Okulların tatil olduğu dönemlerde Avrupa’daki favori destinasyonlara, Amerika ya da Uzakdoğu ülkelerine gitmek isteyen vatandaşlar en çok vize işlemleriyle uğraşmaktan dert yanıyor. Misafirleri için her türlü kolaylığı sağlayan seyahat acenteleri, kurdukları departmanlarla vizeyi bahane olmaktan çıkarmayı amaçlıyor. Turizmciler, Schengen vizesinin tatilcileri zorlayabildiğini ifade ederek, sorun yaşamamak için yapılması gereken basit uygulamalar olduğunu belirtiyor.
Yurt dışı turlar satan bir turizm şirketinin pazarlama müdürü Sarp Özkar, AA muhabirine vize alırken dikkat edilmesi gereken konularla ilgili bilgi verdi. Özkar, çalışan, çalışmayan, emekli ya da öğrencilerin Schengen vizesi alırken bazı zorluklarla karşılaşabildiğini söyledi.
Öncelikle çalışan bir kişinin işyeri konusunda talep edilen tüm evrakları eksiksiz hazırlaması gerektiğine değinen Özkar, ”Eğer çalıştığınız şirket çok kurumsal bir firma ve siz de uzun süredir istikrarla orada çalışıyorsanız vize alma şansınız otomatik olarak artmaktadır. Eğer çalıştığınız şirket kurumsal ve bilindik bir firma değilse, evraklarınızı yine eksiksiz getirmek şartıyla sahip olduğunuz araba ruhsatı, tapu ve özellikle de düzenli para hareketlerinin bulunduğu bir hesap cüzdan fotokopisi ibraz etmeniz işinizi kolaylaştıracaktır” dedi.
'Çalışmıyor olmak vizeyi alamama ihtimalini artırıyor'
Maddi durumu çok iyi olan bir gencin çalışmaması durumunda Schengen vizesi başvurusu için en riskli grupta yer aldığını anlatan Özkar, ”Bu kişilerin vize alamama ihtimali diğerlerine göre yüksektir” diye konuştu.
Özkar, öğrencilerin yapması gerekenlere ilişkin şunları söyledi: ”Öğrenciler okulundan durumlarını belgeleyen evrakların yanı sıra ailesinin iş durumu ve kendisinin yurt dışı masraflarına ailesinin kefalet ettiğinin belgesini vermesi gerekiyor. Bunun yanı sıra ailesinin maddi durumunu beyan eden araba ruhsatı veya tapu, en önemlisi düzenli işleyen bir banka hesabının fotokopisi vize almanızı kolaylaştıracaktır.
Okulunuz bitmiş işiniz de yok, eğer ailenizle seyahat edecekseniz işiniz bir nebze kolay ancak aileniz olmadan seyahat edecekseniz ailenizin evraklarını eksiksiz olarak elçiliğe iletmeniz yararınıza olacaktır. 18 yaş altında yalnız başınıza veya aileniz yanınızda olmadan seyahat edecekseniz aileden mutlaka muvafakatname isteniyor. Bu uygulama sadece anne-çocuk veya baba-çocuk seyahat ederken de seyahat etmeyen ebeveynin imzası ile muvafakatname istemektedirler.”
İlk girişte kendi vizesini görmek isteyen ülkeler
Schengen ülkelerindeki yasaya göre, vize hangi elçilikten alınırsa ilk olarak o ülke kapısından giriş yapılması gerektiğini kaydeden Özkar, sözlerini şöyle sürdürdü: ”Zaman zaman vize alınmasından sonra programı değişip gidemeyen bazı kişiler, bir sonraki seyahatinde başka bir ülkeye gidebilmektedir. Bilinmelidir ki esas olarak vize alınan ülkeye ilk giriş yapılmalıdır. Eğer gideceğiniz ülke örneğin Çek Cumhuriyeti ama orada bir gece kalacak olursanız ve seyahatinizin kalan 4 gecesi Viyana’da geçecekse ilk girişinizin Çek Cumhuriyeti olmasına karşın konaklamanın çok olduğu Avusturya konsolosluğundan vize almak esası vardır.
İlk girişte kendi vizesini görmek isteyen ülkeler Avrupa’da Türk nüfusunun en çok olduğu Hollanda, Almanya ve Belçika’dır. Diğer ülkeler bu kuralı hemen hiç uygulamamaktadır. Ancak Hollanda, Almanya veya Belçika’ya başka bir ülke Schengen’ini ilk kullanımda girmek isterseniz, yüzde 90’a varan bir oranda deporte edilebilirsiniz.”
Pasaportunuzda vize yapışık olması yeterli değil
Özkar, pasaporta vizenin yapışık olmasının o ülkenin sınırlarından geçmeye hak kazanmak anlamına gelmediğini ifade ederek, şunları kaydetti: ”Sadece o ülkeye girmeye adaysınız. Zira gideceğiniz ülkenin sınırındaki pasaport polis kontrol merkezinde görevli memurun inisiyatifi ve kişisel düşüncesi nedeniyle ülkeye alınmayabilirsiniz. Ancak bu tarz uygulamalar çok çok nadir yaşanmakta, daha çok memura sinirli davranışlar göstermekle, ukalalık yapma veya vücut dilinde negatif yaklaşımlarda hareket etme sonucu gerçekleşebilir, bunun dışında Avrupa Birliği için suç unsuru teşkil edecek bir tescilli cezanız veya bir Avrupa ülkesi tarafından aranmanız söz konusu değilse yüzde 99 o ülke sınırından geçerli vizeniz ile rahatlıkla geçersiniz.
Pasaport kontrol merkezine varmadan, seyahat öncesi yaptırdığınız tam kapsamlı seyahat sigortanız, gidiş-dönüş uçak biletiniz, mümkünse hangi otelde kalacağınızı gösteren otele giriş belgeniz, sizi karşılamaya gelecek firma veya yetkili telefonları pasaportunuzun arasında bulunması hem az soruya muhatap olmanıza hem de bilinçli bir tatilci olarak daha kısa sürede işleminizi tamamlamanıza yarayacaktır. Mümkünse güler yüzlü ve sorulan sorulara sabırla cevap vermek de işinizi kolaylaştıracaktır.”
'Başvuruları seyahatten 1 ay önce yapın'
Okulların kapanmasıyla yurt dışı seyahatlerinde artış yaşanacağını belirten Özkar, tatilcilere seyahate çıkmadan 1 ay önce vize başvurusu yapmaları önerisinde bulundu.
Ailelerin aynı tarihlerde yıllık izin kullandığını, yaz döneminde bu nedenle yoğunluk yaşandığını vurgulayan Özkar, ”Vize randevuları bazen 15-20 gün ilerisine bazen 1 ay sonrasına bile veriliyor. Bayram ve yılbaşı gibi dönemlerde de bu başvuruların 1 ay öncesinden yapılması son dakika vizenizin çıkıp çıkmaması konusu ile sizleri zor durumda bırakmayacaktır” diye konuştu.
Tatilcilere vizenin alınamaması durumuna karşın tur bedelini geri iade eden kapsamlı sigortalardan yaptırmalarını tavsiye eden Özkar, ”Böylelikle hem vize alamamış hem de paranız yanmış olmaz. Tabii sigortanın geçerli olması için en az 7 işgünü önce vizeye başvurmuş olmanız şartı gerekmektedir” dedi.
'Mülakata belirtilen saatten önce gidin'
Bazen konsoloslukların ilk Schengen vizesi için mülakat yapmak istediğini anlatan Özkar, şöyle devam etti: ”Mülakat sırasında tavsiyem tur programınız, kayıt formunuzla birlikte belirtilen saatten 10 dakika önce hazır bulunmanız ve sorulan sorulara istendiği kadar net cevaplarla yanıt vermenizdir. Mülakatta karşılaşılan vize redlerinin çoğu istenmeyen davranış ve hareketlerde bulunma, ifade tarzındaki üsluplardan kaynaklanmaktadır.
Mülakata girmek sizin kendinizi ifadeniz açısından büyük bir artıdır. Belki de aracı bir kurum başvurduğunda siz vize alamayabilecek iken sizi gören yetkili uzun süreli vize de takdiri ile verebilmektedir. Bu nedenle elçiliğe çağrıldığınızda strese girmenize hiç gerek yoktur. Hangi ülkeye gidecek olursanız olun en az 6 ay geçerli pasaporta sahip olmanız gerekmektedir.
Vize yamuk yapıştırılmış kenarı kalkmış, imzası silik olmuş, ne olursa olsun hiçbir şekilde yapıştırma, düzeltme, imzaya müdahale etme gibi davranışlarda bulunulmamalıdır. Bu davranışlar anlaşılması halinde başınıza ciddi işler açar. Bu konuda bir rahatsızlık duyarsanız vizeyi aldığınız elçiliğe giderek zaman geçmeden düzeltilmesi için başvurmanız daha hayırlı olacaktır.”