T24 - 5 mahkûmun yandığı nakil aracıyla ilgili bir dizi ihmal belirlendi. İddiaya göre, araç daha önce sık sık arıza yapmıştı ve 200 kilometre yolu arızalı gitti İç içe ve ikisi üçer kilitli olan üç kapının anahtarları tek anahtarlıktaydı ve zamanında doğru anahtarlar bulunup kapılar açılamadı.
Van’dan İstanbul’a nakledilen 5 mahkûmun, bulundukları cezaevi ring aracının Kayseri-Pınarbaşı’nda alev alması sonucu diri diri yanarak ölmelerine ilişkin soruşturmada ilginç bilgiler gün ışığına çıktı. İstanbul’dan 20’ye yakın yerde mahkûm indirip bindirerek Van’a kadar gelen, Van’dan yeniden İstanbul’a giderken alev alan aracın daha önce defalarca arıza yaptığı, korkunç olaydan 2 saat önce de arızalandığı anlaşıldı. Üzerindeki gizlilik kararı kaldırılan soruşturma dosyasındaki bilgilere göre, 5 mahkûma mezar olan cezaevi aracı, daha önce defalarca arıza yaptı ve son 1 yılda 12 kez servise götürüldü.
200 km’lik soru işareti
Habertürk’ten Bedia Ceylan Güzelce’nin haberine göre, olay günü Metris Cezaevi’ne ait araç, Ankara Sincan, Tarsus, Gaziantep, Adıyaman, Mardin üzerinden Van’a geldi. 11 Eylül’de Van’dan hareket eden araç, akşam saatlerinde Elazığ’da petrol istasyonuna ulaştı. Akaryakıt fişine göre, 20.10’da akaryakıt alan araç, Malatya’yı geçtikten sonra teklemeye başladı. Şoförün iletişim kurduğu firma yetkilileri, yakıttan ya da debriyajdan kaynaklı sorun yaşanmış olabileceğini söyledi. Yakıtla ilgili sorunun, yakıt bitmeden anlaşılamayacağı gerekçesiyle şoför yola devam etti. Yangının çıktığı bölgeye kadar 200 kilometreyi bu şekilde geçen araçta, motor devri sıkça düşmesine rağmen, yola devam edildi.
Kapı açıldı, kayışla bağlandı
Araçtaki askerlerin ifadesine göre, bu aşamada, aracın arka otomatik kapısı kendiliğinden açıldı. Araç içindeki telefonla şoföre bilgi veren askerler, “Bağlayın” yanıtı aldı. Bunun üzerine, tüfek kayışı ile kapı bağlandı. 200 kilometrelik yolun 100 kilometresi bu şekilde geçildi.
200’üncü kilometrede araç aniden dumanla doldu. Askerler dumandan etkilenince, kayışla bağlı kapıyı açtı. Ancak, 18 mahkûm kapasiteli üç bölümden oluşan aracın şoför bölümünün bulunduğu yerin hemen arkasındaki kabinde 3, bunun arkasındaki kabinde 2 mahkûm bulunuyordu. Bu kabinle, askerlerin oturduğu bölüm arasındaki kabin ise boştu. Askerlerler birlikte, ön kısımdaki şoför, yedek şoför ve iki uzman çavuş da araçtan indi. Askerler, kendilerine gelince, mahkûmların bulunduğu yerdeki kapıları açmak için yine araca girdi.
Tüm anahtarlar bir arada
Ancak asma kilit, sürgülü kilit ve anahtarla açılan normal kilit sisteminin bulunduğu kapı açılamadı. Bu kapı açılsa bile, tüm mahkûmların kurtulması için askerlerin diğer iki kapıdaki üçer kilidi de açmaları gerekiyordu.
Ancak ilk kapının bile açılamadı. Kilitlerin tümünün anahtarının tek anahtarlıkta tutan askerler doğru anahtarı bulamadı. Askerler, doğru kilidi bulamamalarının nedenini, “Dumandan zehirlendik, göz gözü görmüyordu” diye açıkladı. İfadelere göre, bu sırada elleri kelepçeli biçimde araçta bulunan 5 mahkûm kapıları tekmeleyerek, feryat ediyordu. Askerler doğru anahtarı bulduğunda ise yangın büyük ölçüde söndürülmüştü. İçeri girildiğinde mahkûmların öldüğü, cesetlerinin tanınamamaz halde olduğu görüldü.
Askerler tanık oldu
Savcılık, araçta bulunan 10 askerin ifadesini “tanık” sıfatıyla, 2 uzman çavuş ve 2 şoförün ifadelerini ise “şüpheli” sıfatıyla aldı. Herhangi bir tutuklama kararı vermeyen savcılık, Elazığ’daki petrol istasyonundan alınan yakıt numunelerini inceletti. Numuneler “temiz” çıktı. Ancak araçtaki yakıtın gerçekten bu istasyondan alınıp alınmadığı, araçta teknik arıza bulunup bulunmadığı konusunda Erciyes Üniversitesi ile TÜBİTAK’tan bilirkişi yardımı istendi.
Nakil yolunda 477 kilometre incelenecek
Ring aracındaki yangında ölen mahkumların avukatı Necdet Edeman, soruşturmadaki gizlilik kararının itirazları üzerine kaldırıldığını, buna rağmen, başta olay yerinin kamera görüntüleri olmak üzere bazı bilgi ve belgelerin henüz kendilerine verilmediğini söyledi. Edeman, savcılıktan, soruşturmanın genişletilmesi konusunda talepte bulunacaklarını da vurguladı. Edeman, 10 numara yağ olarak bilinen kaçak akaryakıt konusundaki kuşkularına ilişkin talepleri olacağını, aracın Van’dan Elazığ’a gelene kadar geçtiği 477 kilometrelik yolda, ne tür bir yakıt kullandığını araştırmasını istediklerini söyledi.
