Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, yabancı bankaların Türkiye'deki rekabetinden endişelenmek yerine, Türkiye'ye gelen yabancıların, Türk bankacılığının gösterdiği performanstan endişelenmeleri gerektiğine belirterek, Türk bankacılık sektörünün Türkiye'ye gelen yabancı bankalarla başedebilecek noktada olduğunu söyledi.
Türk bankacılık sektörünün, gerek sermaye birikimi, gerek teknolojik altyapı ve ürün geliştirme konusunda yabancı bankalardan hiç de geri kalmayan bir noktada olduğuna işaret eden Çağlar, "Bana göre birçok alanda çok daha hızlı karar alabiliyoruz. Birçok alanda çok daha yeni ürünü hızla geliştirebiliyoruz. O yüzden bizim yabancı bankaların Türkiye'deki rekabetinden endişelenmemiz yerine, Türkiye'ye gelen yabancıların, Türk bankacılığının gösterdiği performanstan endişelenmeleri konuşulmalı" dedi.
Bankacılıkta yabancı payındaki artış sorgulanmalı
Çağlar, bankacılık sisteminden yabancıların aldığı payın artmasının altının bir parça sorgulanması gerektiğini de söyledi. Yabancı bankaların Türkiye'ye ticaret yapmaya geldiğini ifade eden Çağlar, "Bankacılık enstrümanı olarak kredi ve menkul kıymet enstrümanınız var. Gelen bankalarda bu iki enstrümanı kullanmak zorundadır ki para kazansın. Dolayısıyla bunu yaparken de Türkiye'deki firmalara kredi vermek zorundadır. Bunu yaparken de Türkiye'nin tahvillerini almak zorundadır "diye konuştu.
Bunun zaten Ziraat'in de İş Bankası'nın da yaptığı bir faaliyet olduğunu kaydeden Çağlar, dolayısıyla bunların çok da korkutucu olmaması gerektiğinin altını çizdi. "2001'li yıllarda Türk bankacılığı bir parça daha güçlü olsaydı ve yabancı bankalar o zaman daha etkin olsalardı, belki de krizi bu kadar derin yaşamazdık" diyen Çağlar, o dönemde sermaye problemi dolayısıyla Türk bankaları kendi dertlerine düştüğü için sermayelerini yerine koyamadıkları için, sermaye eridiği için krizin yaşandığını hatırlattı.
Özelleştirmede yol haritası yok
Ziraat Bankası'nın özelleştirilmesine ilişkin ise Can Akın Çağlar, şu anda özelleştirmede Ziraat Bankası'yla ilgili tanımlanmış bir yol haritası bulunmadığını kaydetti. Ziraat Bankası'nın özelleştirme çalışmasından önce Halkbank'ın özelleştirme uygulamasının tamamlanması gerektiğine işaret eden Çağlar, Ziraat Bankası'nın özelleştirme yöntemine ilişkin şunları kaydetti:
"Bu çok büyük bir çalışma. O günün piyasa şartları çerçevesinde yapılabilecek bir şey. Blok satmak, halka arz etmek, bu tamamen Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun vereceği bir karar. İcrai görev yapan insanlar olarak bunun kararını doğal olarak biz vermiyoruz, dolayısıyla bir şey söylememiz doğru olmaz. Bu bankanın ne kadarının satılacağı, blok mu satılacağı, kısmen mi satılacağı, hangi takvimde ve hangi yöntemle satılacağı bütün bunlar teknik bir çalışmanın sonuncunda ÖYK tarafından verilecek bir karardır. Gündem, Halkbank'ın özelleştirmesine odaklanmış durumda. Piyasa şartları, uluslararası dalgalanma nedeniyle orada da zamanlama önemli. Bugün satacağım diye bir telaş içerisinde de değiliz. Ne zaman piyasa şartları uygun olursa, ne zaman yurt dışı bu anlamda daha fazla istekli olursa o zaman belki gündeme gelecektir. Halkbank'ın satışı olur. Yol haritasında şu belli. Önce Halk Bankası, sonra Ziraat. Ziraat'e gelindiğinde ne kadarının satılacağı konusunda bir şey söylemek mümkün değil."
