T24 - 21 yıl önce İstanbul Eminönü'nünde bir döviz bürosunun soyulması talimatını verdiği iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılanan yazar ve insan hakları savunucusu Doğan Akhanlı tahliye edildi.
1989 yılındaki döviz soygununa karıştığı gerekçesiyle hakkında tutuklama kararı bulunan ve geçtiğimiz ağustos ayında Türkiye'ye giriş yaptığı sırada tutuklanan yazar Doğan Akhanlı hâkim karşısına çıktı. Döviz bürosu soygununda babaları öldürülen Mustafa ve Ünay Tutum, soygun yapanlar arasında Akhanlı'nın bulunmadığını net bir dille ifade ettiler. O dönem ifadesinde Akhanlı'nın ismini veren Hamza Topal da, poliste gördüğü işkence ve tehdit nedeniyle Akhanlı'nın ismini ifadesinde geçirdiğini belirtti. Savcının tutuklunun halinin devam etmesini istediği duruşmada, mahkeme heyeti Doğan Akhanlı'nın tahliyesine karar verdi. Tahliye kararının ardından Alman yazar Günter Wallraff , "Akhanlı'nın suçsuz olduğunu biliyorduk , karar bizi çok memnun etti" şeklinde konuştu.
Akhanlı için ne dediler?
10 Ağustos 2010 tarihinden bu yana tutukluluğu devam eden Akhanlı'ya aralarında Alman yazar Günter Wallraff, Almanya Yeşiller Partisi, Almanya Sol Partisi, Almanya Demokrat Hukukçular Birliği ve Almanya Pen Yazarlar Sendikası'nın temsilcilerinin de bulunduğu pek çok isim destek verdi.
Ünlü yazar Günter Wallraff gazetecilerin sorularını yanıtladı. Alman yazar insan hakları, hukukun üstünlüğü ve tarih araştırmaları konusunda pek çok eser veren arkadaşı Akhanlı'yı anlattı:
"Ben bir insan hakları savunucusu olarak, insan hakları ihlaline uğramış kişilere sahip çıkmayı bir görev biliyorum. Akhanlı çok sessiz ve mütevazı bir yaşam sürdüren bir arkadaşım. Köln'de onu takdir eden çok insan var. Kamuoyu içinde o kadar tanından biri değil. Belki de bu dava Türkiye'nin adalet sisteminin yaptığı en iyi şey.
Akhanlı neyle suçlanıyordu?
Yazar Akhanlı, rahatsızlanan babasını görebilmek için 10 Ağustos 2010'da Almanya'dan Türkiye'ye dönüş yapmış, Sabiha Gökçen Havalimanındaki pasaport kontrolü sırasında gözaltına alınmış ve tutuklanarak Tekirdağ Cezaevine gönderilmişti.
1985-1987 yıllarında siyasi tutuklu olarak İstanbul Askeri Cezaevinde yatan Akhanlı, 1992'de Almanya'ya yerleşmişti. ''Kayıp Denizler'', ''Denizi Beklerken'', ''Gelincik Tarlası'' ve ''Kıyamet Günü Yargıçları'' adlı kitapları bulunan Akhanlı, 2001'de Alman vatandaşlığına geçmişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, şüpheli Akhanlı'nın, Türkiye Halk Kurtuluş Partisi (THKP), Yeniden Kuruluş Birliği (YKB) ve Halk Kurtuluş Güçleri (HKG) isimli terör örgütlerine üye olduğu ve örgüt içinde ''Doğan'' kod adını kullandığı öne sürülerek, örgütte sorumlu düzeyde yer alan Akhanlı'nın talimatları doğrultusunda örgüte gelir elde etmek amacına yönelik olarak 1989 yılında İbrahim Yaşar Tutum'un döviz bürosunun soyulduğu ve Tutum'un öldürüldüğü belirtiliyor.
Söz konusu olayın örgütsel disiplin ve hiyerarşi içinde gerçekleştirildiği kaydedilen iddianamede, şüpheli Akhanlı'nın, suç tarihinin 1989 yılı olması nedeniyle eski Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında, ''Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın tamamını veya bir kısmını tağyir ve tebdil veya ilgaya ve TBMM'yi ıskata veya vazifesini yapmaktan mene cebren teşebbüs etme'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep ediliyor.