Beyin tümörü nedeniyle bir süredir tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren 67 yaşındaki yazar, şair ve edebiyatçı Mustafa Miyasoğlu'nun cenazesi toprağa verildi.
Mustafa Miyasoğlu için öğle vakti Fatih Camisi'nde düzenlenen törende, cenaze namazı kılındı. Cenazede taziyeleri Miyasoğlu'nun eşi Nilüfer ve oğulları Mehmet, Eren ve Emre Miyasoğlu kabul etti.
Törene, Miyasoğlu'nun ailesi ve yakınlarının yanı sıra Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, AK Parti genel başkan yardımcıları Numan Kurtulmuş ve Ekrem Erdem, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir ile bazı edebiyatçılar ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Cumhurbaşkanı Abddulah Gül'ün çelenk gönderdiği törende, Nilüfer Miyasoğlu, eşinin tabutu önünde uzun süre gözyaşı döktü.
Namazının ardından Miyasoğlu'nun cenazesi omuzlara alınarak, cenaze aracına konuldu. Mustafa Miyasoğlu daha sonra Eyüp Mezarlığı'nda toprağa verildi.
'İhmalin olduğunu düşünmüyorum'
Merhum Mustafa Miyasoğlu'nun oğlu Mehmet Miyasoğlu, babasının İstanbul'a ilk kez 1967 yılında geldiğini belirterek, babasının Eyüp Sultan'a Necip Fazıl'ın yanına defnedilmek istendiğini, ancak yer olmaması nedeniyle Bahariye Medresesi'ne gömüleceğini söyledi. Mehmet Miyasoğlu, "Eminin kendisi hayatta olsaydı o da orayı severdi. Güzel bir yere defnedeceğiz. Cenazeden sonra ziyaret etmek isteyenlerin kolayca bulabileceği bir yerdir" dedi.
Babasının hastane ihmali nedeniyle yaşamını yitirdiği yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine Miyasoğlu, babasının rahatsızlığının ocak ayında başladığını ifade ederek, "Çevremiz ve ahbaplarımız hep devlet hastanelerine gittiği için biz de oranın daha güzel olacağını düşündük. Ancak, şu anda hata ettiğimizi düşünüyorum. Tabii doktorları da suçlamak istemiyorum. Ancak devlet hastanelerinde zaman kaybettiğimizi düşünüyorum. Son olarak kaldığı özel hastanede yoğun bir ilgi gösterdiler. Ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Orada herhangi bir ihmalin olduğunu düşünmüyorum" dedi.
Katılımcıların düşünceleri
Törene katılan Vali Mutlu, basın mensuplarının soruları üzerine, yolculukların en önemlisini idrak etmek için Fatih Camisi'nde toplandıklarını belirterek, "Çok muhterem bir fikir erbabımızı, mütefekkirimizi, yazarımızı, düşünce insanımızı uğurlayacağız. Hayatı, inandığı değerler uğruna fikirlerini, eserlerini ortaya koymakla geçmiş muhteşem bir kişilikti. Öncelikle mekanı cennet olsun. Ailesine başsağlığı diliyorum" dedi.
Ekrem Erdem, Miyasoğlu'nun üniversiteden arkadaşı olduğunu belirterek, çok güzel bir insanın vefat ettiğini söyledi. Miyasoğlu'nun fikir ve edebiyat dünyasının önemli isimlerinden birisi olduğunu vurgulayan Erdem, fikirleriyle iz bırakan bir şahsiyetin uğurlandığını kaydetti.
Kadir Topbaş, Türk edebiyatına önemli eserler veren bir insanı kaybettiklerini söyleyerek, "Kendisi İslam kültür ve fikrine hizmet eden ve programını da buna göre düzenlemiş, üniversitede hocalık yaptığı gibi ayrıca insan yetiştirmekte önemli bir insan. Necip Fazıl ile olan aşkı ve bağlılığıyla kendisini ayırt etmemek lazım. Hakka yürüdü. Sevenlerine sabırlar diliyorum. Her türde eser vermiş ve eserleriyle yaşayacak bir insan" diye konuştu.
Numan Kurtulmuş, Miyasoğlu'nun Türkiye'de özellikle İslami camianın önemli isimleri arasında bulunduğunu, yazdığı eserleri, konuşmaları, nasihatlarıyla bir çok kişiye örnek bir şahsiyet olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Onun makamında olan birçok kişi çok şaşalı hayat sürdürürken, merhum çok mütavazı bir hayat yaşadı. Fikirlerini de herkesin anlayabileceği bir dilde, ancak çok iddialı bir şekilde ortaya koydu. Değerli bir iz bırakmıştır. Çok önemli şöhretler içerisinde bulunmadan, ancak çok önemli büyük izler bırakmıştır. Kendisini çok genç bir yaşta kaybettik. Özellikle edebiyat ve fikir dünyası için oldukça verimli olacak olgun bir zamanda aramızdan ayrıldı. Allah'tan rahmet eylesin, ailesine de sabırlar diliyorum."