Yaşar Kemal geçtiğimiz hafta ebedi yolculuğa uğurlandı. Usta yazarın vefatının ardından kitap satışlarında 4 kat (% 417) artış oldu. Yaşar Kemal’i yakından tanıyan iki yazara, bu durumu nasıl değerlendirdikleri soruldu. Zaman gazetesine değerlendirmelerde bulunan Işık Öğütçü ve Ayfer Tunç, ilginin devam etmesi temennisinde bulundular.
Zaman’a konuşan Işık Öğütçü ve Ayfer Tunç’un değerlendirmeleri:
Işık Öğütçü: Yaşar Kemal’in, vefatıyla tüm okurlarını yasa boğduğu bir gerçek. Tüm canlılar dünyaya gelir, yaşar ve ölürler. İnsanlar yaşadıkları sürece insanlığa faydalı çalışmalar yaparsa kalıcı olurlar. Yaşar Kemal hem edebiyatımıza hem de insanlığa düşünceleri ve yazdıkları ile katkı sağlamış bir sanatçımızdır. Yaşarken böyle sanatçılar ve bilim insanları pek fark edilmiyor maalesef. Ölümünden sonra eserlerine olan talebin artmış olmasının, okurların sanatçının değerini anlamış olmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Şimdiye kadar kitaplarını okumamış olan okurlar, ölümü üzerine yazarla ilgili yapılan etkinlikler ve hakkında yazılan yazılarla sanatçımız Yaşar Kemal’i okumadıklarını düşünerek kitaplarına yönelmeleri, alıp okumaları hem meraktan hem de bu mücadele insanına duydukları saygı gereğidir. Bunun kalıcı olması temennimdir. Ölüm acıdır ama bir gerçektir. İnsanlığın daha iyi yaşam koşullarında yaşaması için fikir üretmiş, bunu sanatında yapmış olan pek çok sanatçı gibi Yaşar Kemal de eserleriyle daha çok okunarak geleceğe taşınacaktır.
Ayfer Tunç: Ressamların ölümünden sonra eserlerinin değer kazanması bir sanat değil piyasa meselesidir. Ama bir yazarın ölümünden sonra eserlerinin tekrar basılması ise piyasa değil, sanat meselesidir. Yaşar Kemal, bu coğrafyanın en gür sesiydi; gür, adil ve isyankardı. Yetmişli yıllarda insanın insana ettiğinin daha çok kalp yaraladığı zamanlarda sesi daha çok duyuluyordu. İnsan acısının, çığlıklarının arşa yükseldiği bu vicdansız ve kirli çağda duyulmaz oldu. İnsanlık bugün inliyor ama dünyanın paraziti bütün insani sesleri bastırıyor. Ne yazık ki Yaşar Kemal’in o güzelim sesi ancak bir ölüm ardı çığlığı olarak yer buldu. Yaşar abi son sesiyle Türkiyeli okura vicdanı hatırlattı bence. Genç okur Türkiye’nin has evladının sesini merak edip kitaplarını okumak istedi. Onun kitapları budur çünkü. İnsanlığın vicdanıdır.