değişmişti. Hayata olan bağlılığım kanseri yenmemde en önemli etkendir.”
İki çocuğuna birer daire alabildiğini, kendisinin hâlâ kirada oturduğunu söyleyen ünlü tiyatrocu, “1995 yılında, ilk tiroit kanserine yakalandığım dönemlerde, dokuz dairem ve 1 milyon dolar nakit param vardı. 15 yıl ortalarda olmadım, bu süre içinde çevremde ne bir sanatçı arkadaşım ne de dostum vardı. Tedavi olabilmek için dokuz ev harcadım, her şeyim gitti. Sağlığım yerinde ama, en önemlisi de budur artık benim için” diye konuştu.